Demokratikleşme paketine Güneydoğu'dan tam destek

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan demokratikleşme paketine güneydoğudan destek geldi. Birçok STK yaptığı açıklama ile paketi desteklediğini ve olumlu bulduğunu bildirdi. Anadilde eğitim hakkının sunulmasını, köy isimlerinin eski haline kavuşturulabilmesini olumlu karşılayan bölge halkı, seçim barajının düşürülmesine temkinli yaklaşıyor. İş dünyası paketin 2023 hedefine ulaşmakta kolaylık sağlayacağını düşünüyor.

Konu ile ilgili açıklama yapan Şanlıurfa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Sabri Ertekin, hükümetin bu paketle büyük bir cesaret örneği gösterdiğini ifade etti.
"Ülkemizde bazı yasakların ve engellerin ortadan kaldırılmış olmasını olumlu karşılamak gerekiyor." diyen Ertekin, bu paketin ülke gelişimine büyük katkı sunacağını ve desteklenmesi gerektiğini vurguladı. Ertekin, "Özellikle bugüne kadar kamuoyuyla paylaşılan tüm demokratikleşme paketlerinden daha kapsamlı ve köklü değişiklikler getiren paketi, iş dünyasının temsilcileri olarak heyecanla karşıladık. İnanıyoruz ki Türkiye, bu paketin getirdikleriyle 2023 hedefine ve 2071 Türkiye'sine daha kolay ulaşacaktır. Demokratikleşme paketinin 2023 yılındaki 500 milyar dolar ihracat hedefine ulaşma yolunda iş ve sanayi dünyasına katkı sağlayacağına ve bu hedefe ilerlerken sanayicilerimizin yatırımlarına büyük ivme kazandıracağına inanıyoruz." dedi.

RUHADER: DEVAMINI BEKLİYORUZ

Ruha Sosyal Yardımlaşma Dayanışma Eğitim Ve Kültür Derneği (RUHADER) Başkanı Murat Müjdeci, pakete destek vererek devamını beklediğini belirtti. Pakete destek çıkmayı bir görev olarak bildiğini dile getiren Müjdeci, her zaman ve her zeminde daha özgürlükçü bir demokrasiye ihtiyacın
olduğunu belirttiklerini anımsattı. Bu paket ile ülkede yıllardır sorun teşkil eden sorunların son bulmasını ümit ettiklerinin altını çizen Müjdeci, şöyle devam etti: "Elbette bu bir süreç, kesinlikle devamını bekliyoruz. Toplumumuzun ilerleyen dönemlerde demokrasiye olan bağlılığının daha da artacağını düşünerek pakette yer alan eğitim dili, klavye, seçim sistemi, kılık kıyafet, köy isimleri, memurların siyasi haklar vb. konularla ilgili de zamanla toplumsal mutabakatın ve taleplerin bu alanlardaki özgürlükleri kapsayıcı hale geleceğini söyleyebiliriz. Bu aşamada bize düşen, Türkiye'yi prangalarından kurtaracak, sadece ekonomik kalkınma bakımından değil, bütüncül bir gelişmenin yolunu açacak demokratik değişimin arkasında durmaktır."

"TÜRBAN YASAĞI DİĞER KURUMLARDA DA KALDIRILMALI"

28 Şubat döneminde yaptığı sert vaazlarla tanınan emekli vaiz Aziz Kutluay ise paketi olumlu, ancak eksik bulduğunu söyledi. Paketi yüzyılın birikiminin sonucu olarak değerlendiren Kutluay, şu ifadeleri kullandı: "Bu yüz yılın bir birikimiydi. Sistem kendini biraz temizledi. Yetmez ama bir başlangıçtır, daha böyle beklentiler var. Mesele türban yasağı kaldırıldı fakat emniyet, yargı yine muaf tutuldu. Bu son derece sakıncalı. Eğer serbestîye varsa her yerde olmalı. Başarılı bir adım tebrik ediyoruz. İnşallah ileride eksiklikler giderilir. Özellikle Alevilikle ilgili bazı problemler var."

"PAKETİ BOŞ GÖRMEK NANKÖRLÜKTÜR"

Medya Yazarlar Derneği Başkanı Abdulkadir İkbal da açıklanan paket sonrası muhalefetten gelen yorumlara sitem etti. Hükümeti cüretkar bulan İkbal, "Bu verilen hakların kıymetini iyi bilmek lazım. Bazıları sanki hiç bir şey yapılmamış gibi, sanki hiç bir şey olmamış gibi beyanat veriyorlar. Bunlara katılmak mümkün değil. Verilen haklar az değil. Zaten Başbakan'ın konuşması devamı gelecek yönünde." diye konuştu.

Pakette aşılması çok zor olan konuların aşıldığına dikkat çeken İkbal, sözlerine şöyle devam etti: "Şimdi anadilde eğitim kolay bir mesele değil. Başörtü meselesi Türkiye'nin kanayan yarası. Şimdi bu mağduriyetler gideriliyor. Gerek Aleviler gerek Sünniler gerekse Hrıstiyanlar açısından gerçekten güzel açılımlar oluyor. Bunların arkası da gelecek. Dolayısı ile bunun kadrini kıymetini bilmek gerek, yanlış yere yönlendirmemek lazım."

"Elbette ki her şey biranda olmuyor, zaman ve süreç gerekiyor. Karşı taraftan da karşı çıkanlar var. Bütün bu dengeleri sağlamak gerekiyor." diyen İkbal, "Cenazelerin gelmemesi hepimizin yüreğine su serpmedi mi? Geçmişte hepimizin yüreği yaralı değil miydi? Her gün televizyonlarda işte gelen cenazeler yemek yerken boğazımızda düğümleniyor muydu?" diye sordu.

Eğitim Bir Sen Şanlıurfa Şube Başkanı İbrahim Coşkun ise demokratikleşme paketinin içeriğinde yer alan yasal idari düzenlemelere konu edilecek hususları takdirle karşılamakla birlikte bazılarının yetersiz olduğu kanaatinde olduğunu ifade eti. Pakette geçen düzenlemeleri sıralayan Coşkun, bu hususta temel hak ve hürriyetleri genişletici mahiyette her türlü adımı alkışlayarak gerekli desteği sağlayacaklarını belirtmek istediklerini vurguladı. Coşkun, ancak haklı bir kısım beklentilerin karşılanmadığını da üzülerek dile getirmeyi borç bildiklerini söyleyerek, erkeklerin kamu kurumlarında kılık kıyafet zorunluluğunun kaldırılmasını istedi.