Piyasaların gözü-kulağı Erdoğan'da
Son yaşanan gelişmeler, piyasaların yaklaşık 10 yıldır unuttuğu 'siyasi riski' tekrar gündeme getirdi, analistler bu belirsizliği ortadan kaldıracak tek kişinin Başbakan Erdoğan olduğu görüşünde.
13 Yıl Önce Güncellendi
2013-06-05 09:54:04
İstanbul Taksim Gezi Parkı’nda başlayan eylemlerin, ülke genelinde hükümete yönelik protestolara dönüşmesiyle birlikte yükselen siyasi tansiyon piyasaları allak bullak etti.
Oktay Özdabakoğlu'nun Radikal'deki haberine göre borsa haftanın ilk işlem gününde yüzde 10,47 ile son 10 yılın en büyük düşüşünü yaşarken, dolar 1.9 TL ile 1.5 yılın zirvesine çıktı. Faiz ise yüzde 6,78 ile 3 ayın en yüksek seviyesine çıktı. Piyasalar dün ise Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’le yaptığı görüşme sonrasında yaptığı açıklamalarla moral bulmaya çalıştı.
Gün içinde dalganan borsada yüzde 5,4 yükselerek 81.146 puana kadar çıkan endeks, günü yüzde 4,87’lik artışla 80.733 seviyesinden kapattı. Dolar 1.875 TL’de dengelenmeye çalıştı. Pazartesi günü yüzde 6,78’i gören gösterge faiz yüzde 6,32 seviyesine geriledi. Son yaşanan gelişmelerin, piyasaların yaklaşık 10 yıldır unuttuğu ‘siyasi riski’ tekrar gündeme getirdiğini belirten analistler, bu belirsizliği ortadan kaldıracak tek kişinin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan olduğu görüşünde.
Erdoğan başkanlığındaki hükümetin özellikle 2006’dan sonra, dış konjonktürün katkısı ve mali disiplin sayesinde ekonomide önemli başarılara imza attığını hatırlatan uzmanlar, “ Türkiye ’nin kredi notu yatırım yapılabilir seviyeye çıktı. Kamu borcunun, gayri safi milli hasılaya oranı yüzde 30’lu seviyelere indi. Enflasyon ve faiz tek haneye düşürüldü. Gerek portföy gerekse doğrudan yatırım anlamında ciddi yabancı sermaye girişi sağlandı. Son dönemde önemli altyapı ihaleleri yapıldı. Ekonomide sağlanan bu tarihi başarıda siyasi istikrarın rolü çok büyük. Şimdi bu istikrar tehlikeye atılmamalı” değerlendirmesinde bulundu.
En kritik döneme giriliyor
ABD Merkez Bankası’nın (FED) tahvil alımlarını sonlandırma aşamasına geldiği böyle bir kritik dönemde, Türkiye’nin son yıllarda sağladığı pozitif ayrımcılığı kaybetmemesi gerektiğinin altı çizilirken, “FED piyasalardan çekilip faizi arttırmaya başladığında, tüm gelişmekte olan ülkelerden çıkış olacak. Bol para dönemi sona erecek. Türkiye bir hafta öncesine kadar kendi ligindeki ülkeler arasında, mali performansı ile öne çıkıyordu. Olası bir yabancı çıkışından belki de en az etkilenecek ülkeler arasında olacaktık. Ama şimdi, yabancının kulağına kar suyu kaçabilir. ‘Acaba Türkiye’de siyasi istikrar tehlikede mi’ sorusu sorulmaya başlanabilir” tespiti yapıldı. üm bu belirsizlikleri ortadan kaldıracak kişinin Başbakan Recep Erdoğan olduğunun ısrarla altını çizen analistler, “Cumhurbaşkanı ve Başbakan Yardımcısı’nın açıklamaları olumlu. Fakat, başta yabancı yatırımcılar olmak üzere piyasa Başbakan Erdoğan’dan tansiyonu düşürücü açıklamalar bekliyor. Erdoğan, 2011 haziran seçimin ardından yaptığı üçüncü balkon konuşmasında da ‘74 milyonun hükümetiyiz’ demişti. Şimdi bunu göstermenin zamanı” yorumunda bulunuldu.
Türkiye bir dönüm noktasında
Standard Bank Gelişen Piyasalar Ekonomisti Timothy Ash, son dönemde Taksim Gezi Parkı protestolarına ilişkin hükümet tarafından yapılan itidal çağrılarını olumlu bulduğunu belirterek, piyasanın bundan sonraki şiddet ortamının sona erdirilmesine ilişkin atılacak adımları yakından izleyeceğini söyledi. Türkiye’deki son yedi ay içerisinde yapılan bütün kredi notu artışlarını doğru tahmin eden ve Anadolu Ajansı’na açıklamalarda bulunan Ash, “Yaşanan gerilimlerin S&P’nin not artışı olasılığını kısa vadede ortadan kaldırmaz. Not düşüşünden filan konuşmanın henüz erken olduğunu düşünüyorum. Fakat eğer gerilim devam ederse ve derinleşirse, not indirimine itici güç olma potansiyeli var. Türkiye bir dönüm noktasında ve her iki yöne de gidebilir. Ödün vermek gerekiyor. Eğer insanlar sokakta kalmaya devam ederse, bu ekonomiye zarar verir” uyarısında bulundu.
Borsaya müdahaleye gerek yok
Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü İbrahim Turhan, borsada önceki günkü düşüşün bir daha olması durumunda müdahale edilip edilmeyeceğine ilişkin olarak, “Onu o zaman düşünürüz. Şu an itibariyle ortada onu gerektirecek bir durum yok. Sorun görünmüyor” dedi. Borsa İstanbul ve Yıldız Teknik Üniversitesi işbirliğiyle gerçekleştirilen ‘Gelişen Ekonomilerde Şirketlerde ve Sermaye Piyasalarında Kurumsal Yönetim’ konulu konferans sonrasında soruları yanıtlayan Turhan, borsadaki düşüşün devam etmesi durumunda endekslerin kapa-tılmasının mümkün olup olmayacağına ilişkin soruları, “Olasılık üzerine politika geliştirildiğini duydunuz mu?” şeklinde cevapladı. Turhan, görev-lerinin ne olursa olsun piyaların işlemesini sağlamak olduğunu anımsattı.
SON VİDEO HABER
Haber Ara