MHP'li Vural: Amaç PKK varlığını meşrulaştırmak

MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, PYD Başkanı Salih Müslim'in Türkiye'ye gelişini, "Sınırımıza o paçavraları asanlar, bunu indirmeden gelip Türkiye'de görüşüyorsa, bunun amaç ve hedefi, orada PKK varlığını meşrulaştırmak." diye değerlendirdi.

Oktay Vural, PYD Başkanı Salih Müslim'in Türkiye'ye gelişine ilişkin TBMM'de gazetecilerin sorularını cevapladı. Türkiye sınırına "paçavra" asıldığını belirten Vural, sözlerini şöyle sürdürdü: "Böylesine bir ortam içinde PKK'yı temsil eden kişilerin, Türkiye'ye gelmesi, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne züldur. Böyle bir rezalet olamaz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, ricacı konumuna düşürülmüştür. Devletin onur ve şerefi ayaklar altına alınmaktadır. PKK ile doğrudan doğruya Hükümet'in görüştüğünü, bu gelişmeyle birlikte ifade etmemiz mümkündür. Artık PKK ve Hükümet el ele hem dış politikayı, hem içeriyi oluşturmaktadır. Bunun anlamı budur, meşrulaştırılmıştır. PKK ve yurt dışındaki hakimiyeti çerçevesinde adeta devlet temsilcisi gibi meşrulaştırılarak muhatap alınmıştır. Bu Türk milleti ve devleti için kara tablolardan biridir. O paçavraları oraya asanlar, bu paçavrayı indirmeden gelip Türkiye'de görüşüyorsa, bu görüşmenin amaç ve hedefi, orada PKK varlığını meşrulaştırmak, danışıklı dövüşte milletimize, bu süreci hazmettirmektir. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde görülmemiş rezaletler yaşanmaktadır. Teslimiyetin, acziyetin sonu budur. Bülent Arınç ifade etmişti, çaresiz kaldık. Bugün, PKK karşısında çözüm süreci, AKP'nin aciz vesikasıdır, acziyet içinde olduğunu itiraf etmiştir. Maalesef bu tablolar hepimizin kanını dondurmuştur."

"PKK, PYD'Yİ MEŞRULAŞTIRIYOR"

Vural, PKK'nın, Suriye'de de PYD hakimiyetini meşrulaştırma yolunda adım attığını ifade ederek, AK Parti'nin uyguladığı Suriye politikasının, Irak'ın kuzeyi gibi, Suriye'nin kuzeyinde de bir PKK hakimiyet bölgesi oluşturduğunu öne sürdü. Vural, terör örgütü PKK ve emperyalizmin isteklerini, millete hazmettirmek için 'analar ağlamasın' kılıfıyla sürdürülen sürecin, milletin ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin aleyhine geliştiğini savundu.