Teröristler ve aşırı sağcılar arasında telefon trafiğine dahil olan Schultze, başhakimin pek çok sorusuna 'unuttum' cevabını verdi.
Beşinci oturumda ifade vermeye başlayan sanık Carsten Schultze, özgeçmişi ve özel yaşantısının ardından aşırı sağcı teröristlerle olan ilişkisini anlatmaya başladı. 33 yaşındaki sanık, 19 yaşında iken NSU üçlüsüne silah temin ettiğini ve onların kullanımı için sanıklardan Ralf Wohlleben ile birlikte motorsiklet çaldığını itiraf etti. Schultze ayrıca, Beate Zschaepe'nin evinden kimlik ve pasaport gibi önemli belgeleri de almayı başarmış. Cinayetlerin işlendiği Ceska 83 marka silahı Neonazi teröristlere nasıl verdiğini de anlatan Schultze, bunun için Chemnitz'e gittiğini ve orda bir alışveriş merkezinde ilk olarak Zschaepe ile görüştüğünü ve ardından da boş bir evde silahı, 20 ila 50 arasında mermi ve susturucusu ile birlikte Uwe Mundlos ve Uwe Böhndardt'a verdiğini dile getirdi. Bunun üzerine başhakim Manfred Götzl'ün, 'motosiklerin ne için lazım olduğu', 'silaha iki Uwe'nin ne için ihtiyacı olduğu' gibi sorulara Schulzte, 'Bilmiyorum, hatırlamıyorum" ya da "unuttum" diyerek cevap verdi. Schultze ayrıca, silahın 500 ila bin Mark arasında bir fiyatı olduğunu iddia etti.
TELEFON TRAFİĞİNE DAHİL OLMUŞ
Carsten Schultze, aşırı sağcılarla ve yer altına inen Uwe Mundlos, Uwe Böhnhardt ve Beate Zschaepe ile onlara yardımcı olan Ralf Wohlleben ve Andre Kapke ile olan bağlantısına açıklık getirdi. Terör üçlüsü Mundlos, Böhnhardt ve Zschaepe ile ilişki seviyesini 'tanıdık' olarak niteleyen Schultze, üçlüyü yer altına inmeden önce pek yakından tanımadığını, ancak onların ceza almamak için kaçtıklarını ve garajda bomba bulunduğunu bildiğini söyledi. Sanıklardan Ralf Wohlleben'in kendisinden yer altına saklanan üçlü ile aralarında irtibat kurmak için yardım istediğini kaydeden Schultze, kendisinin terör üçlüsü ile Wohlleben arasında telefon trafiği görevi üstelendiğini anlattı. Bu görüşmelerin içeriklerini unuttuğunu savunan Schultze, sanıklardan Wohlleben'i tanıdığını, Andre Eminger'i ise tanımadığını söyledi.
YABANCI DÜŞMANLIĞI İÇGÜDÜSÜ İLE DÖNER DÜKKANLARINA SALDIRMIŞLAR
Neonazi çevrede aktif olduğu dönemde akşamları partiler düzenlediklerini ve ardından alkol ve aşırı sağcı ideoloji ile sağa-sola saldırdıklarını sözlerine ekleyen Schultze, yabancı düşmanlığı ve çokkültürlülüğe karşı olma saikiyle iki döner dükkanına saldırdıklarını itiraf etti. 1999 yılında Wohlleben ile aşırı sağcı NPD partisinin Jena teşkilatını kurduklarını kaydeden Schultze, saldırıları planlamadıklarını, spontane olarak gerçekleştirdiklerini, aşırı sağcı ideolojileri de araştırmadan kabullendiğini söyledi. Schultze, 1998 yılında bir Neonaziye hakaret ettiği için Winzerla kasabasında iki kişiyi de ağır şekilde dövdüklerini sözlerine ekledi.
Duruşmada ayrıca yeni bir istihbarat gözlemcisi krizi yaşandı. Müdahil avukatlar duruşmayı istihbarat birimleri adına takip eden birileri olup olmadığının araştırılmasını isterken, hakimler bu talebi reddetti.
(CİHAN)