MÜSİAD Başkanı Olpak: Yaşananlardan bir baba olarak kaygı duyuyorum

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Nail Olpak, "Günlerdir başlangıçta çok masum görünen ama geldiği noktada hatta ağaçların sökülmesini protesto edenlere bile acı veren bir durumla karşı karşıyayız. Bir baba, bırakın iş adamını bir vatandaş olarak hem kendi çocuklarımın hem de ülkemin geleceği adına kaygı duyuyorum."

Zonguldak'ın Ereğli ilçesinde MÜSİAD Şubesi tarafından düzenlenen 17. Geleneksel MÜSİAD Eğitim Başarı ödülleri törenine katılan MÜSİAD Genel Başkanı Nail Olpak, Gezi olayları ile ilgili olarak açıklama da bulundu. Olpak, yaşananlardan dolayı bir baba, iş adamı ve vatandaş olarak kaygı duyduğunu söylerken olayların üstesinden sağ duyulu şekilde üstesinden gelineceğine inandığını söyledi. Olpak, "Bugün eskisine nazaran çok daha rahat ve konforlu bir hayat yaşıyoruz. Artık otomobiller de yollarda çok daha konforlu. Ama unutmayalım önümüzde gitmemiz gereken uzun bir yol var. Eğitim, adalet yargı sistemimiz de bugünkünden çok daha konforlu olmaya muhtaç. Elbette büyümeli gelişmeli ve daha çok kazanmalıyız. Elbette peygamber efendimiz (SAV) buyurduğu gibi iki gönül birbirine eşit olan siyamdadır. Yalnız burada peygamber efendimiz sadece maddi anlamda gelişmeden söz etmiyor. İyilik ve yardımlaşmada da hem çevreye hem de kendimize de dost olmakta da birbirine eşit olmamalıdır. Bu noktada hiç bahsetmek istemiyordum ama, bahsetmeden de geçemeyeceğim. Günlerdir başlangıçta çok masum görünen ama geldiği noktada hatta ağaçların sökülmesini protesto edenlere bile acı veren bir durumla karşı karşıyayız. Bir baba, bırakın iş adamını bir vatandaş olarak hem kendi çocuklarımın hem de ülkemin geleceği adına kaygı duyuyorum. Bu durumda son derece hassas ve dikkatli davranmaya ihtiyacımız var. Çocuklarımızın ayaklarına batacak dikenler ya ektiklerimizdir ya da ya da sökemediklerimizdir.

Gezi parkında yaşananlar ve protestolar hakkında söylediğimiz bir kaç cümleyi huzurunuzda tekrar etmek istiyorum. Farklı düşüncelerin şiddet içermeden şiddetle karşılaşmadan ifade edilebildiği bir ortama acilen ihtiyacımız var demiştik. Bunu sağlayabilmek olası daha üzücü olayların önüne geçebilmek ülkemizin itibarını korumak adına hepimizin boynunun borcu olduğunu ifade etmiş geleceğimize hep beraber sahip çıkarken duygusal ötekileştiren tavırlardan uzaklaşmayı ve sağduyulu davranmayı istemiştik. Gezi parkında fikirlerini ifade eden gençlerle oradaki gençlerinde onaylamadığı o çerçevenin dışında olan grupları birbirinden ayırmamız gerektiğini söylemiştim. Bugün gelinen noktada ülkemiz inşallah sağ duyulu şekilde üstesinden gelecektir diye düşünüyorum." dedi.