Atalay: Terör, özgürlüklerin en büyük düşmanıdır
Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, "Terörün, vatandaşların bireysel haklarını, bireysel özgürlüklerini ciddi şekilde tehdit ettiğini bilmemiz gerekiyor. Terör özgürlüklerin en büyük düşmanıdır." dedi.
Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlıg
12 Yıl Önce Güncellendi
2013-10-24 14:42:49
Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı'nın (KDGM) Avrupa Konseyi işbirliği ile organize ettiği 'Terörle Mücadelede Ulusal ve Uluslararası Koordinasyon Konulu Uluslararası Konferansı' The Marmara Hotel'de gerçekleştirildi. Konferansa, Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Avrupa Konseyi Bilgi Toplumu ve Suçla Mücadele Daire Başkanı Jan Kleijssen, Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarı Ulvi Saran,Terörle Mücadele Koordinasyon Kurulu'nda yer alan kuruluşların temsilcileri ve çok sayıda davetli katıldı.
Konferansta konuşan Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Türkiye'deki terör sorununa değindi. Terörizmin sadece bir ülkenin istikrarını, güvenliğini, ekonomisini etkilemediğini vurgulayan Atalay, şunları kaydetti: "Terörün vatandaşların bireysel haklarını, bireysel özgürlüklerini ciddi şekilde tehdit ettiğini bilmemiz gerekiyor. Terör özgürlüklerin en büyük düşmanıdır. Terörün olduğu yerde olağanüstülüklere başvuruluyor, olağanüstü yasalar çıkarılıyor. 11 Eylül'de özgürlükler ülkesi Amerika'da katı kararlar almıştır."
Terörün Türkiye'ye maliyetinin çok büyük olduğunu ifade eden Atalay, "Biz inanıyoruz ki terörle mücadelede ülkelerin işbirliği içerisinde olması zorunludur. Bu zorunlu mücadele hiçbir ülkenin tek başına başarılı olamayacağı bir alandır. Hele ki bir ülkedeki teröre farkında olarak veya farkında olmadan diğer ülkeler buna destek veriyorsa bu daha kötü bir durum. En olumsuz durum budur. Biz bunu belli oranda yaşayan ülkelerden biriyiz o yüzden ifade etmek istiyorum." şeklinde konuştu.
Terörle mücadelede insan odaklı bir yaklaşımın benimsendiğini söyleyen Atalay, "Güvenliğin, haklar, özgürlükler ve demokrasi ekseninde sağlanması vizyonuyla bakıyoruz. 30 Eylül'de yayınlanan demokratikleşme paketi bizim için önemli bir demokratikleşme adımıydı. Bunun içinde çözüm süreciyle ilgili, terörle ilgili boyutlar vardı. Bütün ülkeyi ilgilendiren vatandaşlarımızın her kesimiyle ilgili hususlar vardır. Burada temel yaklaşımımız her vatandaşımızın ülkesinde özgür yaşamasıdır." diye konuştu.
Çözüm sürecinin amacından bahseden Atalay "Terör unsurlarının sınır dışına çıkması silah bırakması ve devletinde eve dönüşle ilgili gerek sınır ötesinde gerek sınır içinde terör örgütü mensuplarıyla ilgili, bunların eve dönüşüyle ilgili, hayatlarının bundan sonra düzenlenmesiyle ilgili düzenlemelerin yapılması. İşin özü budur yani terör bitsin, şiddet bitsin bütün sorunları siyaset kurumu çözsün." ifadelerini kullandı.
Terörizmin el birliği ile önüne geçileceğini aktaran Atalay, "Terörizmde mücadele, güvenlik tedbirleri, demokratikleşme, insan haklarının geliştirilmesi ve bu konuda adım atılması siyasi katılımda adımlar atılması terörizmin önüne geçecek diğer unsurlardır." dedi.
'TÜRKİYE SESSİZ DEVRİM YAPIYOR'
Avrupa Konseyi Bilgi Toplumu ve Suçla Mücadele Daire Başkanı Jan Kleijssen ise konferansta yaptığı konuşmada Avrupa Konseyi'nin iyi bir partner ülke olarak kabul ettiği Türkiye'de demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğü alanında sessiz bir devrim yaşandığını söyledi.
Devletlerin terörle mücadelede daha başarılı olmasında işbirliği ve birlikte hareket etmenin şart olduğuna dikkat çeken Kleijssen terörün hedefleri arasında toplumların demokratik, insan hakları ve hukukun üstünlüğü yönünü daha çok suistimal ettiğini devletlerin halkların doğal hakları olan bu unsurlardan taviz vermemesi gerektiğine dikkat çekti. Avrupa Konseyi temsilcisi Kleijssen devletlerin terörle mücadelede ferdi hareket etmenin yerine işbirliği içerisinde olması gerektiğine vurgu yaptı. Kleijssen konuşmasını, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın insan refah içerisinde olursa ülke de refah içerisinde olur." sözünü hatırlatarak noktaladı.
Konferansta konuşan Ulvi Saran ise, müsteşarlığın üç önemli faaliyetinden bahsetti. Saran, "İlk olarak müsteşarlığımız, terörle mücadele ve çözüm sürecinde hazırladığı stratejik analiz ve değerlendirme raporlarıyla ciddi bir katkı sağlamaktadır. İkinci olarak akil insanlar heyetinin faaliyetlerini etkili verimli ve sorunsuz bir şekilde geçirmelerine destek vermektedir. Üçüncü olarak da Başbakanımız tarafından 30 Eylül 2013 tarihinde kamuoyuyla paylaşılan demokratikleşme paketi müsteşarlığımızın öncülüğünde ilgili bakanlıklarımızın katkılarıyla hazırlanmıştır." ifadelerini kullandı.
Konferans; ülkeler ile bölgesel ve uluslararası kuruluşlar arasında, terörle mücadele alanındaki işbirliğini geliştirmek için yeni yollar bulmayı hedefliyor.
SON VİDEO HABER
Haber Ara