Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Meclis'te 'Gezi' tartışması: Başbakanlığı basamazlar

Meclis Genel Kurulu'na hitap eden İçişleri Bakanı Muammer Güler, Taksim Gezi Parkı'ndaki olaylara ilişkin polislere yönelik iddiaları 2 mülkiye, 2 de polis başmüfettişin incelediğini belirterek, 'Bir suç işlenmişse bunun kanuni gereği yerine getirilecektir' dedi. Güler, Başbakanlık'ı basmaya gelenlere asla izin vermeyeceklerini de sözlerine ekledi.

13 Yıl Önce Güncellendi

2013-06-04 15:41:04

Meclis'te 'Gezi' tartışması: Başbakanlığı basamazlar

Taksim Gezi Parkı protestoları TBMM Genel Kurulu'nda tartışıldı.

Meclis Genel Kurulu'na hitap eden İçişleri Bakanı Muammer Güler, Taksim Gezi Parkı'ndaki olaylarla ilgili 77 ilde değişik şekillerde 603'e yakın eylem gerçekleştirildiğini belirterek, "280 işyeri, 6 kamu binası, 103 polis otosu, 207 özel araç, bir konut, bir polis merkezi ve 11 AK Parti hizmet binasına zarar verildi. 70 milyon lirayı aşan zararları da mutlaka görmemiz gerekir" dedi.

Güler, konuşmasında şu ifadeleri kullandı:

''Şiddete varmadığı sürece polisin bu eylemlere müdahale etmesi söz konusu olamaz. 28 Mayıs'tan bu yana meydana gelen olaylarla ilgili tüm iddialar inceleniyor. 2 mülkiye ve 2 polis müfettişi olaylarla ilgili inceleme yapıyor. Eğer bir suç işlenmişse kanunen gereği yerine getirilecektir.

Hak arama özgürlüğünü anlayışla karşıladığımızı ifade ediyoruz. İllegal eylemlere karşı hep birlikte tavır alalım. Hak arama eylemlerine tolerans gösterilmiştir. Kanunsuz eyleme göz yumma lüksümüz yoktur. Bırakalım yürüsün mü? Meclis'i mi işgal etsin? Başbakanlık'ı basmaya gelenlere asla izin vermemiz mümkün değildir.

Demokratik hak arayışının istismara dönüşmemesi için bu görüntülere artık son verilmesini istiyorum. Sorumluluk anlayışı içerisinde bu olaylara yaklaşanlara olumlu mesaj verenlere çok teşekkür ediyoruz.

Polis ve halkımızı karşı karşıya getirmeye çalışılan bu organize ve planlı kitlesel şiddet eylemleri hiçbir amaca hizmet etmemektedir. Halkımızın şunu bilmesini istiyoruz ki bu eylemleri kendi ideolojileri adına ranta dönüştürmeye çalışan örgütlü yapılar, ülkemizde kaos yaratmaya çalışmışlardır.

Masumane hak arama özgürlüğü içerisinde şiddete başvurmayan herkesin, başımızın üzerinde yeri vardır. Ancak yakan, yıkan kamu malına zarar verenlere karşı da hep birlikte karşı çıkalım, onlarla aramıza mesafeyi koyalım.''

Söz alan CHP Milletvekili Mahmut Tanal ise Güler'e ''Polisler caddelerde su tanklarıyla hukuksuz bir işlem yapmıyorlarsa ara caddelerdeki o kameralar niçin devredışı bırakıldı?'' diye sordu.

Tanal şöyle konuştu:

''Polisler caddelerde su tanklarıyla hukuksuz bir işlem yapmıyorlarsa ara caddelerdeki o kameralar niçin devre dışı bırakıldı Sayın Bakan? Eğer o halka çapulcu diyorsanız ben de o çapulculardan birisiyim. Siz zalimsiniz, siz diktatörsünüz, siz Amerikanın uşağısınız. Biz sizin bu diktatörlüğünüze son vereceğiz.''


AYDIN: HALKI TAHRİK EDEN SİZLER DEĞİL MİSİNİZ?

AK Parti Grup Başkanvekili Ahmet Aydın da, ''Eğer AK Parti'nin demokratik anlayışı olmasaydı bu eylemler yapılamazdı. 'Allah'tan bir kaç tane ölü çıksa da biz bundan rant elde etsek' diyorsunuz. Sosyal medyada halkı tahrik eden sizler değil misiniz? Ama artık bu millet sizi iktidar etmeyecektir.''


TARHAN: HEPİMİZ SABUN HALİNE GELİRDİK

Söz alan CHP Grup Başkanvekili Emine Ülker Tarhan da, ''Başbakanınız niye kaçtı? Polislere 'bunların işini bitirin' deyip neden kaçtı? Siz bizi 1930'larda yönetseydiniz hepimiz birer sabun haline gelirdik'' ifadesini kullandı.



Haber Ara