Dolar

34,8957

Euro

36,7264

Altın

3.010,52

Bist

10.058,63

28 Şubat'ta darbeye karşı çıkabilecek personel TSK'dan atılmış

Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen 28 Şubat iddianamesinde; Refah Parti'sinin 1994 yılında yapılan mahalli idareler seçimlerinde İstanbul, Ankara, Konya ve Kayseri büyükşehir belediyeleri dahil olmak üzere pek çok belediyeyi almas

13 Yıl Önce Güncellendi

2013-06-13 13:36:17

28 Şubat'ta darbeye karşı çıkabilecek personel TSK'dan atılmış
Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen 28 Şubat iddianamesinde; Refah Parti'sinin 1994 yılında yapılan mahalli idareler seçimlerinde İstanbul, Ankara, Konya ve Kayseri büyükşehir belediyeleri dahil olmak üzere pek çok belediyeyi almasıyla birlikte TSK içinde bir grubun askeri müdahalede bulunmak için harekete geçtiği yeralıyor. Bu kapsamda öncelikle yapılacak olan askeri müdahaleye karşı çıkabilecek TSK personelinin, ordudan ilişiğinin kesilmesini sağlamak amacıyla faaliyetlerde bulundukları anlatılıyor.

İddianamede, "12 Eylül l980 askeri müdahalesinden sonra devletin tüm yasal organlan üzerinde en üst seviyeye ulaşan askeri vesayet denetiminin merhum Turgut Özal'ın Başbakan olmasından başlamak üzere devam eden süreçte sürekli azalma eğilimi gösterdiği, demokratik hukuk devleti adına olumlu olan bu gelişmeden Türk Silahlı Kuvvetleri içindeki bazı kesimlerin 'rahatsız' olduğu, bazı bilgelere göre merhum Cumhurbaşkanı seçilmesinden sonra, bazı bilgilere göre ise, 1994 yılında yapılan mahalli idareler seçimlerinde İstanbul, Ankara, Konya ve Kayseri Büyükşehir Belediyeleri dahil olmak üzere pek çok belediyede Refah Partili adayların belediye başkanı seçilmesinden sonra TSK içinde bir grubun askeri müdahalede bulunmak için harekete geçtiği, bu kapsamda öncelikle yapılacak olan askeri müdahaleye karşı çıkabilecek TSK personelinin, ordudan ilişiğinin kesilmesini sağlamak amacıyla faaliyetlerde bulundukları" ifade ediliyor.

Askeri müdahale düşüncesine sahip yapılanmanın aktif biçimde her türlü argümanı kullanarak Refah Partisi'ne ve halka karşı açıkça psikolojik hareket yürüttüğü vurgulanıyor. Batı Çalışma Grubu'nun (BÇG) fiilen hangi tarihte faaliyete geçtiğinin tespit edilemediği belirtiliyor.

BÇG'nin 28 Şubat kararlarını alınmasını sağladığı ancak 10 Nisan 1997 tarihine kadar hiçbir resmi belgede bu yapılanmanın izine rastlanmadığına da dikkat çekiliyor. Ancak 10 Nisan 1997 tarihli BÇG oluşturulması konulu belgede daha önce oluşturulan bir yapılanmadan bahsedildiği, bazı mağdur ve tanıkların da 28 Şubat 1997 tarihinden çok önce BÇG adı altında bir yapılanmanın bulunduğunu, TSK içinde bazı subay ve astsubayların BÇG subayı olduklarını açıkça ifade ettikleri aktarılıyor.

Dönemin Genelkurmay İkinci Başkanı Çevik Bir imzalı, 4 Nisan 1997, tarihli, 'Çalışma grubu oluşturulması' konulu belgede BÇG'nin ilk defa resmi bir belgede yeraldığı ifade ediliyor. Öncelikli hedefin ise DYP'nin çökertilmesi ve hükümetin derhal iktidardan çekilmesini sağlayıcı önlemleri almak, hükümetin, Refah Partisi'nin yumuşak karnının tespiti olduğu kaydediliyor.

BÇG, DAHA ÖNCE 'KRİZ MASASI GRUBU' ADI ALTINDA FAALİYETE GEÇMİŞ

28 Şubat iddianamesinde BÇG ile ilgili "Soruşturma sonucunda ulaşılan kanaate göre; Batı Çalışma Grubu'nun 10 Nisan 1997 tarihinde kurulmasından önce de 'kriz masası grubu' adı altında faaliyete geçtiği, bu grubun 28 Şubat 1997 tarihli MGK kararlannın alınmasını sağladığı, anılan kararların oluşturduğu siyasi kaos ve basının kamuoyunu hükümete karşı yönlendirmesi sonucu Batı Çalışma Grubu'nun, hiçbir demokratik ülkede kabul edilemeyecek şekilde halkın oyları ile seçilmiş ve Meclis'ten güvenoyu almış hükümeti cebir ve şiddet kullanmak suretiyle ıskat etmek amacıyla emir yazılmasını sağlayıp hükümeti ıskat etme iradelerini resmileştirdikleri anlaşılmıştır." deniyor.

Batı Çalışma Grubunun Çalışma Şekli 10 Nisan 1997 tarihli 'Batı Çalışma Grubu Oluşturulması' konulu gizli gizlilik dereceli emirden; Batı Çalışma Grubu'nun suç tarihinde Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı, Kuvvet Komutanları ve Jandarma Genel Komutanı'nın bilgisi dahilinde Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Çevik Bir'e bağlı olarak çalıştığı, grubun Başkanlığı'nı Genelkurmay Harekat Başkanı Korgeneral Çetin Doğan'ın, koordinatörlüğünü ise İçgüvenlik Harekat Daire Başkanı Tuğgeneral Kenan Deniz'in yaptığı, çalışma grubunun 4 alt gruptan oluştuğu ve bu emirle diğer Kuvvet Komutanlıklan ve Jandarma Genel Komutanlığı'nda Batı Çalışma Grubu benzeri bir yapıtım oluşturulmasının istendiği belirtiliyor.

"Batı Çalışma Grubu Rapor Sistemi" başlıklı, Orgeneral Çevik Bir imzalı, 29 Nisan 1997 tarihli emirle ise ülkenin tamamını içine alacak şekilde bir istihbarat ağının oluşturulduğu, günlük olarak raporların Batı Çalışma Grubu'na gönderilmesinin istendiği ifade ediliyor.

"Batı Harekat Konsepti" konulu, Orgeneral Çevik Bir imzalı, 6 Mayıs 1997 tarihli emirde de hükümetin, hedefi İslam devleti kurmak olan irticai bir yapılanma olarak görüldüğü, hükümet ile ne şekilde mücadele edileceğinin genel esaslarının belirlendiği vurgulanıyor.
SON VİDEO HABER

İHH'dan Suriye'deki fırınlar için un desteği çağrısı

Haber Ara