'Faili meçhul cinayetlerin aydınlatılması için adım atılmalı'

Kapatılan Halkın Emek Partisi’nin (HEP) Amed İl Başkanı Vedat Aydın’ın bundan 22 yıl önce kendilerini polis olarak tanıtan kişilerce evinden alınarak gödürüldüğü ve 10 Temmuz 1991 günü cenazesinin Elazığ’ın Maden ilçesinde bir köprü altında bulunduğu da hatırlatılan BDP Eşbaşkanları açıklamasında ”Vedat Aydın, demokrasi, özgürlük ve barış için mücadele veren, halkın mücadelesine öncülük eden, Kürtçe’nin adının bile anılmasının yasak olduğu bir dönemde her platformda anadilini cesurca konuşan, aldığı ölüm tehditlerine rağmen mücadelesinden asla taviz vermeyen değerli bir aydın, siyasetçi ve insan hakları savunucusuydu.

Vedat Aydın Kürt halkının özgürlük ve demokrasi mücadelesini boğmaya yönelik akıl almaz baskıcı politikaların devreye konulduğu bir dönemde, tıpkı diğer mücadele arkadaşları gibi ateşten gömlek giyerek Kürt halkının legal demokratik siyasal mücadelesine öncülük etti. Bu nedenle devlet içi karanlık odaklar tarafından hedef seçildi ve katledildi” dendi.

Vedat Aydın’ın serhildana dönüşen cenazesinin aynı odakları ürküttüğü de vurgulanan açıklamaya şöyle devam edildi: “Bu kez sivil halk tarandı ve açıkça bir katliam yapıldı. Bu katliamda 8 yurttaşımız hayatını kaybetti 30’dan fazla kişi de yaralandı.

Vedat Aydın cinayetiyle birlikte, devlet tarafından özel bir konsept devreye konuldu ve faili meçhul cinayetlerin, yargısız infazların, köy yakıp-yıkmaların, işkence ve insanlık dışı uygulamaların startı verildi. Peş peşe Kürt siyasetçiler, milletvekilleri, aydınlar, insan hakları savunucuları, gazeteciler katledildi. Musa Anter, Mehmet Sincar, Muhsin Melik, Abdülsamet Sakık ve değerli daha bir çok Kürt siyasetçi bu dönemde katledildi.

Hedef Kürt halkının özgürlük, demokrasi ve barış mücadelesini engellemek, halkı sindirmek ve susturmaktı. Ancak bunu başaramadılar. Halkımızın onurlu mücadelesini ve direnişini engelleyemediler. Halkımız, gördüğü onca baskıya rağmen onuruna, diline, kimliğine, kültürüne, mücadelesine sahip çıktı. Vedat Aydınların mücadelesi milyonların mücadelesi haline dönüştü ve bu mücadele çok önemli kazanımlarla bugün bu noktaya geldi.”

Vedat Aydınlar, Muhsin Melikler, Mehmet Sincarlar, Apê Musaların demokrasi ve özgürlük şehitleri olduğu da belirtilen açıklamada “Vedat Aydın’ı ve onun şahsında tüm demokrasi şehitlerimizi bir kez daha saygıyla anıyor, Onların en değerli anıları önünde saygıyla eğiliyoruz. Onların mücadelesi bizim mücadelemizdir, Onların anıları bizim mücadele rehberimizdir. Tarihe altın harflerle isimlerini yazdıran değerli mücadele arkadaşlarımız sonsuza dek halkımızın kalbinde yaşamaya devam edecektir” dendi.

Kürt sorununun çözümüne yönelik önemli bir süreçten geçildiği bu dönemde, çözüm sürecinin en önemli boyutlarından birinin de geçmişle yüzleşme ve adalet arayışının oluşturduğu da açıklamada kaydedildi. Katliamlarla, faili meçhul cinayetlerle, yargısız infazlarla, insanlık dışı uygulamalarla hesaplaşılmadan, sorumlular yargı önüne çıkarıltılmadan toplumsal vicdanların temizlenemeyeceği, toplumda adalet duygusunun yerleşemeyeceğinin de altı çizildi.

Vedat Aydın cinayetinin de aradan geçen 22 yıla rağmen tıpkı diğer siyasi faili meçhul cinayetler gibi aydınlatılmadığı da belirtilen açıklamada şunlar kaydedildi: “Çözüm sürecinin başarıya ulaşabilmesi için hakikatlerle yüzleşilmesi, karanlıkların aydınlığa çıkartılması, sorumluların yargılanması büyük önem taşımaktadır.

Vedat Aydın’ın ölüm yıldönümü dolayısıyla devleti ve hükümeti bir kez daha tüm faili meçhul cinayetlerin aydınlatılması, sorumlulardan yargı önünde hesap sorulması için biran önce adım atmaya çağırıyoruz.”

(ANF)