Cumhurbaşkan'ı Gül'den kritik uyarı

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun açılış oturumunda bulunmak üzere New York’a giden Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, aralarında STAR yazarı Fehmi Koru’nun da bulunduğu gezisini izleyen gazetecilere uçakta önemli açıklamalar yaptı.

SIRALAMA ÖNEMİ GÖSTERİYOR

Cumhurbaşkanı Gül, New York’ta BM Genel Kurulu’nda, geleneksel olarak ilk iki konuşmayı yapacak dönem başkanı Brezilya ile evsahibi ABD devlet başkanlarından sonra üçüncü sırada konuşacak. BM’deki konuşmalarda, sıralama, devlete ve liderine verilen önemi de gösteriyor. Gül, BM açılış toplantısı sırasında Amerika Başkanı Barack Obama’yla ikili özel bir görüşme yapmayacak; geleneksel olarak, ABD başkanları, diğer liderleri gücendirmemek için ikili görüşmelerden kaçınıyorlar...

AHISKA TÜRKLERİYLE GÖRÜŞECEK

Obama tarafından verilecek ‘Hoşgeldiniz’ resepsiyonuna Cumhurbaşkanı Gül de katılacak. Gül, New York’ta, başka ülkelerin devlet başkanlarıyla ikili temaslarda bulunacak. ABD’ye yerleşmiş Ahıska Türkleriyle de görüşecek olan Gül, ikili temaslarında, Türkiye’nin 2015-16’daki BM Güvenlik Konseyi geçici üyeliği için destek de isteyecek. Cumhurbaşkanı, dünyanın önde gelen bilim yuvalarından Princeton Üniversitesi’nde ve BM’nin özel oturumlarında birer konuşma yapacak.

BM’NİN GÜNDEMİ SURİYE OLACAK

Gül, uçakta gazetecilerle yaptığı sohbette ise, şu görüşleri paylaştı: Cumhurbaşkanı Gül, kendisinin ilk gün üçüncü sırada konuşacağı BM Genel Kurulu’nun dünyada sıcak olaylar yaşanırken toplandığına dikkat çekti. Gül’e göre, Suriye olayları BM gündemine damgasını vuracak ve Genel Kurul sırasında yapılacak diplomatik görüşmeler bu sebeple de olağanüstü önem taşımakta. Suriye’nin Türkiye’nin komşusu olduğunu, komşuda meydana gelen acı olayların Türkiye’de derinden hissedildiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Gül, başka ülkelerden farklı olarak, Türkiye’nin, sadece bugün ve yakın geçmişte yaşananlarla değil, bu olayların ve gelişmelerin gelecekteki yansımalarıyla da ilgilenmek zorunda olduğunu söyledi.

BİZİM İÇİN GÜVENLİK SORUNU

“Suriye’deki olumsuz gelişmeler, komşusu olduğumuz için, en fazla bizi etkiliyor; Suriye bizim için bir güvenlik sorunudur ve Türkiye elbette uzun vadeli önlemler almak zorundadır” diyen Cumhurbaşkanı Gül, alınacak önlemlerin Türkiye’nin ekonomik istikrarının devamını sağlamak amaçlı olacağını, Türkiye’ye yönelecek yatırımların uzun vadeli ve sürekli olmasının bununla yakından ilişkisi bulunduğunu özellikle vurguladı.

RADİKAL UNSURLARA DİKKAT

Cumhurbaşkanı Gül savaşın hüküm sürdüğü bölgede ortaya çıkan ve istenmeyen davranışlarda bulunan radikal unsurların dışlanması gerektiğine özellikle dikkat çekmeye çalıştığını da belirtti. Gül’e göre, bu konuda dikkatli olunmazsa, ileride Türkiye’nin başını ağrıtacak gelişmeler yaşanabilir.

BM ETKİSİZ KALSA DA ÖNEMLİ

BM’nin son olaylar karşısında yeterince devrede olmadığı, etkisiz kaldığı için eleştirildiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Gül, BM’nin yine de uluslararası ilişkilerde önemli bir aktör olduğunu ifade etti ve dış ilişkilerde Soğuk Savaş mentalitesine dönüş sayılabilecek bir zafiyetin ortaya çıktığına dikkat çekti. Kimyasal silahlar konusunda önemli açıklamalar yapan Cumhurbaşkanı Gül, Suriye konusunda Rusya ile ABD arasında varılan son anlaşmanın önemli olduğunu, ama bunun bir ‘’geçiştirme, kandırmaca’ amacına hizmet etmemesi gerektiğini belirtti.

KİMYASALDAN ÖNCE DE KAN AKTI

“Suriye’de önemli olan sadece kimyasal silah kullanılması değildir, kimyasal silah kullanılmasından önce de Suriye’de kan akıyordu” diyen Cumhurbaşkanı Gül, “Kimyasal silahların arındırılması yolundaki her türlü girişimi tereddütsüz destekleriz” diye ekledi. Kendisinin, birkaç yıl önce, başında bir Türk diplomatın bulunduğu Lahey’deki Kimyasal Silahlarla Mücadele Komisyonu’nda uyarıcı bir konuşma yaptığını ve kirli silahlar konusunda Türkiye’nin görüşünün baştan beri aynı olduğunu da dile getirdi. Gül’e göre, Amerika ve Rusya gerekli protokolleri imzalamakla dünyaya mutlaka yerine getirmeleri gereken bir kefalette bulunmuş oldu.

İRAN’IN DIŞLANMAMASI GEREK

İran konusuna da değinen Cumhurbaşkanı Gül, yeni Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’nin Genel Kurul’a katılacağını belirterek, “İran’la iki komşu ülke olarak görüşeceğiz” dedi ve şunları ekledi: “İran devlet politikaları köklüdür. İranlı diplomatlar son derecede ehildir. Aynı zamanda akılcı ve pragmatiktirler de. Bu konudaki görüşlerimi bir süre önce yazdığım bir makalede dile getirerek ‘İran dışlanılırsa başarılı olunmaz’ demiştim. Cenevre de başarılı olmaz. Ruhani yeni bir dönem başlatıyor. Bunu yaptıkları tayinlerde de görüyoruz. Bazı siyasi tutukluları serbest bıraktılar. Elbette İran İslam Cumhuriyeti’nin temel ilkelerinden sapmaları beklenmemeli; ama yeni dönemin daha açık bir dönem gibi olacağı görünüyor.”

MECLİS KONUŞMASI ÖNEMLİ

Sorular üzerine Mısır konusuna da giren Cumhurbaşkanı Gül, Mısır’ın istikrar ve güvenliğinin hem bölge hem de Türkiye için çok önemli olduğunu belirtti ve Türkiye ile Mısır’ın Akdeniz’in birer ucunda yer aldığını vurgulayarak, “Nordik ülkeler gibi biz de bir Doğu Akdeniz sütunu oluşturabiliriz” dedi. Cumhurbaşkanı Gül gazetecilerle beklentisini şu sözlerle paylaştı: “Mısır’da olması beklenen, demokrasinin kaldığı yerden yeniden başlamasıdır; Mısır’ın enerjisini iç sorunlarla heba etmesini istemeyiz.” Cumhurbaşkanı Gül’ün, ABD gezisi sonrasında, 1 Ekim’de, Meclis’in açılışı sırasında yapacağı konuşmada, bir yandan altı yıllık görev süresi boyunca kendisinin sergilediği tavra işaret ederken, bir yandan da güncel iç ve dış olaylarla ilgili görüşlerini yansıtması bekleniyor.

Cumhurbaşkan'ı Gül'den kritik uyarı

Suriye’nin kimyasal silahlardan arındırılması noktasında Türkiye’nin her girişimi destekleyeceğini belirten Gül, “Amerika ve Rusya gerekli protokolleri imzalamakla dünyaya mutlaka yerine getirmeleri gereken bir kefalette bulunmuş oldu” dedi.