Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Çiçek: El sıkmak varken yumruk sıkmak niye?

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Türkiye'nin büyümesinden ve güçlenmesinden bir kısım ülkelerin rahatsız olduğunu ifade ederek, "Bu konuda millet olarak daha uyanık olmamız gerekir. Bu memlekette, şehirden şehre gidilemediği, bir sokaktan öbür sokağa gidile

12 Yıl Önce Güncellendi

2013-08-20 13:05:52

Çiçek: El sıkmak varken yumruk sıkmak niye?
TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Türkiye'nin büyümesinden ve güçlenmesinden bir kısım ülkelerin rahatsız olduğunu ifade ederek, "Bu konuda millet olarak daha uyanık olmamız gerekir. Bu memlekette, şehirden şehre gidilemediği, bir sokaktan öbür sokağa gidilemediği sıkıntılı günler yaşadık. 'Sağcıdır' dedik 'solcudur' dedik bir kısmımız sol yumrukları sıktırdık, bir kısmımız sağ yumrukları sıktık. Halbuki el sıkmak varken yumruk sıkmak niye? Kucaklaşmak varken kavga etmek niye." dedi.

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Cemil Çiçek, Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ ve Sağlık Bakanı Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Yozgat Eğitim ve Araştırma Hastanesi temel atma törenine katıldı.

Meclis Başkanı Cemil Çiçek temel atma töreninde yaptığı konuşmada ülke gündemine ilişkin değerlendirmede bulundu. Çiçek, "Evvela neyin kıymetini bilelim, Cumhuriyetin ve demokrasinin. Cumhuriyet ve demokrasi milletimizin geçen yüz yılda kazandığı en önemli kazanım. Bunlar doğru tercihtir, cumhuriyeti ve demokrasiyi bize armağan edenleri rahmetle, saygıyla buradan anıyorum. Bu iki kavramın, cumhuriyet ve demokrasinin eksik olduğu ülkelerdeki sıkıntıları görüyoruz. Bugün İslam dünyası perişan, Suriye'ye bakın, Mısır'a bakın bizim sahip olduklarımızı talep etmek için bugün oralar kan gölüne döndü, kan akıyor, gözyaşı dökülüyor, iç savaşlar, iç kargaşalar başladı. Düşüncelerimiz farklı olabilir, siyasi kanaatlerimiz farklı olabilir, dini inanışlarımız, dini yorumlarımız farklı olabilir. Bunların hiçbirisi kavga etmemiz sebep teşkil etmez. Bu farklılıkların hiçbirisi birbirimize kem gözle bakmamız için sebep teşkil etmez. Bu farklılıklar birbirimize olan ilgimizi, birbirimize olan saygımızı daha da artırmalıdır."dedi.

"KARDEŞLİĞİMİZİ BOZMAK İSTEYENLERE FIRSAT VERMEYELİM"

Ülkede huzur, kardeşlik, ortamını bozmak için içerde ve dışarıdan uğraşan pek çok uluslararası kesim olduğunu vurgulayan Meclis Başkanı Cemil Çiçek, şöyle konuştu: "Eğer ülkemizde huzur olursa, barış olursa, kardeşlik olursa bir birimizi anlayabilirsek, bir birimize tahammül gösterebilirsek emin olun Türkiye'nin geleceği aydınlıktır. Zaten öyle olduğu içindir ki birliğimiz bozulsun, dirliğimiz açılsın, araya fitne ve fesat girsin diye içerden ve dışarıdan uğraşan pek çok uluslararası kesim var, güç var bunlara da fırsat vermeyelim. Geçmişte bu manada çok acılar çektik, çok sıkıntılar çektik. Hepimizin devletimizden talebi var, hükümetlerimizden talebi var, devlette hizmet eden birimlerimizden talebimiz var, hatta yapılan hizmetlerden zaman zaman şikayetlerimizde olur, protestolarımız da olur ama bunlardan hiçbirisi cebir ve şiddete başvurmayı haklı kılmaz. Bu ülkede ne talep edeceksek, neyi konuşacaksak, neyi tartışacaksak bir birimize saygı çerçevesinde, hukuk çerçevesinde bunları yapacağız."

"ŞİDDET MİLLETİN TEMSİLCİLERİNE YAPILIYORSA ASLA TASVİP EDİLEMEZ"

Milletin temsilcilerine yapılan şiddetin asla tasvip edilemeyeceğini vurgulayan Çiçek, şöyle devam etti: "Hele hele cebir ve şiddet milletin temsilcilerine karşı yapılıyorsa bu asla tasvip edilemez. Bu noktada tüm siyasetçilerin hangi partiden olursa olsun hangi milletvekili olursa olsun hangi sıfatı taşıyor olursa olsun bu insanlar sizi temsil ediyor evvela demokrasinin gereği seçilmişlere saygı duymayı öğrenmektir. Bunu öğrenemiyorsak henüz yeteri kadar demokrasi kültürüne sahip değiliz demektir. Onun için cebir ve şiddet, saygısızlık, hoşgörüsüzlük bizim ne inancımızda var ne kültürümüzde var ne de sık sık bu kürsülerde dile getirdiğimiz bu toprağı gerçek sahipleri daima ruhaniyetlerini ve himmetlerini talep ettiğimiz bu ülkenin erenlerinin bize tavsiyelerinde var. Hacı Bektaşi Veli, Mevlana, Yunus Emre daha nice Allah dostlarının sözlerini buradan söyleyeceğiz ama onu anma toplantılarında o felsefeye uygun düşmeyen o tavsiyeye uygun düşmeyen davranışlarda bulunacağız. Sebebi ne olursa olsun bunları yaşı hepimizin müşterek bir tavrı ortaya koyması gerekir. "

"TÜRKİYE'NİN BÜYÜMESİNDEN GÜÇLENMESİNDEN RAHATSIZ OLANLAR VAR"
Türkiye'nin büyümesinden güçlenmesinden bir kısım ülkelerin rahatsızlık duyduğunu ifade eden Çiçek, Türkiye gerçekten büyüdükçe geliştikçe, güçlendikçe bir kısım ülkelerin ayağına basıyor bir kısım ülkeler bunlardan rahatsız oluyor onun içindir ki bu konuda millet olarak daha uyanık olmamız gerekir. Yaşadığımız zaman zaman sıkıntıları iyi değerlendirmeliyiz. Bu memleketin şehirden şehre gidilemediği bir sokaktan öbür sokağa gidilemediği sıkıntılı günler yaşadık. 'Sağcıdır' dedik, 'solcudur' dedik bir kısmımız sol yumrukları sıktırdık. Bir kısmımız sağ yumrukları sıktık halbuki el sıkmak varken yumruk sıkmak niye? Kucaklaşmak varken kavga etmek niye? Sabır ve hoşgörü göstermek varken birbirimizin gırtlağına sarılmak niye? 'İncinsen de incitme' felsefesi, tavsiyesi varken insanları incitmek niye? Yumruklamak niye? Buna alkış tutmak niye? Buna arka çıkmak niye? Buna tavır koymamak niye? Her on senede bir 15 senede bir bu tuzağa düşmek niye? Milletlerin yol haritasını tecrübeleri tayin eder. Bu millet çok tecrübe edindi." diye konuştu.

Milletin geçmişte çok acılar çektiğini, artık acı çekmek istemediğini kaydeden Çiçek, "Tecrübenin özünde de acı vardır, sıkıntı vardır, meşakkat vardır. Artık millet olarak meşakkat çekmek istemiyoruz. Sıkıntı çekmek istemiyoruz farklı görüşlerin içinde olsak bile birbirimizle kavga etmek istemiyoruz. Kim ki bize kavgayı tavsiye ediyor kim ki bize barıştan, hoşgörüden birbirimize saygı duymaktan öte bir yol tavsiye ediyorsa o bizden değildir o millete hizmet ediyor değildir. Artık demokrasinin, cumhuriyetin, hoşgörünün kıymetini bilmemiz lazım. Eğer Türkiye sulh ve sukün içerisinde barış ve huzur içerisinde bir on yıl daha devam ederse Türkiye dünyanın ilk on değil şampiyonluğa oynayan takımlarından birisi olacaktır. Cenabı Hakk'tan niyazımız temennimiz o günleri hep beraber bizlere göstermesidir." ifadelerini kullandı.

Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, burada yaptığı konuşmada, Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ'a Nevşehir'de yapılan saldırıyı kınadı. Müezzinoğlu, "Yozgatımıza geçmiş olsun demek istiyorum. Yozgat'ın evladı, değerli Başbakan Yardımcımız Bekir Bozdağ beye geçtiğimiz cuma günü Hacı Bayram-ı Veli Kültür etkinliklerinde yapılan menfur saldırıyı Yozgatlıların şahsında, milletimin şahsında kınıyorum ve telin ediyorum. Bekir Bozdağ Bey bir birey değildir, Bekir Bozdağ Bey millet adına milli iradenin bir temsilcisidir. Sandığın bir temsilcisidir, oy versin vermesin milyonlarca insanın temsilini hükümet adına, Meclis adına ve milli irade adına yapan bir kişidir, bir temsildir. Dolayısıyla 'incinsen de incitme' cümlesi doğrudur ama Hacı Bektaş'ı Veli törenlerinde veya ruhunda 'Eline, diline, beline hakim ol' mefkuresini orada ifade etmeyen anlayışın da milli iradenin hak ve hukukuna sahip çıkmayan, tam aksine yanlış yapanlara sahip çıkan anlayışı da burada kınıyorum." dedi.

Konuşmaların ardından Meclis Başkanı Çiçek, Başbakan Yardımcısı Bozdağ, Sağlık Bakanı Müezzinoğlu ve prokol üyeleri tarafından Yozgat Araştırma ve Uygulaması Hastanesi temeli atıldı.

Haber Ara