Hemen başta söyleyelim, bu karar Türkiye'de verilmedi. Almanya’da Düsseldorf kentinden çıkan bir mahkeme kararı, restoran ve barlarda sigara yasağı tartışmalarının üzerine tuz biber ekti. Mahkeme, sigara kokusu nedeniyle kırk yıllık kiracısının sözleşmesini iptal eden ev sahibini haklı buldu.
Mahkeme, kişinin kendi evinde sigara içebileceğini, ancak sigara kokusunun evin dışına yayılarak diğer kişileri rahatsız edemeyeceğini vurgulamış oldu.
Mahkemenin sigara kararı, medyanın da gündemindeb Die Welt gazetesinin yorumu şöyle:
“Düsseldorflu sigara tiryakisi kiracı, mahkeme kararıyla evinden kapı dışarı ediliyor. Nedeni, evi havalandırma alışkanlığının değişmesi. Sigara tiryakileri sığındıkları son kaleye, kendi evlerine yönelik bu saldırı karşısında öfkeli. Peki tamam ama özel hayatta kayıtsız şartsız özgürlük diye bir şey de yok. Evin iyi bir şekilde havalandırılması, pek çok kira sözleşmesinde zaten yer alıyor. Ama yine de yargıçların tezi belli bir sıkıntı uyandırıyor. Zira eski kiracının, ilk önce evi havalandırarak kira sözleşmesine uymaya zorlanması gibi bir imkân da var. Mahkeme yargıçlarının çizgisi geçerli olursa Almanya’da inanılmaz boyutlarda zorunlu bir kiracı göçü başlayacaktır. Hukukun görevi, Düsseldorf’taki davada olduğu gibi cepheleri daha da keskinleştirmek yerine, öncelikle arabuluculuk yapmaktır.”
Neue Osnabrücker Zeitung’un yorumunda ise şu satırları okuyoruz:
“Kendi evinde sigara içmek, şimdiye kadar hukukun en üst düzeyde korumasına tabi bir alandı. Mahkeme kararı şimdilik bunda bir değişiklik yapmıyor. Tam tersine Mahkeme, kendi evinde sigara içme hakkını temelde tasdik etmiş oldu. Kiracı sadece güya merdiven aralığını kokuttuğu ve böylece diğer apartman sakinlerinin sağlığını tehlikeye attığı gerekçesiyle davayı kaybetti. Ama bu da şüphe götürür. Sonuçta sigara kokusu gelse bile merdivenlerde bir gün boyu solunan duman, trafiğin yoğun olduğu bir caddede derin bir nefes almaktan daha tehlikeli olmasa gerek.”