Başbağlar katliamı için Madımak beklenmiş
Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde Meydana Gelen Olayları Araştırma Komisyonu Başkanı İsmail Köse, Madımak ve Başbağlar'ın aynı tezgâhta planlandığını söylüyor
12 Yıl Önce Güncellendi
2013-07-05 11:56:57
Erzincan Kemaliye'ye bağlı Başbağlar köyünde 28 kişinin kurşuna dizilip öldürülmesi, 5 kişinin ise ateşe atılarak yakılmasının üzerinden 20 yıl geçti.
Madımak katliamından 3 gün sonra yaşanan vahşetle ilgili Meclis Araştırma Komisyonu'nun hazırladığı rapora göre, eylem hazırlıkları yıllar öncesinden başladı. Ancak anlam kazanması için Madımak beklendi. Komisyon Başkanı İsmail Köse "Başbağlar'da Sivas'ın intikamının alındığı görüntüsü verilse de iki olay birlikte tertip edildi." dedi.
2 Temmuz'da 37 kişinin yanarak öldüğü Madımak katliamından 3 gün sonra Erzincan Kemaliye'ye bağlı Başbağlar köyünde 33 kişi katledildi. Başbağlar'da öldürülen insanların üzerine "Sivas'ın intikamı alınmıştır" yazılı bildiriler bırakıldı. 1992-1993 yılları arasında Doğu ve Güneydoğu'da yaşanan terör olaylarının araştırılması için Meclis'te kurulan komisyon, Başbağlar'da yaşanan katliamı da araştırdı. Komisyon, raporunu Erzincan Devlet Güvenlik Mahkemesi (DGM) Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderdi. Rapora göre, terör örgütü, yıllar öncesinden Tunceli'nin Ovacık ilçesine bağlı Karataş köyü ile Hozat ilçesine bağlı Kozluca köyünden eleman temin etmeye çalışıyor. Örgüt, baskı ve tehditlerle köy halkını sindiriyor. Katliamdan bir gün önce Karataş köyüne gelen 'Delil' kod adlı terörist grubu, "Sivas'ta (Madımak) yapılan katliam Kürt halkımıza yapılmıştır. Artık olay Alevî-Sünni, Kürt-Türk sorunu haline gelmiştir. Erzincan'ın Başbağlar köyünde eylem yapacağız, bu konuda sizler de bize yardım edip eyleme katılacaksınız." şeklinde talimat veriyor.
Erzincan Valiliği'nin komisyona gönderdiği yazıda da olay anı anlatılıyor. Saldırının gece 01.00'de ihbar edildiği, köyden saat 20.30 sularında alevlerin çıktığını gören 1 kilometre uzaklıktaki Yukarı Umutlu köyü halkının korkuyla hiçbir yere haber vermedikleri, bu duruma tahammül edemeyen köy imamının gizli olarak Başpınar Jandarma Karakolu'na telefon ettiği belirtiliyor. Olay tespit tutanağında ise saldırıdan yaklaşık 14 saat sonra Başbağlar'a ulaşıldığı ifade ediliyor.
Katliamdan sonra etrafa bırakılan bildirilerle Alevî-Sünni çatışmasının başladığı görüntüsü vermeye çalışıldığı tespitinde bulunan komisyon, katliamın görünürdeki sebebinin Sivas'ta yaşanan olayların misillemesi olduğunu kaydediyor. Olayın asıl nedenleri ise şöyle sıralanıyor: "Sünni-Alevî çatışmasından siyasî bir kaos ortamı oluşturmak, bir kardeş kavgası, bir iç çatışmadan çeşitli cephelerin açılacağı bir yaygın ateş hattı oluşturmak, bölge halkını göçe zorlayarak sosyal çalkantıların doğmasına zemin hazırlamak."
MADIMAK VE BAŞBAĞLAR AYNI TEZGÂHTA PLANLANDI
Zaman'da yer alan habere göre Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde Meydana Gelen Olayları Araştırma Komisyonu Başkanı İsmail Köse, Madımak ve Başbağlar'ın aynı tezgâhta planlandığını söylüyor. Başbağlar'da Madımak'ın intikamının alındığı görüntüsü verilse de iki olayın birlikte tertip edildiğini vurgulayan Köse, "Sivas ve Erzincan'dan üç ay sonra Erzurum Yavi'de meydana gelen katliam da yine aynı program dâhilinde ortaya konuldu. Madımak olaylarından sonra bölgede böyle bir saldırının meydana geleceği göz önünde bulundurulmalıydı." diyor.
Başbağlar katliamının ardından gözaltına alınan 16 kişi serbest bırakıldı. Ancak bu karara Erzincan Devlet Güvenlik Mahkemesi itiraz etti. DGM yargıçları tarafından oluşturulan kurul, 4 saatlik bir toplantının ardından şüphelileri serbest bıraktı. Dava daha sonra İzmir DGM'ye gönderildi. 1998'de çıkan kararda iki sanık terör örgütü üyeliğinden hapse mahkûm edilirken diğerleri serbest bırakıldı.
SON VİDEO HABER
Haber Ara