Çevremizde birçok kişinin mutlu ve huzurlu olmak için sürekli arayış içerisinde olduğuna şahid oluruz. Hatta bir çok kişi mutluluğu ve huzuru kendilerine hedef olarak seçtikleri değerleri kazanarak elde edeceklerini sanır. Fakat istediklerine ulaştıklarında yine mutlu ve huzurlu olamazlar ancak anlık olarak bu hissi yaşayabilirler.
Halbuki mutlu ve huzurlu olmanın önündeki en büyük engel olumsuz düşüncelerdir. Olumsuz düşünceler sadece kişinin her olaya olumsuz yönden bakması değil aynı zamanda sevgiyi ve merhameti bilmemesinden de kaynaklanır. Mutluluk elde edilen imkanlar ve ortamlarla değil ahlaki güzellikle kazanılabilir ancak.
Mutluluk ve huzur; ne insanların size karşı gösterdiği saygılı tavır ve davranışlarla ne de sahip olduğunuz mal ve mülkle kazanılır. Mutluluk sadece insanın vicdanına uyarak yaşadığı zaman hissedebileceği bir duygudur Çevrenizde bir çok kişi “istediğim her şey oldu ama yine de mutlu değilim”, “Hayalini kurduğum şeyler gerçekleşmesine rağmen kendimi mutlu hissetmiyorum”, “İçimde tarif edemediğim bir sıkıntı var”, “Ben neden mutlu olamıyorum?” ... diyerek kendilerini sorgularlar fakat bu soruların cevabını hiçbir zaman bulamazlar. Çünkü huzur ve mutluluğu dünya hayatında daha çok şeye sahip olarak kazanılacağını sanırlar . Mutluluk ve huzurun sahip olduklarını paylaşarak kazanılacağını ise bir türlü anlayamazar.
İnsanların mutluluğuna enegel olan nedenlerden biri de “etrafım ne der” düşüncesidir. Bu düşüncedeki kişiler çevrelerindeki insanların tepki ve yorumlarına göre yaşadıkları için sürekli bir azap içinde, vesveseli, sıkıntılı, huzursuz ve mutsuzdurlar.Kuran bu durumdaki kişileri ‘çok ortaklı köle ifadesiyle tanımlar.
Bu kişiler içlerinde hissettikleri büyük boşluğu yeni amaçlarla dolduracaklarını sanarlar halbuki bu boşluk sadece Allah sevgisiyle, Allah’a olan güçlü bağlılıkla, vicdanla hareket ederek doldurulabilir. Aksi taktirde yaşanan hiçbir mutluluk gerçek mutluluk değildir. İyi, sadık, güvenilir bir arkadaşa sahip olmak değil aslında; iyi, sadık ve güvenilir biri olmak mutluluk getirir. Karşımızdaki insanlardan beklenti içinde olmamız değil tam tersine sevecen ve fedakar olursak mutlu oluruz.
Kuran’da Rabbimizin bildirdiği ahlak özelliklerine sahip olduğumuzda ancak gerçek huzur ve mutluluğa ulaşabiliriz. Gelişen olay ve durumlarda vicdanıyla karar veren –küsmeyen, trip yapmayan, insanlara sevgiyle bakan, hoşgörü sahibi, kıskançlık yapmayan, dünya hayatını amaç edinmeyen, insanların tepkilerine göre değil, Allah’ın emirlerine göre yaşayan– kişiler mutlu ve huzurlu olabilir. Unutmayalım huzurlu ve mutlu olmanın sırrı Allah sevgisidir.
Rabbimiz Kuran’da; "Bunlar, iman edenler ve kalpleri Allah'ın zikriyle mutmain olanlardır. Haberiniz olsun; kalpler yalnızca Allah'ın zikriyle mutmain olur." (Rad Suresi, 28)
(Sibel YILMAZTÜRK)