Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Bakan Kılıç; Doping zehirdir, öldürmese bile süründürür

Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, Vücut Geliştirme Şampiyonu Şahin İrencin'in kullandığı ileri sürülen doping ilaçları yüzünden hayatını kaybetmesi olayıyla ilgili önemli açıklamalarda bulundu.

Dopinge sıfır tolerans yaklaşımını ortaya koy

12 Yıl Önce Güncellendi

2013-10-25 09:40:05

Bakan Kılıç; Doping zehirdir, öldürmese bile süründürür
Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, Vücut Geliştirme Şampiyonu Şahin İrencin'in kullandığı ileri sürülen doping ilaçları yüzünden hayatını kaybetmesi olayıyla ilgili önemli açıklamalarda bulundu.

Dopinge sıfır tolerans yaklaşımını ortaya koyduklarını belirten Kılıç, "Sıfır tolerans anlayışımız bundan sonrada devam edecek. Doping zehirdir. İyi doping zaman içinde öldürür, kötü doping hemen öldürür ama tüm dopingler ölümcüldür. Tüm dopingler öldürmese bile süründürür. Sürünmenin sonu da gecikmeli ölümdür. Ya beyin iflas eder ya ciğer iflas eder ya böbrek iflas eder ama sporcunun spor hayatı mutlak suretle iflas eder." Şeklinde konuştu.

Geçtiğimiz yıl ilki gerçekleştirilen Ünilig'in 2013-2014 sezonu tanıtım ve basın toplantısı Ankara'da Gençlik ve Spor Bakanlığı'nda yapıldı. Toplantıya Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, Spor Genel Müdürü Mehmet Baykan ile birlikte ilgili federasyonların başkanları ve kulüp temsilcileri katıldı.

Üniversiteler arası Deplasmanlı Ligler (UNİLİG) 2013 - 2014 sezonu başlıyor. Geçen yıl basketbol, hentbol, voleybol, masa tenisi, futsal ve korumalı futbol olmak üzere 6 branşta düzenlenen ÜNİLİG'e bu yıl buz hokeyi, tenis ve ragbi de eklendi. 65 ilden, 106 üniversite 6 bin 127 sporcunun katılacağı ünilig 29 Ekim 2013-19 Mayıs 2013 tarihleri arasında gerçekleştirilecek.

BAKAN KILIÇ'IN HAYALİ

Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, geçen yıla göre sporcu, il ve üniversite sayısını bakıldığından ne kadar doğru bir iş yaptıklarının ortada olduğunu söyledi. Yapılan işin doğru olduğunu ancak henüz yolun başında olduklarını kaydeden Kılıç, şöyle konuştu:

"ÜNİLİG'in bir süper lige dönüşmesi en büyük hayalim. Üniversitelerin bir kolej havasına bürünmesini istiyoruz. Geçen senenin sonunda Diyarbakır üniversitesinden Elazığ üniversitesinden gelen gençlerimiz ile ODTÜ'lü Boğaziçili gençlere ödül takdim ederken duyduğumuz heyecan gerçekten daha da başka. Çünkü yola çıkarken Üniligi Ankara'nın doğusuna yayıp yaymama konusunda tereddütler vardı. Ama biz bu işin 81 yıla yayılmasını temenni etmiştik. Bugünde altını çizerek devam ediyoruz."

Dopinge sıfır tolerans yaklaşımını ortaya koyduklarını belirten Kılıç, "Öyle ki olimpik bir yönü bulunmamakla birlikte Kırkpınar müsabakalarında bile aylar öncesinden doping kontrollerini yapan bir yeni spor yönetim anlayışını sergiliyoruz. Sıfır tolerans anlayışımız bundan sonrada devam edecek. Doping zehirdir. İyi doping zaman içinde öldürür, kötü doping hemen öldürür ama tüm dopingler ölümcüldür. Tüm dopingler öldürmese bile süründürür. Sürünmenin sonu da gecikmeli ölümdür. Ya beyin iflas eder ya ciğer iflas eder ya böbrek iflas eder ama sporcunun spor hayatı mutlak suretle iflas eder." diye konuştu.

Bugün artık doping kontrollerinden kaçmanın imkanı olmadığını ifade eden Kılıç, "Bir takım açıklamalar duyuyoruz bunlar gerçekçi açıklamalar değil. Hayatın gerçekleriyle de sporun gerçekleriyle de bağdaşan açıklamalar değil." diyerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Yüksek ödülleri kazanabilmek için sporcuların doping yapmak dışında seçeneği yok böyle bir şey doğru değil. Dopingli olarak kazanılan her madalya ve ödülün nihai olarak döneceği yer madalya ve ödülün verildiği adrestir. Artık kaçmak mümkün değil. Bu noktada bizim söylediğimiz şudur numune aralıklarını sıklaştırdık. Hacettepe Üniversitesi'nde Türkiye Doping Merkezi kuruluşunu tamamlandık. Şuan test amacı numune alımlarına başladılar. Bir doping numunesinin bize maliyeti tam 400 Euro. Bu maliyete rağmen yüksek sıklıklarla numune almaya devam ediyoruz. Şuan bu kontroller ağırlıklı olarak Türkiye dışında yapılıyor. Akdeniz Oyunlarımızın numunelerinin tamamı maalesef Türkiye dışında yapıldı. Labaratuvarımızı kuruyoruz. Sporu bilimsel zemine oturtarak yolumuza devam ediyoruz."

BİR SPORCUNUN ADI BİLE BULUNMAYAN İLACI İÇMESİ SPOR YÖNETİCİLERİNİN AYIBIDIR

Spor federasyonlarına antrenörlerin eğitimleri ile ilgili ihmal edilmiş sürecin artık ivedilikle tamamlamalarını isteyen Kılıç, "Spor salonlarında ve spor alanlarında uyarıcı levha ve bilgilendirmelerin asılmasıdır. Sporculara tek tek ulaşılmalı ve yabancı maddelerle ilgili kendileri bilgilendirilmelidir." diyerek, şunları söyledi:

"Son vücut geliştirme sporcumuzun ölümünden sonra yapılan açıklamaları hepiniz duydunuz. Üzerinde adı bile yazmayan içinde prospektüsü bulunmayan bir ilacı kullandığı ifade ediliyor. Üzerinde adı yazmayan içinde prospektüsü bile bulunmayan bir ilacı bir sporcunun kullanması Türk Spor Federasyonlarının ayıbıdır eksiğidir. O ayıp antrenöründen federasyon başkanını kadar o silsile içindeki tüm spor yöneticilerinin ayıbıdır. Bu mücadeleyi birlikte yapmak ve bu kiri birlikte temizlemek zorundayız."

200 MİLYON TL YATIRIMLA HACETTEPE İLE SPOR ENSTİTÜSÜ KURULACAK

Olimpiyatlarda yüksek performans sağlayan ülkelerin yaptığını Türkiye'de yapmak için harekete geçtiklerini anlatan Kılıç sözlerini şöyle tamamladı:

"Devleti olabildiğinde kenara çekmeye üniversiteleri ve bilim dünyası olabildiğinde işin içine dahil etmeye çalışıyoruz. Hacettepe ile spor enstitüsü projesini geliştirdik. Japonya, Fransa, Almanya ve ABD'de var olanları bir adım daha birkaç adım daha iyisini hem bilimsel olarak hem laboratuvar imkanları olarak hem ölçme ve değerlendirme sistematiği olarak hem de eğitim olarak birkaç adım daha iyisini yapmak içini harekete geçtik. Beytepe kampüsünde bu projeyi gerçekleştireceğiz. Proje için 200 milyon TL harcama yapacağız. Türk sporuna hayırlı uğurlu olsun."

Haber Ara