Gümrük kapılarında 2012 yılında 1,4 ton eroin ele geçirildi
Uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadele kapsamında yapılan operasyonlarda gümrük kapılarında 2012 yılında 1 milyon 314 bin adet ecstasy hap ile 1,4 ton eroin ele geçirildi.
'Her Gümrük Kapısında Narkotik Dedektör Köpeği Kullanılması Projesi' kap
12 Yıl Önce Güncellendi
2013-06-26 08:21:06
'Her Gümrük Kapısında Narkotik Dedektör Köpeği Kullanılması Projesi' kapsamında 40 narkotik dedektör köpek, stratejik öneme sahip gümrük kapılarında uyuşturucuyla mücadelede kullanılıyor. Uyuşturucu ticareti bakımından riskli bulunan tüm sınır kapıları X-RAY tarama cihazları ile donatılmış, uyuşturucu madde tespit ve tanımlamada en gelişmiş teknoloji ürünü dedektörler ile kitlerin kullanımı yaygınlaştırıldı. Risk analizi çalışmaları, narkotik dedektör köpekler ve üstün teknolojiye sahip tespit ve tanımlama cihazlarının kullanımı sonucu 2012'de 151 milyon lira tutarında uyuşturucu madde ele geçirildi.
Uyuşturucu madde ticaretinin engellenmesi için Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği çerçevesindeki kurumlarla yapılan işbirliğinin yanı sıra bölgesel veya ikili çok sayıda operasyonel faaliyete aktif olarak katılıyor. Türkiye bu çerçevede 3 yıl içinde, 16 uluslararası kontrollü teslimat çalışmasında ve 20 uluslararası operasyonda yer aldı.
UYUŞTURUCU MADDE YAKALAMA OLAYLARI
Son yıllardaki bazı önemli uyuşturucu madde yakalama çalışmaları ise şöyle: Kapıkule Sınır Kapısı'nda 9 Şubat 2007'de dünya gümrüklerinde bir defada yakalanan en yüksek miktar olan 565 kilogram eroin, pizza kutularının içerisinde yakalandı. Bu olayla bağlantılı olarak İstanbul'da yürütülen çalışmalarda 208 kilogram eroin daha ele geçirildi. 12 Şubat 2007 tarihinde 202 kilogram eroin tabutlara saklanmış olarak yakalandı.
İran sınırında görev yapan birimlerce, bölgede bir ilk niteliği taşıyan 2009 yılında 331 kilogram likit eroin yakalaması gerçekleştirildi. Diğer bir olayda ise yapılan risk analizi sonucu, fotokopi makinelerinin içerisine saklanmış 470 kilogram eroin ele geçirildi. 2010 yılında, KHAT olarak bilinen uyarıcı madde (17 kilogram) Avrupa'dan İstanbul Atatürk Havalimanı'na getirilirken uluslararası bir istihbarat çalışması sonucu ele geçirildi. 2011 yılında tüm dünyada hızla yaygınlaşmaya başlayan ve Bonzai sokak ismi ile anılan (JWH 018, CP 47 gibi) maddelerin Türkiye'de yaygınlaşmasının önlenmesi amacıyla 2313 Sayılı Yasa kapsamına alındı. Aynı yıl uyuşturucu ile mücadele eden birimler arasında en fazla miktarda Bonzai yakalaması (34 kilogram) gümrüklerde çalışan personel tarafından gerçekleştirildi. 2012 yılında ise 90 kilogram Bonzai yakalandı.
2012'de 1 milyon 314 bin adet ectasy ile 1,4 ton eroin ele geçirildi. Mart 2013 tarihinde ilk kez koordinesi Gümrük ve Ticaret Bakanlığı bünyesinde olan başarılı bir Kontrollü Teslimat Uygulaması ile İstanbul'da 1 kilo 337 gram kokain ele geçirildi.
UYUŞTURUCU KULLANIMI VE BAĞIMLILIĞI ÇOK ÖNEMLİ BİR SAĞLIK SORUNU
Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, 'Dünya Uyuşturucu Kullanımı ve Kaçakçılığı ile Mücadele Günü' sebebiyle bir mesaj yayınladı. Dünya üzerinde her ülke bulunduğu konuma, sosyo-ekonomik duruma, toplumsal değerlerine ve diğer etkenlere bağlı olarak uyuşturucu kaçakçılığından, kullanımından ve buna bağlı işlenen suçlardan az ya da çok etkilendiğine dikkat çeken Yazıcı, ülkeler arasında ortaklaşmış önlem ve politikaların öncelikli konusu haline gelen madde bağımlılığı ile mücadelede, gümrük idarelerinin rolü ve öneminin her geçen gün daha da arttığını vurguladı.
Yazıcı, 26 Haziran Dünya Uyuşturucu Kullanımı ve Kaçakçılığıyla Mücadele Günü'nün, bu alanda yapılan mücadele çalışmalarının artmasına ve bilhassa gençlerden başlayarak tüm toplumun ve dünyanın bu konuda daha bilinçli olmasına vesile olmasını temenni etti. Yazıcı, uyuşturucu kullanımının global bir olgu olduğunu ifade etti.
Boyutları ve karakteristik özellikleri ülkeden ülkeye değişmekle birlikte, dünya üzerinde hemen hemen tüm ülkelerin uyuşturucunun yıkıcı etkisine maruz kaldığını dile getiren Yazıcı, şöyle devam etti: "Uyuşturucu sorunu, terör, yolsuzluk ve kara para gibi bağlantıları ile gelişmiş ve gelişmekte olan tüm ülkelerin insani, toplumsal ve sosyo-ekonomik yapısında büyük tahribatlara yol açmaktadır. Coğrafi bakımdan ülkemiz, eroin ve diğer afyon türevlerinin yasa dışı ticaretinde doğudan batıya; ecstasy, captagon ve diğer sentetik uyuşturucuların yasa dışı ticaretinde ise batıdan doğuya olmak üzere çift yönlü bir akıma maruz kalmaktadır. Uyuşturucu madde kullanımı ve bağımlılığı, ortaya çıkardığı sonuçlar sebebiyle, öncelikle kullanan kişiler ve onların yakın çevresi olmak üzere toplumun tamamını etkileyen çok önemli bir sağlık sorunu ve toplumsal problemdir. Ülkemizde Avrupa ülkelerine kıyasla madde bağımlılığına ilişkin oranlar çok aşağılarda olmakla birlikte, uyuşturucu kullanımı tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de maalesef artmaktadır. Dolayısıyla gençlerimizi madde bağımlılığına karşı korumada tüm kurumlarımıza, medyaya, okullarımıza, sivil toplum kuruluşlarına ve tabii ki ailelerimize çok önemli görevler düşmektedir. Etkin yasal önlemlerin ve kamu kurumlarının mücadelesinin yanı sıra uyuşturucu ile mücadelede sivil kuruluşların ve ailelerin eşgüdüm içinde ve yüksek bilinçle hareket etmesi lazımdır. Toplumun sağlığından, can ve mal emniyetinden sorumlu olan bütün kurumlar bu mücadelede etkin rol almalıdır. Zira genç insan yolun başındadır. Dolayısıyla bu tehlikelere karşı mutlaka korunmalıdır. Çünkü uyuşturucuya merakla başlanır ama ölümle sonuçlanır. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı olarak gerek nitelikli personel istihdamı, hizmet içi eğitim ve teknik donanım; gerekse ulusal ve uluslararası mücadeleci kuruluşlarla işbirliği faaliyetleri ile uyuşturucu maddelerin ülkemize girişini veya transit geçişini engellemek için etkin bir şekilde uyuşturucuyla mücadele çalışmalarını yürütmekteyiz. Bakanlık olarak uyuşturucuyla mücadelede teknik altyapının geliştirilmesine ve kontrol faaliyetlerinin etkinliğine özel önem vermekteyiz."
SON VİDEO HABER
Haber Ara