AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Soylu Muğla'da
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu, Muğla'nın Ula ilçesinde muhtarlarla biraraya geldi. Toplantıdan önce AK Parti Milletvekili Ali Boğa ve İl Başkanı Nihat Öztürk'le birlikte basın mensuplarının sorularını cevaplayan Soylu, Türkiye'nin 1
12 Yıl Önce Güncellendi
2013-09-06 11:11:36
Türkiye'nin Suriye meselesinde başından beri aynı tezi ortaya koyduğunu söyleyen Genel Başkan Yardımcısı Soylu, "Orada bir diktatörün kendi insanına, kendi milletine yönelik ortaya koymuş olduğu tavrı, davranışları ve katliamının kabul edilemez bir durumda olduğunu değerlendirmektedir Türkiye. Bütün dünyaya haykırmaktadır, bunu söylerken Sayın Başbakanımız'ı ve AK Parti hükümetini eleştirenler ve Suriye'deki diktatör Beşşar Esed'e kendi temsilcilerini gönderen AK Parti hükümetinin yanlış yaptığını ortaya koyanlar; 100 binin üzerinde insan katledildi orada, 2 milyon insan topraklarından dışarıya çıktı, 5 milyon insan o ülke içerisinde yer değiştirdi. Bütün bunlar gerçekleşirken bunu hakkaniyet içerisinde, insanlık onuru içerisinde ve herkesin yaşam hakkını koruyabilecek şekilde ortaya koyan, temel hak ve insan hürriyetleri ve temel insanlık değerleri içerisinde ortaya koyan Sayın Başbakan ve AK Parti hükümetidir. Burada muhalefet acımasız eleştiriler ortaya koyuyor. Bütün dünyaya buna seyirci kalınmaması gerektiği ortaya koyan çok önemli söylemlerde bulundu AK Parti hükümeti. Peki bugün dünya hangi noktaya geldi? Bugün dünya, 100 bin kişinin katlinin üzerinden, şimdi biz nasıl yapar da burada bu insanlık dramını, burada bu katliamı, kimyasal silah dahil, insanların yarına dahil karşı karşıya kalacağı durumu ortadan kaldırırız çaresini arıyorlar." ifadelerini kullandı.
Süleyman Soylu, Suriye konusunda çifte standart uygulandığını öne sürerek, "ABD'nin bugüne kadar beklemesi, Avrupa Birliği'nin beklemesi, Rusya'nın beklemesi; dünyanın birçok ülkesi bu konuda Türkiye'nin tezini söylediği anlar itibariyle eğer harekete geçilmiş olsaydı, belki bu kadar insan ölmeyecekti. Belki bu kadar insan orada katledilmeyecekti. Şimdi biraraya gelindi. Bu zirve de dahil olmak üzere Suriye'de hangi ölçüye dayanarak 100 bin insanın ölümünü kırmızı çizgi olarak saymıyorsunuz da sadece kimyasal silahlarla ölen insanların ölümünü kırmızı çizgi sayıyorsunuz? Bu insanlığın hangi değerleriyle ölçüşür? Hangi noktasıyla ölçüşebilir? Bunu nasıl izah edilebilir? Biz nasıl sırtımızı dönebiliriz? Hemen komşumuz burası; binlerce yıl koyun koyuna yatmışız, yüzlerce yıl aynı kıbleye namaz kılmışız, yüzlerce yıl aynı acıları yaşamışız, yüzlerce yıl aynı düğünde halay çekmişiz, birbirimizden kız almışız, kız vermişiz. Nasıl sırtımızı döneriz? Nasıl Türkiye bu duruma sessiz kalabilir? Biz bu toprakların tamamında bundan sorumlu bir anlayışın içerisindeyiz ve bunu yapmak durumundayız. Türkiye huzurlu bir şekilde, refah içerisinde, centilmen bir mücadele içerisinde, demokrasi içerisinde bir seçime gitmektedir. Bu sözlerin ve tartışmaların tamamı, gündem yaratmaya yönelik davranışlarıdır." dedi.
CHP'nin bugün Mısır'da antidemokratik bir sürecin meşruiyetini sağlamaya çalıştığını da söyleyen Soylu, "Suriye'de katliamın meşruiyetini sağlamaya çalışmaktadır. Türkiye'nin dış politikası, uzun yıllar boyunca muhalefetiyle, ana muhalefetiyle eşgüdüm içerisinde yürümüştür. Hangi siyasi parti olursa olsun Türkiye'nin menfaatlerini, bu toprakların bize bahşettiği medeniyetin ilkelerini, anlayışını ortaya koyan bir dış politika tasavvuru gerçekleştirmiştir. Bugün maalesef dış politika konusunda, özellikle Mısır'da gidip, 'İyi ki darbe yaptınız, iyi ki orada 3 bin insanı öldürdünüz, masum çocukları katlettiniz' diye bir anlayışı, demokrasiyi isteyen seçilmiş insanın hapisten çıkarılması talebinde bulunan, kimsenin itiraz etmediği, hile olmayan dünyanın gözü önünde gerçekleşen bir seçimde böyle bir davranışı ortaya koyan talebi katledenlere, 'İyi ki yaptınız' diyeceksiniz. Bu, sorumlu bir muhalefet anlayışı mıdır?" şeklinde konuştu.
CHP'yi sorumluluğa davet eden AK Parti Genel Başkan Yardımcısı, sözlerini şöyle tamamladı: "Bu yanlış bir şeydir. CHP sadece oy verenlerin değil, 76 milyon kişinin ana muhalefet partisidir. Özellikle AK Parti hükümeti, 11 yıldır iki meseleye itina etmiştir. Birincisi hukuk çizgisinden ayrılmamak, ikincisi demokrasi ve çoğulculuk çizgisine itibar etmek. Bu söylemlerin hepsi, bulanık suda balık avlamadan öteye geçmez. Muhalefetten bizim beklentimiz, hükümete destek olabilecek, yanlış yapılan konularda doğru eleştiriler üzerinden hükümeti veya AK Parti'yi doğru bir çizgiye itebilecek bir anlayışı ortaya koymalarıdır."
SON VİDEO HABER
Haber Ara