Kılıçdaroğlu:Vergi denetimi çağdaş demokraside şantaj unsuru olarak kullanılamaz
Koç Gurubu'na yapılan vergi denetimlerini gündeme getiren, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Vergi denetimi çağdaş hiçbir demokraside şantaj unsuru olarak kullanılamaz. Vergi denetiminin objektif olması lazım. Davul zur
12 Yıl Önce Güncellendi
2013-10-03 21:07:50
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Gaziantep'te İş Dünyası Diyalog ve Dayanışma Birimi tarafından düzenlenen 'İş Dünyası ve Meslek Örgütlerinin Sorunları ve Çözüm Yolları' konulu toplantıya katıldı. Ekonomide yaşanan sorunların dile getirildiği toplantıya; işadamı, sanayici ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri katıldı.
Hükümetin ekonomik politikalarını eleştiren Kılıçdaroğlu, Türkiye ile aynı dönemde başlayan ülkelerin bugün dünya markaları çıkardığını, Türkiye'nin ise bu tür ürünlere sahip olmadığını ifade etti. Kılıçdaroğlu, "Biz Güney Kore'den önce yerli otomobil ürettik. Markası Anadol'du. Bugün yerli otomobilimiz yok. Ama Güney Kore'nin dünya çapında 3 büyük markası var. Samsung, Hyundai ve LG gibi bir markaları var. Bizim bu bağlamda bir markamız bile yok. Nano teknolojiye yatırım yapmıyoruz. Türkiye'nin ana hedefi katma değeri yüksek ürünler üretmek olmalıdır." diye konuştu.
İmalat sanayisinde Türkiye'nin 13'üncü sıradayken 2010 yılında ilk 15'te yer alamadıklarını vurgulayan Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti: "Neden bizim sanayimiz, bize benzer sanayilerden daha hızlı gelişmiyor? Öncelikle uluslararası enerji rakamlarına baktık. Her 1 milyon kişiye düşen patent sayısı Güney Kore'de 1429, bizde ise sadece 9. Arada bu kadar fark var. Biz şimdi yerli otomobil niye yapmıyoruz diye çaba harcıyoruz. Biz nano teknolojiye yardım, yatırım yapıyor muyuz? Bu konuda sanayiciye yeteri kadar destek veriyor muyuz? Hayır!. Biz şu kadar buzdolabı, çamaşır makinesi yaptık diye övünüyoruz. Belli alanlara, belli kaynaklara yeteri kadar yatırım yapmamız gerekiyor."
Vergi politikasının yeniden gözden geçirilmesi gerektiğinin altını çizen Kılıçdaroğlu, vergi denetiminin çağdaş demokraside şantaj unsuru olarak kullanılamayacağını ifade etti. Koç Gurubu'na yapılan baskınları doğru bulmadığını belirten Kılıçdaroğlu, "Vergi denetiminin objektif olması lazım. Davul zurna ile bir yere asla incelemeye gidilemez. Ama Türkiye'nin en büyük kuruluşuna davul zurna ile aramalı incelemeye gidildi. Koç Grubu'na polis baskınları yapıldı. Bunlar doğru değil. Denetimi siz bir siyasal silah aracı olarak kullanırsanız yanlış yaparsınız. Bu aramalar yapılırken en büyük tepkiyi TOBB'dan bekliyordum. Sesi çıkmadı. Peki iş dünyasının hakkını kim savunacak? Ben siyasetçi olarak bunun böyle olmayacağını söylüyorum ama iş dünyasının da biraz cesur olması gerek. Altın yumurtlayan tavuk kesilmez. Sizin onu batırmaya değil, onu yaşatmaya ihtiyacınız var. Sanayicinin üzerine giderek üzerinde baskı kurup onu batırmaya çalışmak ülkenin ayağına sıkılan kurşun demektir." açıklamalarına yer verdi.
Bu yılki meclisten geçen bütçe tasarısında Sayıştay'ın mali denetim raporunun gelmediğini hatırlatan Kılıçdaroğlu, "Bizim bir Sayıştay'ımız var. 134 yıllık bir kuruluştur. Bu yıl bütçe meclisten geçti ve ilk kez Sayıştay'ın mali denetim raporu gelmedi. CHP dışında itiraz eden olmadı. Bu yanlıştır diyen de olmadı. O zaman bir sorunumuz var. Biz ödediğimiz vergilerinin nerelere gittiğini sormuyoruz. Sayıştay'ı devre dışı bırakıyoruz. Batılı çağdaş bir demokraside bu kıyameti koparır. Bizde sessiz sedasız geçti." dedi.
Türkiye'nin dış politikasını da eleştiren Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin birçok ülke ile aramızın bozuk olduğunu artık kapısını çalacak komşumuzun olmadığını iddia etti.
Kılıçdaroğlu, çıkışta gazetecilerin meclisten geçen Suriye tezkeresi ile ilgili sorularını, "Haberim yok arkadaşlar, ben sizden öğreniyorum. Dur bakalım ne oldu. Ayrıntılı bilgi almadan yorum yapmam doğru olmaz." şeklinde yanıtladı.
SON VİDEO HABER
Haber Ara