Dışişleri Bakanı Davutoğlu: Suriye'de bir insanlık suçu işlenmiştir

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutluoğlu, dün akşam Endonezya, Rusya ve Amerika dışişleri bakanları ile yaklaşık 2-3 saatlik telefon görüşmelerinde Suriye'deki gelişmeler hakkında görüş alış verişi yaptığını söyledi. Daha evvel Bosna Hersek'te ve Halepçe'de yaşanan katliamlar gibi Suriye'de de bir insanlık suçu işlendiğine dikkat çeken Davutluoğlu, "Türkiye olarak böyle bir insanlık suçu karşısında tüm uluslararası toplumun tek vücut davranması önemlidir. Biz BM Güvenlik Konseyi'nin, siyasi görüş ayrılıkları da olsa, böyle bir insanlık suçu karşısında bütün daimi üyelerinin tek ve ilkesel bir pozisyonda bir araya gelmesini istiyoruz, önceliğimiz budur." dedi.

Karabük tatilinin son gününde valiliği ziyaret eden Dışişleri Bakanı Ahmet Davutluoğlu, çıkışta Suriye'deki gelişmelerle ilgili bir basın toplantısı düzenledi. Bakan Davutoğlu, Suriye'de bir insanlık suçu işlendiğini belirterek, "Kadın ve çocukların kimyasal silahlarla öldürülmesi bizleri büyük üzüntüye sevk etmiştir. Modern dönemin gördüğü en büyük cinayetlerden biri, hepimizin yüreğini sızlatacak şekilde çocuklar, kadınlar, kimyasal silahlarla ölmüş ve cesetlerinin görüntüleri hepimizi büyük üzüntüye boğmuştur. Son 20 yıl içinde Bosna, daha önce Irak Halepçe katliamı, bunlar, bizim etnik ve mezhep farkı gözetmeksizin hepsinin acısını paylaştığımız kardeşlerimizin ızdıraplarıdır. Suriye'de bu bağlamda yapılan kimyasal saldırı, uluslararası toplumun en güçlü müeyyidelerle mukabelede bulunması gereken bir saldırı niteliğindedir. Uluslararası hukukun çok açık bir ihlalidir. Büyük bir insanlık suçudur. Olayın olduğu günden itibaren Türkiye olarak yoğun bir diplomasi yürüttük. İki temel talepte bulunmuştuk, BM Güvenlik Konseyi'nin acil toplantıya çağırılması. İlk toplantı gerçekleşti. İkincisi de BM inceleme heyetinin yetkilerini genişleterek bu bölgeyi kapsayacak şekilde olması. Dün de Rusya dışişleri bakanıyla bu çerçevede görüşmeler oldu. Nitekim uluslararası baskılar dolayısıyla 22 Ağustos'ta sunulan bu talebe, 25 Ağustos'ta Suriye rejimi olumlu cevap vermek zorunda kaldı. Eldeki bazı delillerin karartılmaması açısından bu şekilde geciktirilmiş bir cevap aslında şüpheleri zaten üzerinde bulunduran Suriye rejimi şüpheleri daha da artırmıştır. Dün buradan bir çok temaslar gerçekleştirdiğimiz bir başka husus da BM inceleme heyetinin saldırının olduğu bölgeye geçişi esnasında bir keskin nişancı saldırısına muhatap olmasıdır. Bu keskin nişancı saldırısı, heyetin muhalefet kontrolü altındaki bölgeyi geçmeden önce gerçekleştirilmiş bir saldırıdır. Eldeki verilere göre, Suriye rejimi yanlısı milislerin gerçekleştirdiği saldırı. Gerçeklerin ortaya çıkmasını engellemek üzere." diye konuştu.

"BU İNSANLIK SUÇUNDA TÜM ULUSLARARASI TOPLUMUN TEK VÜCUT DAVRANMASI ÖNEMLİDİR"

Kimyasal saldırı haberi sonrası Rusya dışişleri bakanıyla görüştüğünü belirten Davutoğlu, şöyle dedi: "Temel beklentimizi dile getirdik. Türkiye olarak böyle bir insanlık suçu karşısında tüm uluslararası toplumun tek vücut davranması önemlidir. Biz BM Güvenlik Konseyi'nin, siyasi görüş ayrılıkları da olsa, böyle bir insanlık suçu karşısında bütün daimi üyelerinin tek ve ilkesel bir pozisyonda bir araya gelmesini istiyoruz, önceliğimiz budur. Türkiye'nin birinci önceliği BM Güvenlik Konseyi'nin bu insanlık suçu karşısında ortak bir tavır ve müeyyide geliştirmesidir. Temaslarımız devam edecek. Daha sonra Sayın Kerry kendi yaptığı basın toplantısının hemen arkasından onunla da gelişmeleri değerlendirdik. Bundan sonra atılabilecek ortak adımlar konusunu ele aldık. Dolayısıyla bütün taraflarla istişaremiz en yoğun şekilde devam ediyor. Bizim burada iki temel önceliğimiz vardır. Birisi Suriyeli kardeşlerimize yönelik bu insanlık suçunun derhal durdurulması ve bunların müsebbiplerinin hak ettiği cezayı bulmaları. İkincisi de Türkiye'nin güvenliği, stratejik öncelikleri ve çıkarları."

"TÜRKİYE OLARAK ÖZELLİKLE SURİYE'DEN GELEBİLECEK KİMYASAL SALDIRIYA KARŞI ÖNLEM ALDIK"

Bakan Davutoğlu, Türkiye'ye yapılabilecek her türlü kimyasal saldırılara karşı önlem alındığını belirterek, "Bu olayların başından itibaren sadece böyle saldırılar için değil, tüm saldırılar için tüm birimlerimiz gerekli önlemleri aldılar. Bugün akşam Ankara'ya döneceğim ve gerekli birimler ile toplantı yapıp önlemlerin artırılması konusunda gereken yapılacak." diye ifade etti.

"ELİMİZDE TEZKERE HAZIR"

TBMM'nin, Türkiye'yi tehdit edecek olaylar hakkında daha evvel yetkiyi kendilerine verdiğini belirten Davutoğlu, "Elimizde Suriye'den gelen güvenlik risklerine karşı silahlı kuvvetlerimizin ve Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin her türlü tedbiri alması yönünde sürekli devam eden çok güçlü bir tezkeresi var. Ama ihtiyaçlar daha başka bir durum gerektirirse TBMM'ye başvururuz." dedi.