Metin Feyzioğlu: Türkiye, bölgeye ve dünyaya örnek olmak zorunda
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Avukat Metin Feyzioğlu, Türkiye ve Ortadoğu'nun yapısının çok kırılgan fay hatları üzerinde olduğunu, mezhepsel ve etnik ayrıştırmalara yönelik birlik ve beraberlik çağrısında bulundu. Bu fay hatlarının kırılmaması içi
12 Yıl Önce Güncellendi
2013-09-19 09:56:09
Feyzioğlu, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen'i makamında ziyaret etti. Ziyaretin ana sebebinin Büyükerşen ile ilgili görülen dava olduğunu belirten Feyzioğlu, "Ziyaretimizin esas sebebi başkanımızın bugünkü duruşması. O duruşmaya katılmıyoruz ama doğru yerde olduğumuzu düşünüyoruz. Hocamızla birlikte, danışma içerisinde birlikte olduğumuzu kamuoyu ile paylaşıyoruz." dedi.
Türkiye'de ciddi demokrasi ve özgürlükler sorunu olduğunu, demokrasinin ise sandık olduğunu aktaran Feyzioğlu, "Demokrasi sandıktır, özgür seçimlerdir. Sandığın demokrasinin bir nimeti kabul edilebilmesi için iki sandık arasında mutlaka çoğulculuğun ve katılımcılığın sağlanması zorunludur." diye konuştu.
Konuşmasında etnik ve mezhepsel ayrıştırma konusuna dikkat çeken Feyzioğlu, bu yaklaşımın, bu dilin kullanılmasının çok tehlikeli, ülke ve millet adına zararlı olduğunu vurguladı. Son olarak Türkiye'de en yukarı da çok tehlikeli, çatışmacı, kamplaştıran kutuplaştıran bir dil kullanıldığını iddia etti. Türkiye ve Ortadoğu'nun yapısının çok kırılgan fay hatları üzerinde olduğunu işaret eden Feyzioğlu, "Bu fay hatlarının kırılmaması için mücadele vermek zorundayken aksine milletimizi 'mezhebine, inancına, inanan, inanmayan, bana oy veren vermeyen' diye ayırmak son derece tehlikelidir." uyarısını yaptı.
Mezhep çatışmasıyla etnik çatışmanın provoke edildiğinde bu tehlikeli oyunun sonunun nereye varacağını hiç kimsenin tahmin edemeyeceğini ifade eden Feyzioğlu, herkesin Sivas'ı, Çorum, Kahramanmaraş'ı hatırlaması gerektiğini anlattı. Bunları hatırlamayanlar sınırların az ötesinde Suriye'ye bakmalarını isteyen Feyzioğlu, şöyle dedi: "Suriye de kimin kime gazladığını, kimin kime sırf mezhebi nedeniyle asfaltın ortasında kurşunladığını veya kör bıçakla kestiğini. Ve mezhepsel etnik savaşın hüküm sürdüğünü görüyoruz. Türkiye'yi 'Yurtta Barış Dünya da Barış' ilkesi çerçevesinde bir huzur ve demokrasi adası haline getirmeliyiz. Böylece hem bölgeye hem dünya ya örnek olmak zorundayız. Bizim en büyük şansımız, çıkış yolumuz budur. Türkiye'den bir Atatürk geçti yüreğimize kazındı. Mustafa Kemal Atatürk'ün ne demek istediğini, nasıl bir yol gösterdiğini anlamak zorundayız."
Haber Ara