Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Bir Selim var, Selimiye'den içeri!

Yaklaşık 3 ay sonra bir sergi açmaya hazırlanan ressam İsmet Yedikardeş, hayranı olduğu Osmanlı padişahlarını sanatseverlerle buluşturacak. Kanuni Sultan Süleyman’dan Fatih Sultan Mehmet’e kadar pek çok padişahın portresini çizen Yedikardeş, tarihî şahsiyetleri yaptırdıkları eserleriyle birlikte resmettiği için oldukça mutlu.

12 Yıl Önce Güncellendi

2013-08-15 02:45:17

Bir Selim var, Selimiye'den içeri!
İsmet Yedikardeş, bugüne kadar 50’nin üzerinde kişisel sergi açmış Mardinli bir ressam. Bugünlerde yeni bir serginin heyecanını yaşıyor. Son projesinde büyük bir sevgi beslediği Osmanlı padişahlarına yer veren Yedikardeş, sadece padişah portrelerini değil, yaptırdıkları önemli eserleri de resmediyor. Sultan İkinci Selim’i Edirne’de bulunan Selimiye Camii’yle, Fatih Sultan Mehmet’i İstanbul’la aynı tabloda buluşturan ressam, Kanuni Sultan Süleyman’ı Süleymaniye Camii, Yavuz Sultan Selim’i ise kutsal emanetlerle birlikte çizmiş. Yedikardeş, sergisini kasım ayında açmayı planlıyor.

Zaman'da yer alan habere göre; 1947 Mardin doğumlu İsmet Yedikardeş, lise eğitiminin ardından İstanbul Üniversitesi’nde arkeoloji okumuş. 1972 yılında Stuttgart Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’nde Prof. Gunther’in yönettiği seramik ve heykel bölümüne giren Yedikardeş, uzun yıllar resim çalışmalarının yanı sıra heykelle de ilgilenmiş. Yurtdışında ve ülkemizde Mardin’i tanıtacak önemli eserlere imza atan sanatçı, 50’nin üzerinde kişisel sergi açmış. Onu en çok heyecanlandıran projelerinden biri ise padişah portrelerini çalışmak olmuş. Osmanlı padişahlarının geride bıraktığı çok büyük bir miras olduğunu belirten ressam İsmet Yedikardeş, “Her yerde göz dolduran eserleri var. Çeşitli sanat dalları ile ilgilenmişler çok yönlü insanlar. İnsan hak ve özgürlükleri için çalışmalar yapmışlar. Fermanlarına bakarsanız bu çabaları görebilirsiniz. Halifeliği taşımışlar. Ciddi bir yönetim sorumluluğunu yerine getirmişler. Şimdi ne yazık ki pek çok şeyi bilmiyoruz. Daha kötüsü ise bu kadar önemli isimler bambaşka şekilde yansıtılıyor.” diyor.

Osmanlı’da kadınların da erkeklerle birlikte hayırda yarıştığını belirten sanatçı, “Sultan bir cami yaptıysa muhakkak eşi de bir külliye, bir şifahane yapmıştır. Padişah portrelerinin yanı sıra sultanların annelerini, eşlerini ve kız kardeşlerini de yine eserleri ile birlikte resmedeceğim.” ifadelerini kullanıyor. Bazen günde 12 saat çalıştığını bazı günler ise hiç atölyeye inmediğini dile getiren Yedikardeş, portreleri yapabilmek için padişahların minyatürlerini inceliyor. Yedikardeş, tanıtmayı planladığı tarihî karakterlerin fermanlarından yararlanarak halka verdikleri mesajları da resimleri aracılığı ile yeniden gün yüzüne çıkarmayı amaçlıyor. İsmet Yedikardeş’in kasım ayında tamamlamayı planladığı sergisi 15’in üzerinde tablodan oluşacak ve ilk olarak Edirne’de ziyaretçilerine kapılarını açacak.

“Sanatçı, Allah’a en yakın olması gereken kişidir”

“Yaptığınız resim sizi Yaratan’a götürmeli.” diyen Yedikardeş, “Öyle bir şey yapmalısınız ki size ve eserlerinize bakanlar yüce Yaratıcı’yı görsün. Allah’a en yakın olması gereken, sanatçıdır çünkü farklı gözle bakar sanatçı. Rengin derinliğine iner, objenin derinliğine iner, bazılarının görmediğini görebilir. Tüm bunların arasında sanatçı gerçeği yakalayamıyorsa o gözler aradığını bulamamıştır, başka yere bakmıştır. İnsanlar araştırmacıdır. Önce Allah’tan korkar çekinir ‘acaba var mı yok mu’ der ama gerçeği yakaladığı zaman O’nun varlığı tüm korkuların üstüne geçer.” diye konuşuyor.

Haber Ara