GSM şirketinden Konyalı doktor adına İstanbul'da akıllı telefon aldılar
Dolandırıcılar, kullandıkları yöntemlere her geçen gün yenilerini ekliyor. Konya'da yaşayan doktor adına sahte sürücü belgesi düzenleyen kimliği belirsiz kişiler, cep telefonu firmalarının her ay faturaya eklenmek şartıyla düzenlediği kampanyadan 2 b
12 Yıl Önce Güncellendi
2013-10-26 09:44:43
Hattı üzerinden akıllı telefon satın aldığını GSM operatöründen gelen 'hayırlı olsun' mesajıyla öğrenen doktor, uzun bir sürecin ardından GSM şirketine ve telefonu satan GSM bayiine hatasını kabul ettirmeyi başardı. Yaşanan dolandırıcılık olayı, GSM bayilerinin güvenilirliğinin sorgulanmasını da gündeme getirdi.
Henüz çok yeni olan bu dolandırıcılık yönteminin mağdurlarından biri de Konya'da özel bir hastanenin Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılığı'nı yapan Dr. Seyit Karaca oldu. Konya'da yaşayan Dr. Karaca, İstanbul Beyoğlu'nda İstiklal Caddesi üzerindeki bir GSM bayiinden, ücreti faturalı hattına eklenmek şartıyla 2 bin 500 TL'lik akıllı telefon aldığını SMS mesajla öğrendi. Konya'dayken İstanbul'dan telefon aldığını öğrenen Dr. Karaca, durumu hemen GSM şirketiyle paylaştı. Dr. Karaca, "GSM şirketi önce bana İstanbul'dan telefon aldığım konusunda ısrar etti. Ancak, sonra onlar da bunun bir dolandırıcılık işlemi olduğunu kabul etti. Çünkü, adıma düzenlenen sahte sürücü belgesindeki bazı bilgilerin doğru, bazılarının yanlış olduğu ortaya çıktı. İşin vahimi, sahte belgeyle İstiklal Caddesi'ndeki bayiden alışveriş yapan dolandırıcı, aynı belgeyle daha sonra Kanyon Alışveriş Merkezi'ne giderek, oradaki bayiden de alışveriş yapmak istiyor. Kanyon'daki bayi belgenin sahte olduğunu farkediyor. Polis çağırmak isterken dolandırıcı bayiden çıkıp kayıplara karışıyor. GSM operatörünün bayilerinden biri, belgenin sahte olduğunu farkederken, diğeri bunu farkedemiyor ve alışveriş işlemini yapıyor. Sahte belge ile işlem yapmak, hem yaptıran hem de yapan açısından suçtur. Dolayısıyla burada hem işlemi yapan bayi, hem operatörün bu anlamda sorumluluğu paylaşması gerekir." dedi.
Dolandırıcılık olayının farkına Kurban Bayramı öncesinde, arefe günü telefonuna gelen 'hayırlı olsun' mesajıyla haberdar olan Seyit Karaca, hem satışı yapan GSM bayiini hem GSM operatörünü arayarak olayın aslını öğrenmeye çalıştığını söyledi. Dolandırıcılık olayını aynı gün adli makamlara şikayet ettiğini belirten Dr. Seyit Karaca, "Arefe günü için yaptığım mezarlık ziyareti planlarımı bu olay yüzünden gerçekleştiremedim. Arefe gününün öğleden sonrasını savcılık makamında geçirmek zorunda kaldım." diye konuştu. Dr. Karaca GSM şirketinin bayisinin hatasını kabul ettiğini ve parasal anlamda mağduriyetini giderdiğini söyledi ve "Milyonlarca GSM abonesinin olduğu bir ülkede sistemin dolandırıcıların işini kolaylaştıran hem insan, hem sistem açıklarının kapatılması gerekiyor. Kimlik bilgilerimin art niyetli insanların eline nasıl geçtiği, bayilerin güvenilirliği, hepsinden önemlisi can ve mal emniyetine uzanan art niyetli insanların yakalansalar bile cezasız kalması gibi sistem açıkları ciddi manada sorgulanmalı. Çünkü böyle bir olayı polise şikayet ettiğinizde polisten 'Biz zanlıyı yakalarız, adliyeye götürürüz. Zanlı adliyeden elini kolunu sallayarak bizden önce çıkar' diyor. Bu durum namuslu vatandaşların adalete güvenini zedelerken suçlulara da cesaret veriyor." şeklinde konuştu.
Dr. Seyit Karaca, bu gibi olaylara karşı GSM şirketlerinin abonelerine şifre oluşturmalarını önerdiğini kaydetti. Buna göre, GSM telefon aboneleri kullandıkları hattın bağlı bulunduğu GSM operatörlerinin iletişim merkezlerinden şifre alabiliyor. Bu şifre kullanıcının hat üzerinde yapacağı bütün işlemlerde kullanılıyor. Şifreyi söyleyemeyen kimse, hat kullanıcısı da dahil hat üzerinde işlem yapamıyor.
SON VİDEO HABER
Haber Ara