Tuğluk: İmralı’ya derhal doktor heyeti gitmeli
Abdullah Öcalan’ın sağlık durumuna ilişkin yazılı bir açıklama yayınlayan DTK Eşbaşkanı Aysel Tuğluk, “İmralı’ya bir an önce bağımsız bir doktor heyeti gitmeli, Sayın Öcalan ilerlemiş sağlık sorunları nedeniyle önce muayene edilmeli, ardından tedavi için her ne gerekiyorsa bir an önce vakit kaybetmeden yapılmalıdır” dedi.
12 Yıl Önce Güncellendi
2013-07-09 15:50:40
Abdullah Öcalan’ın sağlık durumuna ilişkin yazılı bir açıklama yapan DTK Eşbaşkanı Aysel Tuğluk, yaklaşık yüzyılı aşkın bir süredir devam eden Kürt sorununun demokratik ve barışçıl çözümünde tarihsel bir dönemden geçildiğine dikkat çekti.
Tarihi anlara tanıklık edildiğini de vurgulayan Tuğluk, “Sayın Abdullah Öcalan’ın inisiyatifiyle başlayan ‘demokratik kurtuluş ve özgür yaşam’ hamlesi devam ediyor. Sürecin ilk aşaması tamamlanmış durumda. Ancak bu tarihsel dönemin hayati niteliğiyle tamamen zıt, mevcut sürecin sağlıklı ilerlemesini engelleyici menfi bir durumla karşı karşıyayız. Geçtiğimiz hafta İmralı Cezaevi’nde kardeşi ile görüşen Sayın Öcalan, ciddi sağlık sorunları bulunduğunu dile getirmiş ve bağımsız bir doktor heyeti talep etmiştir. Sayın Öcalan’ın ağzında yaralar çıkmakta, gün içerisinde gözlerinde yanmayla birlikte sıklıkla akıntı olmakta, burnunda ve boğazında yanmalardan kaynaklı olarak ciddi sağlık sorunları ortaya çıkmaktadır” dedi.
ÖCALAN’IN SAĞLIĞININ BOZULMA NEDENİ CEZAEVİ KOŞULLARI
Öcalan’ın sağlığının bozulmasının nedeninin, içerisinde bulunduğu cezaevi koşulları olduğuna da dikkat çeken DTK Eşbaşkanı Aysel Tuğluk şunları belirtti:
“14 yılı aşkın bir süredir birkaç metrekarelik bir çukurda insan onuruna aykırı koşullarda yaşamaya mahkûm edilmiş olması, söz konusu sağlık sorunlarına sebebiyet vermektedir. Bu tecrit koşullarının üstüne bir de İmralı adasının müthiş nemli olan zorlayıcı hava koşulları eklenince, 14 yılı aşkın bir süredir orada tutulan Sayın Öcalan’ın niçin sağlığının bozulduğu ortaya çıkmaktadır. İmralı Cezaevi’nin insan haklarına aykırı yoğun tecrit koşulları ve adanın çürütücü iklim koşulları, yıllardır orada tutulan Sayın Öcalan’ı son derece rahatsız etmekte, ciddi sağlık sorunları yaşamasına neden olmaktadır.
‘ÖCALAN’IN SAĞLIĞI İLE KÜRT SORUNU İÇİÇEDİR’
Net bir biçimde ifade etmek gerekir ki Sayın Öcalan’ın sağlığı ile Kürt sorunu iç içedir. Sayın Öcalan’ın sağlık, güvenlik ve özgürlük koşulları, mevcut süreçle birlikte ele alınmak zorundadır. Zaten hukuken de Sayın Öcalan’ın sağlık koşullarının sağlanması, bağımsız bir doktor heyeti tarafından muayene ve tedavi edilmesi gerekmektedir. Siyaseten de Sayın Öcalan’ın rolü ve çözüm sürecindeki misyonu bunu gerekli kılan bir diğer nedendir. Yani hem hukuken hem de mevcut süreçte siyaseten Sayın Öcalan’ın sağlığına ilişkin problemler derhal giderilmek durumundadır.”
Öcalan’ın sağlık problemleri toplumda kaygı yaratmakta, sürece ilişkin inancı zayıflatmaktadır. Kürt halkında ciddi bir kaygı, endişe ve rahatsızlık söz konusudur. Sayın Öcalan’ın sağlığı, özgürlüğü ve güvenliği konusunda halkımız oldukça hassastır. Ülkenin ve hatta Ortadoğu’nun en büyük sorunu olan Kürt sorununun çözümü için bir yandan Sayın Öcalan’la müzakerelerin yürütülmesi, bir yandan da kendisinin en ağır tecrit koşullarında yaşamaya zorlanıp sağlığının bozulması adil değildir. Vicdani hiç değildir. Sürecin ruhuyla uyuşmamaktadır. Bir insanın en temel hakkı olan sağlık hakkını dahi sağlamamak, Kürt halkının haklarının iade edileceğine, Kürt sorununu çözüleceğine ve demokrasinin derinleştirileceğine dair güvensizlik yaratmakta, soru işaretleri uyandırmaktadır.”
ÖCALAN’IN SAĞLIĞININ SALT BASİT BİR TIBBİ ANLAMI YOK
Resmi makamların Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın kötüleşen sağlık durumuna ilişkin henüz bir açıklama yapmamış olmasının ve somut girişimde bulunulmamasının söz konusu endişeleri daha da büyüttüğünü belirten Tuğluk, “Hem kamuoyunun hem de hükümet yetkililerinin böylesi bir süreçte sessiz kalması manidardır. AKP hükümetine, Güney Afrika barış sürecinde Sayın Nelson Mandela’nın sağlığı hususunda, beyazların da en az siyahlar kadar kaygılı olduğunu, Sayın Mandela’nın sağlığının her iki taraf için de çözüm sürecinin öncelikli gündem maddelerinden biri olarak görüldüğünü hatırlatmak gerek. Unutulmamalıdır ki Sayın Öcalan’ın sağlığı sadece Kürt halkının değil, devletin de sorunudur.
Tarihsel bir kişilik olan Sayın Öcalan’ın sağlığının salt basit tıbbi bir anlamının olmadığı ortadadır. Herkesin bu tarihsel sorumluluğun bilincinde olması ve bu temelde hareket etmesi, gereklilik değil zorunluluktur. Bu nedenle İmralı’ya bir an önce bağımsız bir doktor heyeti gitmeli, Sayın Öcalan ilerlemiş sağlık sorunları nedeniyle önce muayene edilmeli, ardından tedavi için her ne gerekiyorsa bir an önce vakit kaybetmeden yapılmalıdır. Bunun için AKP hükümetini ve adalet bakanlığını acilen harekete geçmeye çağırıyoruz. Bağımsız bir doktor heyeti oluşturulması için yapılan başvurulara derhal yanıt verilmelidir. Bir an önce İmralı’ya bağımsız bir doktor heyeti götürülmelidir” dedi.
SON VİDEO HABER
Haber Ara