'Putin'le zirveden önce ABD vuracak'

Sabah'ın haberine göre; Akdeniz'de sular ısınmaya devam ediyor. Suriye lideri Esad'ın halkına karşı kimyasal silaha başvurmasıyla gündeme gelen uluslararası müdahalenin zamanlaması konusunda farklı teoriler ortaya atılıyor.
Önceki gece "Son kararımı vermedim" diyen ABD Başkanı Barack Obama, İngiltere'den gelecek haberleri bekliyor. Olağanüstü toplanan İngiliz Parlamentosu'nun dün Suriye'ye müdahale seçeneğini karara bağlaması bekleniyordu. Ancak muhalefetteki İşçi Partisi, pazartesinden bu yana Şam'da incelemelerde bulunan Birleşmiş Milletler denetçileri raporunun beklenmesinde ısrarcı. Bu nedenle tezkere oylaması, raporun açıklanmasından sonraya bırakıldı.

B PLANI SALIYI BEKLEMEK
BM ekibinin yarın ülkeden ayrılıp topladığı delilleri Avrupa'daki laboratuvarlarda inceleteceği ancak heyetin ilk tespitlerini sözlü olarak BM Genel Sekreteri Ban'a aktaracağı belirtildi. BM raporuna göre hareket edecek İngiltere'nin de hafta başında tezkereyi oylaması bekleniyor. İngiliz Guardian gazetesi de gelişmeler karşısında Obama'nın B Planı'nı devreye sokarak hafta sonu beklenen müdahaleyi salıya erteleyeceğini ileri sürdü. Ancak bazı uzmanlar da ABD Başkanı'nın salı günü G-20 zirvesi için Rusya'ya gideceğine işaret ederek, Putin'le yapılacak zirveden önce operayonu tamamlamış olmayı istediğini dolayısıyla operasyonun bu hafta sonu yapılacağını savunuyor.

İDDİA: HEPSİ ŞAŞIRTMACA
Bu yönde yorumlara yer veren ABD basını da Obama'nın BM heyetinin raporunu ve de İngiltere'deki Parlamentosu'nu beklemeden hareket edeceğini ileri sürdü. Buna göre Washington yönetimi 21 Ağustos'ta Şam'da kimyasal silah kullandığına dair yeterli kanıtlara zaten ulaştı. Dolayısıyla operasyon için raporu beklemeye gerek görmüyor. Obama'nın "Kararımı vermedim" demesi ve İngiltere'deki tezkere krizinin aslında bir "şaşırtma" taktiği olduğu ve iki ülkenin Suriye'yi hafta sonunda vuracağı yorumları yapılıyor.

FRANSA: BİZ HAZIRIZ

Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne bağlı Typhoon jetlerinin Kıbrıs'a gönderilmesi de müdahalenin yaklaşmasına kanıt olarak gösteriliyor. Obama'nın önceki gün sarfettiği "Muhalefet o çapta kimyasal silaha sahip değil. Suriye rejiminin bunu uyguladığı yönünde karara vardık. Bunun uluslararası sonuçları olmalı" sözleri de bu noktada hatırlatılıyor. Operasyona destek veren Fransa'da ise yarı başkanlık sistemi olduğu için Cumhurbaşkanı Hollande'ın müdahale sırasında meclis desteğine ihtiyacı yok. Fransa Savunma Bakanlığı da her senaryoya hazırlıklı olduklarını duyurdu.

HALKA 'CANLI KALKAN OLUN' ÇAĞRISI YAPILIYOR
ABD'nin Suriye'ye karşı yapması beklenen saldırıya Şam rejiminin nasıl bir cevap vereceği merak konusu. Güvenlik uzmanlarına göre Esad rejimi misilleme olarak Batılı devletlere karşı siber saldırı düzenleyebilir. Hükümetin, muhtemel hedefler arasındaki Güvenlik Merkezi, Savunma Bakanlığı ve kimyasal saldırının arkasında olduğu düşünülen 4. Tugay Komutanlığı binalarını boşalttığı söyleniyor. Kuzeydeki Barzeh kentinde, kimyasal silahların bulunduğu tesis de boşaltıldı. En çarpıcı gelişme ise Esad yanlısı internet siteleri üzerinden halka, olası bir operasyonda hedeflere "canlı kalkan" olma çağrısı yapılması.

HALK EVLERİNE KAPANDI
Başkent Şam'da ise halk evlerine kapandı. Sokaklar hiç olmadığı kadar sessiz. Ekmek kuyrukları oluştu, kent sakinleri su, ilaç ve gıda stoğu yapmaya başladı. Binlerce Suriyeli de Lübnan'a kaçıyor. Bekaa Vadisi'ndeki Masnaa Sınır Kapısı yetkilileri son 24 saat içinde Suriye'den 14 bin kişinin Lübnan'a giriş yaptığı bilgisini verdi. Öte yandan ayaklanmanın başlamasından bu yana Şam rejimine destek veren Rusya'nın önümüzdeki günlerde iki gemisini Akdeniz'de göndereceği açıklandı. Interfax ajansındaki haberde, bir denizaltı avcı gemisi ve füze kruvazörünün bölgeye gönderileceği belirtildi. Ancak donanma adına açıklama yapan Amiral Viktor Chirkov, "Gemilerin Doğu Akdeniz'e gönderilmesi son gelişmelerle ilgili değil. Rutin görev" dedi. New York Times gazetesi ise, Putin'in sessizliğinin, ABD'nin askeri operasyonuna boyun eğmek anlamına geldiğini ileri sürdü.

AVAM KAMARASI'NDAN 'RET' ÇIKTI
İngiltere Hükümeti ise saldırının Esad'la bağlantısının kesin olduğunu vurgulayarak, BM Güvenlik Konseyi'nin onayı olmasa bile operasyonun meşru olacağını açıkladı. Parlamentonun alt kanadı Avam Kamarası'na seslenen Başbakan David Cameron, "Bu olay Irak'tan farklı. Verilecek karşılığın amacı taraf tutmak, Suriye'yi işgal etmek değildir. Bu, kimyasal silahların kulanımına karşılık verilmesi konusudur" vurgusu yaparak müdahalenin gerekliliğini savundu. Daha sonra yapılan tavsiye niteliğindeki oylamada hükümetin Suriye'ye askeri müdahalesiyle ilgili önergesi reddedildi. Önergeye 272 evet, 285 hayır oyu çıktı.

BATI'DAN BÖLGEYE YIĞINAK
Batı, olası askeri bir müdahale için son teknolojiyle donatılmış ağır silahlarını Suriye ve çevresinde hazır duruma getiriyor. Pentagon Sözcüsü Bill Speaks, 4 destroyerin Akdeniz'de bulunduğunu belirtirken bir diğerinin de bölgeye doğru ilerlediğini söyledi. Savaş gemilerinin yanı sıra nükleer yakıtla çalışan USS Nimitz ve USS Truman uçak gemilerinin de Kızıl Deniz'den operasyona katılması bekleniyor.

HAYALETLER' YOLA ÇIKTI
B1 bombardıman uçakları ve 'Hayalet' jetleri de bölgeye doğru yola çıktı. İngiltere'nin de Cruise füzesi fırlatabilen nükleer denizaltısı HMS Tireless'ı, helikopter taşıyıcı gemilerini ve firkateynlerini Akdeniz'de konuşlandırdığı öğrenildi. Uçak gemisi Charles de Gaulle, Batı Akdeniz'deki Toulon limanında beklerken, Raffale ve Mirage uçak gemilerinin de Birleşik Arap Emirlikleri'nde operasyona hazır tutuldukları bildirildi. Fransız Le Point gazetesi ise Fransız donanmasının tahrip gücü en yüksek uçak gemilerinden Chevalier Paul'un Suriye'ye doğru yol aldığını yazdı.

PATRİOT PERSONELİ KIRMIZI ALARMDA
Patriot Hava Savunma Sistemleri'nin bulunduğu Kahramanmaraş'taki Gazi Kışlası'nda hareketlilik gözleniyor. Burada görevli Alman askerler, Suriye'ye müdahale senaryolarının masaya yatırılmasından itibaren, yoğun mesai harcamaya başladı. Patriot bataryalarında görev yapan askerlerden teyakkuz halinde olmaları istendi. Diğer yandan İncirlik Üssü'nde de hareketlilik göze çarpıyor. Üsden sabah 4 F-16, bir helikopter ve 3 kargo uçağı havalandı. Akşam saatlerinde ise 1 helikopter ile 2 F-16 piste indi. Öte yandan Yunanistan Dışişleri Bakanı Evangelos Venizelos ve Savunma Bakanı Dimitris Avramopulos, Suriye ve Mısır'daki gelişmeleri ele aldıkları bir görüşme gerçekleştirdi. Venizelos, Suriye'nin kimyasal silah kullanmasına karşı sonuç alıcı orantılı bir cevap verilmesi gerektiğini kaydetti. İki bakan, ABD'nin Suda ve Kalamata'daki üslerini kullanma talebinde bulunması halinde yeşil ışık yakacaklarını ima etti.

'TÜRKİYE'YE TAAHHÜDÜMÜZ VAR'
Beyaz Saray Sözcüsü Josh Earnest, Suriye'nin Türkiye'ye olası bir kimyasal silahlı saldırısına karşılık, "Türkiye ile savunma anlaşmamız var. Müttefikimiz Türkiye'yi savunmaya yönelik taahhüdümüz var" dedi. Earnest, Suriye'ye kimyasal silah konusunda verilmesi muhtemel cevabın Irak'a yapılan ile karşılaştırılmaması gerektiğini, 'çok farklı ve limitli' bir cevap düşündüklerini dile getirdi. Suriye'nin ABD ve NATO müttefiki Türkiye'nin yanı sıra İsrail ve Ürdün ile komşu olduğunu hatırlatan Earnest, "Eğer Esad kimyasal silahları Türkiye, İsrail veya Ürdün'e atarsa, ABD olarak tekrar gitmeye hazır olup olmadıklarına" yönelik soruya şu cevabı verdi: "Uluslararası normların korunması uluslararası toplumun önceliğidir. Türkiye ile savunma anlaşmamız var. Müttefikimiz Türkiye'yi savunmaya yönelik taahhüdümüz var. İsrail'e yönelik de tahhüdümüz var. Ürdün de bölgede kritik bir partner."

'Putin'le zirveden önce ABD vuracak'

Suriye için 2 senaryo: ABD ve İngiltere yarın çıkacak BM heyeti raporunu beklemeden salı günü Moskova'da yapılacak G-20 zirvesi öncesi vuracak. Diğer ihtimalse rapor ve İngiliz Parlamentosu beklenip müdahale salıya ertelenecek