Bakan Bağış: İlerleme raporları karne değildir
Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, ilerleme raporlarının Türkiye için bir karne olmadığını söyledi. Bağış, "Hükümetimize karne verecek yegâne makam millettir. Türkiye her konuda kendi hedeflerini ortaya koyuyor ve o hedeflere u
12 Yıl Önce Güncellendi
2013-10-19 07:30:25
Avrupa Komisyonu, Türkiye'nin 2013 yılı İlerleme Raporu ile diğer aday ve potansiyel aday ülkelerdeki gelişmelerin değerlendirildiği '2013-2014 Genişleme Stratejisi Belgesini' Kurban Bayramının ikinci gününde yayınladı. AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, bayram süresince açıklama yapmayacağını belirtmişti.
Bakan Bağış, bugün yaptığı yazılı açıklamada, Avrupa Komisyonu 2013 Türkiye ilerleme raporunu değerlendirdi. Bayramların kültürümüzde çok özel bir yeri olduğunu belirten Bağış, "Bayramlar milletimizin eşsiz ilham kaynakları, sevgiye, barışa, dostluğa, kardeşliğe, birlik ve beraberliğe açılan kapılardır. Bu nedenle, değerler birliği olan Avrupa Birliği'nden Raporun yayımlanma tarihini değiştirmesini talep etmiştik, ancak diğer aday ülkeler ve Komisyonun çalışma takviminden dolayı bu mümkün olmadı. İlerleme Raporu'na ilişkin değerlendirmemizi Bayram süresince paylaşmamamız esasen bu duruma verdiğimiz tepkinin bir tezahürüdür. Bu vesile ile raporun ülkemiz, milletimiz, demokrasimiz ve Avrupa Birliği sürecimiz için hayırlara vesile olmasını temenni ediyoruz." ifadelerini kullandı.
İlerleme raporlarının Türkiye için bir karne olmadığını ifade eden Bağış, "Hükümetimize karne verecek yegâne makam millettir. Türkiye her konuda kendi hedeflerini ortaya koyuyor ve o hedeflere ulaşmak için canla başla mücadele ediyor. Bu yıl, AB ile bağlarımızı kuran Ankara Anlaşmasının 50'inci yılını geride bıraktık. Avrupa Birliği her şeye rağmen, Cumhuriyetimizin demokratikleşme ve çağdaşlaşma idealleri açısından yarım asır boyunca Türkiye'ye önemli bir yol haritası çizmiştir." dedi.
Raporun Türkiye'nin reform kararlılığının tescil belgesi olarak da nitelendirilmesinin yanlış olmayacağını aktaran Bağış, "2013 Türkiye İlerleme Raporu'nda Türkiye'nin gerçekleştirdiği reformların AB tarafından tasdik ve takdir edilmesi hususunda da bir ilerleme belgesi olduğu anlaşılmaktadır. Türkiye, değişiyor, gelişiyor, kabuk değiştiriyor. Yargı alanında gerçekleştirilen köklü reformlar bu değişimin en önemli itici gücünü oluşturuyor. İlerleme Raporunda da 3. ve 4. Yargı Reformu Paketlerinin olumlu etkisine vurgu yapılmaktadır." ifadelerini kullandı.
İLK KEZ BİR FASLIN AÇILMASI İLERLEME RAPORUYLA İLİŞKİLENDİRİLDİ
1998 yılından bu yana Türkiye için hazırlanan 16. ilerleme raporu olduğunu söyleyen Bağış, "Bu rapor geçmiş yıllarda yayımlanan raporlardan farklı bir özelliğe sahiptir. 25 Haziran 2013 tarihinde toplanan Genel İşler Konseyi, '22. Fasıl Bölgesel Politika ve Yapısal Araçların Koordinasyonu' faslının açılması konusunda mutabık kalmış, ancak hükümetler arası konferansın tarihinin İlerleme Raporundan sonra belirleneceğini ifade etmiştir. Bir faslın müzakerelere açılmasının İlerleme Raporuyla ilişkilendirilmesi sadece Türkiye'nin katılım süreci açısından değil, Avrupa Birliği'nin Genişleme Politikası açısından da bir ilktir. İlerleme Raporu'nda 22. Faslın açılmasını engelleyecek herhangi bir husus bulunmaması Türkiye'nin reform sürecindeki kararlılığının en önemli göstergesidir." diye konuştu.
Devletin farklı inanç gruplarıyla artan diyalogunun AB tarafından da kabul edildiğini söyleyen Bağış şöyle devam etti: "Bu kapsamda din dersleri daha kuşatıcı, toplumun tüm kesimlerinin taleplerine cevap verebilecek bir düzeye taşınmıştır. Din özgürlüğü ve eğitimle ilgili olarak azınlıklara yönelik uygulamalardaki ilerlemeler olumlu karşılanmıştır. En son Demokratikleşme Paketi kapsamında Mor Gabriel Manastırı arazisinin manastır vakfına iadesine ilişkin kararla, Süryani vatandaşlarımıza önemli bir hakkını teslim ediyoruz. Bu yıl yayımlanan ilerleme raporunda Türkiye'nin farklı anlarda gerçekleştirdiği önemli reformların altının çizilmesini memnuniyetle karşılıyoruz."
AB üyesi ülkelerin de ilerleme raporu yayımlansa, onların da adım atması, reform yapması gereken pek çok alanın tespit edileceğini söyleyen Bağış, "Bugünkü koşullarda reform hızı ve kararlılığı bakımından halihazırda AB üyesi olan birçok ülkenin Türkiye'nin gerisinde kalacağı açıktır. Raporda yer alan yapıcı eleştiriler önümüzdeki dönemde yapılacak çalışmalar açısından bize yol gösterici olacaktır.Rapor'da Türkiye'de sivil toplumun artan hareket alanından, canlı ve aktif vatandaşlık temelinde bir sivil toplum hareketinden bahsedilmesi önemli bir değerlendirmedir." dedi.
MÜZAKEREDEKİ TIKANIKLIĞIN NEDENİ BAZI ÜYE ÜLKELERİN TAVIRLARI
Avrupa Komisyonu da müzakere fasıllarındaki çalışmaların üye ülkeler arasında mutabakat olmaması nedeniyle birçok kez sekteye uğradığının altını çizen Bağış, "Komisyon da artık müzakere sürecinde yaşanan tıkanıklığın, Türkiye'nin teknik eksikliklerden değil, bazı üye devletlerin süreçteki belirsiz siyasi tavırlarından kaynaklandığını kabul etmiştir. Raporda ayrıca Türkiye-AB ilişkilerinin potansiyelini tam anlamıyla kullanmanın en iyi yolunun aktif ve güvenilir bir katılım müzakeresi çerçevesinde mümkün olduğu belirtilerek, müzakerelere ivme kazandırılması gerektiği vurgulanmıştır." ifadelerini kullandı.
SON VİDEO HABER
Haber Ara