Dolar

34,8967

Euro

36,7727

Altın

3.007,54

Bist

10.058,63

Can kurtarmak UMKE'yi hayata bağlıyor

Ulusal Medikal Kurtarma Ekibi (UMKE), 'Bir insanın hayatını kurtarmak bütün insanlığın hayatını kurtarmak gibidir' düsturuyla hareket ediyor.

Deprem ve sel gibi acil durumlarda ortaya çıkan Ulusal Medikal Kurtarma Ekibi (UMKE) en zor şartla

12 Yıl Önce Güncellendi

2013-09-13 08:04:28

Can kurtarmak UMKE'yi hayata bağlıyor
Ulusal Medikal Kurtarma Ekibi (UMKE), 'Bir insanın hayatını kurtarmak bütün insanlığın hayatını kurtarmak gibidir' düsturuyla hareket ediyor.

Deprem ve sel gibi acil durumlarda ortaya çıkan Ulusal Medikal Kurtarma Ekibi (UMKE) en zor şartlarda elinden gelen mücadeleyi gösteriyor. Çoğu zaman sevinci ve üzüntüyü aynı anda yaşıyorlar. Bazen tuttukları bir eli çekerek bütün bir insanlığı kurtarmış gibi sevinç yaşarken bazen de ölümlerle karşılaşıyorlar. Aynı dakika içinde iki farklı duyguyu tadıyorlar. Kurtardıkları kişinin dini, rengi onlar için önemli değil. Diyarbakır UMKE'den İlyas Hayran, "İnsan hayatı kurtarırken düşüncesine, ideolojisine, dinine, rengine bakmıyoruz. Bizim için önemli olan insan hayatı kurtarmak. Bir insanın hayatını kurtardığımızda dünyalar bizim oluyor." dedi. Erol Kaplan ise hayat kurtarmanın kendisini hayata bağladığını, "İnsan hayatı kurtarmak beni hayata bağlayan tek şey. O insanların gözündeki mutluluğu görebilmek beni hayata sıkıca bağlıyor." sözleriyle dile getirdi.

Deprem, sel gibi çeşitli doğal afetlerde yaralılara uzanan ilk el olan UMKE, gönüllülerden oluşan bir ekip. Çeşitli meslek dallarından olan ekibin tek ortak düşüncesi bir insanın hayatını kurtarmak. Bu amaçla bir araya gelen sağlık ekibi, en zorlu görevlere göğüs geriyor. Bazen helikopter kazasında, bazen deprem bölgesinde var güçleriyle çalışarak bir insanın hayatını kurtarmak için çabalıyor; üzüntüyü, sevinci aynı anda yaşıyorlar. Böylesine duygu yoğunluğu yaşayan ekip psikolojik olarak çöküntüye uğrasa da can kurtarmak için çalışmaya devam ediyor.

Diyarbakır UMKE'den Ayşegül Yaman, Van depremine iki saat içinde Skorsky helikopterle gittiklerini anlattı. Van'da büyük bir kargaşa olduğunu ifade eden Yaman, insanlara müdahale edebilmek için 6 kişilik ekibin var gücüyle çalıştığını söyledi. 'Her çıkardığımız bir yaralı bizim için umuttu' diyen Yaman, "Enkazlardan daha fazla yaralı çıkarabileceğimiz düşüncesi bize umut veriyordu. Herhangi bir enkaz altından bir yaralı çıkarmak, bir insanın hayatta olduğunu görmek, nefes aldığını bilmek çok güzel bir duygu. Kurtarılan her canda biraz daha mutlu oluyorum." ifadelerini kullandı.

UMKE Birim Sorumlusu Aslan Öztürk, bir insanın hayatının sadece bir insana bağlı olmadığını söyledi: "O yaralı insanlar birilerinin annesi, babası, kardeşi. Bir kişiyi kurtarmak bir kişiyi kurtarmak değil, bütün aileyi kurtarmak anlamına geliyor." Kurtarma operasyonlarında riskli tırmanışların, müdahalelerinin olduğunu dile getiren Öztürk, "Riskli tırmanış ve inişler oluyor. Bazen yaralılara damar yolu solunum yolu açmamız gerekiyor. Arkadaşlar gönüllü olduğu için bu riski alarak insanlık bilinciyle yardım ediyorlar. Biz de böyle mutluluğa ulaşıyoruz. İnsan hayatını kurtarmak gibisi yok." sözleriyle duygularını özetledi.

İlyas Hayran, "İnsan hayatı kurtarırken düşüncesine, ideolojisine, dinine, rengine bakmıyoruz. Bizim için önemli olan insan hayatı kurtarmak. Bir insanın hayatını kurtardığımızda dünyalar bizim oluyor." sözleriyle çalışma prensiplerini aktardı. Elinde ölen insan olduğu kadar kurtardığı insanın da olduğunu kaydeden Hayran, yaşadığı duygusal bir anını şöyle anlattı: "Van'daki depremde enkaz altında dehliz açıldı. Oraya indim, fakat bir çöküntü meydana gelmeye başladı. Ben enkazın altında kalmamak için geri çıkarken 16 yaşında bir bayan elimi tutarak 'beni bırakma, gitme' dedi. O an yıkıldım. Ama elimden bir şey gelmedi."

Motorize ambulansta görevli Erol Kaplan, yıllardan beri UMKE'de görevli olduğunu dile getirdi. İşi gereği sürekli hayat kurtardığını belirten Kaplan, "Belli bir süreden sonra insan hayatı kurtarma beni hayata bağlayan tek şey oldu. Bende bağımlılık yaptı. Beni hayata bağlayan tek şey oldu. Benim için mutluluk insanları sevebilmektir. Bunu hissedebildikten sonra insanların etnik yapısı, ideolojisi, rengi hiç önemli değil. O insanların gözündeki mutluluğu görebilmek beni hayata bağlıyor. Önemli olan da bu benim için." sözlerini kaydetti.

Veysi Uçar ise her yaptığı harekette empati kurmaya çalıştığını dile getirdi. Uçar, "Bir kişiye el uzattığımda, babamı kaybettiğimi sandığım anda, babam bana geri veriliyor hissini duyuyorum. O düşüncelerle hareket ediyorum." şeklinde konuştu. Mustafa Karamanoğlulları ise acıyı, mutluluğu aynı anda yaşadığını belirterek, "Aynı anda hem seviniyoruz hem üzülüyor." dedi.
SON VİDEO HABER

İHH'dan Suriye'deki fırınlar için un desteği çağrısı

Haber Ara