Mehmet Ağar: Gayri kanuni bir emir vermedim
Ankara'da 1993'de Abdülmecit Baskın'ın öldürülmesi ile ilgili iddianame mahkeme tarafından kabul edildi. Davanın sanığı olan dönemin Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar, verdiği ifadede görev yaptığı dönemde yasadışı talimat vermediğini söyledi. İddiana
12 Yıl Önce Güncellendi
2013-10-02 14:36:19
30 Eylül 1993'de dönemin Altındağ Nüfus Müdürü Abdülmecit Baskın'ın Ankara'da öldürülmesi ile ilgili iddianame Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Savcı hazırladığı iddianamede dönemim Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar, dönemim Özel Harekât Başkanı İbrahim Şahin ve diğer sanıklar için "Tasarlayarak adam öldürme" ve "Adam öldürme suçuna iştirak" ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istedi.
Savcılığa verdiği ifadesinde Emniyet Genel Müdürlüğü süresince çalışmalarının hukuk sınırları içerisinde devam ettiğini belirten Ağar, "Bu süre içerisinde yasa dışı talimatım söz konusu olmadı. O dönemde yoğun terör olayları ile mücadele ettik. Yapılan isnatların tamamının uzaktan ve yakından alakası yoktur. Hiçbir zaman gayri kanuni bir emir vermedim. Böyle bir şey olsaydı hukukun gereği olarak bu emri alan kişinin uygulamaması ve bunu da üstlerine bildirmesi gerektiğini söylerdim. Görevim süresince bir şikâyet veya bir tahkikata maruz kalmadım. Hiç bir esasa veya belgeye dayanmayan bu isnatların kabulü mümkün değil. Olaylarla ilgili o dönem ilgili zabıta birimleri ve cumhuriyet savcılığı gereken soruşturmaları yapmıştır." dedi.
Gizli tanık "Ayışığı" verdiği ifadede aralarında geçen konuşmada Ercan Ersoy'un "Baskın o dönemde PKK terör örgütü üyelerine sahte kimlik veriyormuş. Bu nedenle Baskın özel harekât polisleri tarafından öldürüldü. Oğuz Yılmaz ve iki harekât polisi tarafından götürülerek infaz edildiğini bizzat bana söyledi. Söz konusu cinayetlerden devletinde haberi vardı. Bir ölüm listesi verildiğini ve bu cinayetten üstlerinde bilgilerinin olduğu" dediğini söyledi.
Yer gösterme tutanağında Altındağ İlçe Nüfus Müdürlüğü'ne iki kez keşif için gittiğini iddia eden sanık Ayhan Çarkın, Baskın ile ilgili keşif yapma emrini bizzat İbrahim Şahin'den aldığını söyledi. Soruşturma kapsamında dönemin Özel Harekât Daire Başkanı İbrahim Şahin'in ise savcılıkta verdiği ifadede şunları kaydetti: "Özel Harekât Dairesi'ni kurdum. İsmi geçen özel harekât polislerini tanıyorum. Çarkın'ın ifadelerini kabul etmiyorum. Belirtildiği gibi bir ölüm listesi yoktur. Ankara ve İstanbul'da gerçekleşen faili meçhul cinayetlerle ilgili bir görevinin bulunmadığını yasalara aykırı bir şekilde yetki kullanmadım. İllegal bir oluşumun yöneticisi olarak hiç bir şekilde birilerine cinayet işlemeleri konusunda emir vermedim."
İddianamenin değerlendirme bölümünde "Şüpheli Mehmet Ağar, İbrahim Şahin ve Mehmet Korkut Eken'in mahkeme ve Yargıtay kararlarında belirtildiği üzere suç tarihi itibariyle suç işlemek üzere silahlı örgüt oluşturdukları ve bu silahlı örgütün yöneticiliğini yaptıkları, Şüpheli Ayhan Çarkın, Ziya Bandırmalıoğlu, Ercan Ersoy, Ayhan Akça'nın da suç işlemek üzere silahlı örgütü oluşturdukları ve bunun üyeleri oldukları, şüpheli Seyfettin Lap, Ahmet Demirel, Ayhan Özkan, Uğur Şahin ve Alper Tekdemir'in ise suç işlemek üzere silahlı örgüt oluşturdukları ve diğer şüphelilerle birlikte hareket etmişlerdir." ifadelerine yer verildi
Tüm dosya kapsamının incelenmesinde ise "Şüpheli Mehmet Ağar'ın 10 Temmuz 1993 - 30 Ekim 1995 tarihlerinde Emniyet Genel Müdürlüğü görevini yürüttüğü bu göreve atandıktan kısa süre sonra şüpheli İbrahim Şahin'i Özel Harekat Daire Başkan vekilliğine getirildiğini, Şüpheli Mehmet Korkut Eken'i de yanına müşavir olarak aldığı, İbrahim Şahin'in kendisine yakın ve daha önce çalıştığı Özel harekat kökenli polis memurlarından özel bir ekip oluşturduğu, Eken'inde Şahin'e yardımcı olduğu şüpheliler Eken ve Şahin'in özel harekat da görev yapan polislerin seçilmesi ve eğitilmesi konusunda görev aldıkları Emniyet Genel Müdür olan Ağar'ın şüpheli Çarkın'ın ifadesinde belirttiği üzere oluşturulan özel ekibin yaptıkları her eylemden haberi olduğu." ifadeleri yer aldı.
İncelemenin devamı ise şu şekilde: "Bu özel ekibin eylemleri ile ilgili olarak Şahin'in diğer şüphelilere "Bunların devletin bekasıyla ilgili işler" dediği bölücü örgütlere yardım ve yataklık yapan bir listeden bahsettiği, Terörle mücadele için bunların bertaraf edilmesi gerektiğini söylediği, bu kapsamda Abdülmecit Baskın'ın öldürmek için şüpheli Ağar ve Eken'in bilgisi dahilinde Şahin'in talimatı üzerine şüpheliler Çarkın, Bandırmalıoğlu, Ersoy, Akça, Lap, Demirel, Özkan, Şahin ve Tekdemir'in Baskın'ı kaçırdıkları iki silahtan ikişer kurşun sıkılarak Akça ve Bandırmalıoğlu tarafından bizzat öldürüldüğü anlaşılmıştır."
SON VİDEO HABER
Haber Ara