Mısır darbesi Arap medyasını da böldü
Mısır’da yaşanılan darbe, uydu üzerinden tüm Arap dünyasına yayın yapan medya kuruluşları arasında bölünmeye yol açtı. Türk medyasının özellikle Gezi Parkı olayları sonrasında yaşadığı tartışmanın benzeri, bugünlerde Arap dünyasında yaşanıyor.
12 Yıl Önce Güncellendi
2013-07-21 19:27:41
Mısır’da yaşanılan darbe, uydu üzerinden tüm Arap dünyasına yayın yapan medya kuruluşları arasında bölünmeye yol açtı. Türk medyasının özellikle Gezi Parkı olayları sonrasında yaşadığı tartışmanın benzeri, bugünlerde Arap dünyasında yaşanıyor. Arap kamuoyunu derinden etkileyen iki haber kanalı, Al Jazeera ve Al Arabiya, kimi temsil ediyor, hangi amaçlara hizmet ediyor.
1996 yılında, Katar’ın başkenti Doha’dan yayına başlayan ve izlediği özgürlükçü çizgi ile yalnız Arap dünyasında değil, küresel medyada da üzerinde en çok konuşulan haber kanallarından biri olan Al Jazeera, Katar yönetimindeki emirlik değişimine karşın, Mısır darbesine “karşı” ve Müslüman Kardeşler yanlısı yayın çizgisiyle dikkat çekiyor.
Katar’ın başkenti Doha’dan yayın yapan Al Jazeera, habercilik dünyasında bir devrime imza atmıştı…
2003 yılından bu yana, Birleşik Arap Emirlikleri’nin Dubai kentinden yayın yapan, Suud Hanedanı’na yakınlığıyla tanınan Suudi işadamı Velid el İbrahim’in sahip olduğu Al Arabiya ise, Müslüman Kardeşler karşıtı, Mısır’daki darbeyi destekleyen yayınlarıyla dikkat çekiyor.
Mısır darbesinden sonra Al Jazeera’nın bu ülkedeki yayın kolunda görev yapan 22 çalışan, kanalın Mısır’a dönük yayın politikasını desteklemedikleri gerekçesiyle istifa etmişler fakat daha sonra bu kararı, “çeşitli çevrelerden” aldıkları ölüm tehditleri nedeniyle açıkladıkları anlaşılmıştı.
Al Arabiya, Suudi Arabistan’ın küresel sesi olmakla suçlanıyor…
İki kanal arasındaki en önemli fark, Al Jazeera’nın Mursi yanlılarının toplandıkları Adeviye Meydanı’ndan, Al Arabiya’nın ise darbe yanlılarının bulundukları Tahrir Meydanı’ndan canlı yayınlarını sürdürüyor olmaları… Her iki kanal da tartışma programlarına, kendi görüşlerini destekleyen gazeteci ve akademisyenleri çağırmayı tercih ediyor. Al Jazeera’da konuşan uzmanlar Mısır’daki darbeye karşı çıkarken Al Arabiya, darbenin Mısır’ın istikrarı açısından ne kadar yerinde bir karar olduğunu konuşturduğu uzmanlar aracılığıyla Arap kamuoyuna aktarmaya çalışıyor.
Al Jazeera, aslında Katar emirlik ailesinin desteklediği bir kanal fakat “özerk” yapısı ile dikkat çekiyor, Al Arabiya ise “özel kuruluş” görünümünde fakat Suud Ailesi’nin ve Suudi Arabistan yönetiminin tam kontrolünde bir yapı sergiliyor.
İki kanal arasındaki bölünme, Arap dünyasında bir twitter savaşına da yol açmış durumda. Gençlerin bir kesimi, Al Arabiya’nın seyredilmemesi yönünde kampanya yürütürken, özellikle Mısır’dan atılan twitlerde Al Jazeera’nın Mısır için tehlikeli bir yayın kuruluşu olduğu savunuluyor.
Medya uzmanları ise, “her ikisini de seyredin, böylece gelişmenin iki cephesinden sağlıklı bilgi alma şansı yakalarsınız” diyorlar. Fransa’nın Sorbonne Üniversitesi öğretim üyelerinden medya analisti Muhammed El Oifi, “İki kanal arasındaki farklılaşma 20117de Arap Baharı ile başladı. Al Arabiya, Tunus ve Mısır’daki gelişmeler karşısındaki Suudi kaygılarını sergilerken, Al Jazeera, bu ülkelerdeki Müslüman Kardeşler yükselişine açık destek verdi. Mısır Darbesi sonrası yaşanılan bölünme bu açıdan normal karşılanmalı” dedi.(ultramedya.com)
SON VİDEO HABER
Haber Ara