Selahattin Özgündüz: Hizbullah neden sussun
Esed ve Hizbullah rejimine her fırsatta desteğini esirgemeyen Türkiye Caferileri Lideri Selahattin Özgündüz Hizbullah'ın sessiz kalmaması gerektiğini ifade ederek, Hizbullah'ın Suriye'deki varlığına destek verdi.
13 Yıl Önce Güncellendi
2013-06-02 21:15:15
Hamaney'e bağlı ABNA Sitesinde konu ile ilgili yer alan haber:
"Halkalı Zeynebiye Camii’nde kılınan Cuma Namazı’nda binlerce kişiye seslenen Selahattin Özgündüz, gündeme ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu.
Özgündüz: İstanbul’un fatihinin adını koyduklarında itiraz eden oldu mu? Bu köprüye de Fatih-2 köprüsü deyin, yine kimse itiraz etmez, ya da dünyada övüncümüz olan Mevlana’nın adını verin. Türk milletinin “Yavuz” yani gaddar, şiddetli, kötü olarak nitelediği bir padişahın adını neden oraya veriyorsunuz, amacınız yeniden mezhep fitnesi çıkarmak mıdır?
Bu dünya Kimseye Kalmayacak
“Mezhebi gerginlik yaratmanın, bu milleti birbirine kırdırtmaya yol açacağını belirten Özgündüz, bunun sonucunun herkes tarafından görüleceğini ve tahtın, tacın hiçbir faydasının olmayacağını söyledi.
“İskender nerededir? Zülkarneyn (as) dünyanın doğusundan batısına kadar her yerine hükmediyordu, ama onlar da gitti. Bu dünya kimseye kalmayacak.”
Türkiye’de beslenen Irak teröristbaşının, Irak’ta her gün kan akıttığını söyleyen Özgündüz, bunların uzantılarının da Suriye’de Peygamber makamını yıktığını, Ashabın türbelerini yaktığını, naaşlarının mezarlarından çıkarıldığını ve bu teröristlerin insan eti yediğini söyleyerek, “Sizin cepheniz bu mudur?” dedi.
Suriye’de devletin kimyasal silah kullandığını söyleyenlerin saflarını doğru tutması gerektiğini söyleyen Özgündüz, teröristlerin kimyasal silah kullandıklarının ortaya çıktığını belirtti.
Hizbullah Neden Sessiz Kalsın?
Suriye’de özellikle Kusayr bölgesindeki teröristleri İsrail’in komuta ettiğini, bu durumda Lübnan’ın da doğal olarak muhasara altına alındığını söyleyen Şeyh Selahattin Özgündüz, Suriye üzerinden Hizbullah’ın muhasara altına alınmaya çalışıldığı bir durumda, Hizbullah’ın da sessiz kalamayacağını söyledi. “Hizbullah’a oradan kefen biçilecek, direnişin kalesi yıkılacak, Lübnan muhasara altına alınacak ve Hizbullah orada oturup bekleyecek, öyle mi? Hangi akıl ehli bunu bekler?
Bunlar bunu yaparken, İsrail, bizatihi komuta ediyor, özellikle Kuseyr ve civarını. Çünkü orası Suriye ile Lübnan'ı birbirine bağlıyan coğrafyadır. İsrail gelip orayı tutunca, Lübnan muhasara altına girmiş oluyor, Hizbullah muhasara altına girmiş oluyor. Akıl karı mıdır? İsrail gelecek, Suriye topraklarından Hizbullah'ı muhasara altına alacak, tabiri caizse ona kefen biçecek, o da elini elinin üzerine koyup bekleyecek.
Hizbullah'ın kahraman lideri, komutanı Seyid Hasan Nasrallah'da işte bunu söylüyor, kimse bizden bunu bekleyemez. "İsrail gelip beni kuşatacak, ben elimi elimin üzerine koyup bekleyeceğim. Kimse bunu benden beklemesin." Orada İsrail ajanlarını vuruyorlar ve ben de diyorum ki, ellerinize sağlık.
Küfür Ehli Bizden Değildir
Bir takım siyasilerimizin kapris ve biatleri yüzünden ülkemizin ağır bir felakete doğru sürüklendiğini söyleyen Özgündüz, yüreğimiz parelense de, küfür etmenin Ali adabına yakışmadığını söyledi. “Hz. Ali (as) ve Muaviye savaşında, o stres ile sövenlere bunu yasakladı. Küfür, Ali adabına yakışmaz. Gerçekleri anlatın, müminleri aydınlatın, kardeşlerinizi aydınlatın. Küfürle hareket edenler, küfürcüler bizden değildir, biz de onlardan beriyiz.
Bugün Şia-Sünni değil, Küfür-Müslüman cepheleri var. Küfür cephesinin Osmanlıya karşı kurduğu ve bugün de Müslümanların birliğini, zenginliğini, tarihini yok etmek için kullandıkları Vahhabiler var.”
Mücadelemiz Mantık Ve Hukuk Çerçevesindedir
İki tarafında bazı sorumluluk makamındakiler yüzünden radikalize edildiğini söyleyen Özgündüz, Amerika ve İsrail’in istediği şekilde bir mezhebi gerginliğin ve kutuplaşmanın, İslam ümmetine hayır getirmeyeceğini vurguladı.
“Uysal bir kurbanlık koyun değiliz, mantık ve hukuk çerçevesinde, sonuna kadar mücadelemizi vereceğiz. Zalimin şamar oğlanı olmayacağız, onların bize biçtiği rolü de oynamayacağız. Biz kendi rolümüzü kendimiz belirleyeceğiz, Alevi-Caferi toplumunu radikalize ederek terör unsuru haline getirmek isteyenlere de fırsat vermeyeceğiz. Bu noktada bütün Ehlibeyt dostlarını uyarıyorum, şeytanın oyunlarına gelmeyin.
Allah bizim sabrımızı elimizden almasın, mezhep bağnazlarını yok etsin, Bu oyunlara gelmeyin, uysal kurbanlık koyun değiliz, mücadelemizi vereceğiz, ama düşmanın çizdiği oyunla oynamayacağız. Bu gerilimde birileri öne çıkıp, tarihte olduğu gibi ya lisaratil Huseyn deyip, toplumumuzu Alevi-Şia toplumu terörize edebilir. Buna fırsat vermeyin, mücadelemizi mantık ve hukuk çerçevesi içerisinde, sonuna kadar vereceğiz. Susmayacağız, uysal koyun olmayacağız, zalimin şamar oğlanı olmayacağız, zalimin bize biçtiği oyunu da oynamayacağız. Kendi rolümüzü kendimiz belirleyeceğiz, bu noktada herkesi, Ehlibeyt dostlarını, uyarıyorum, Allah bütün şeytanın oyununa rağmen, bizim sabrımızı, gücümüzü elimizden almasın.
Allah fitnecileri kahretsin, Allah mezhep bağnazlarını yok etsin. Şia'sıyla, Sünni'siyle, Kürt'üyle, Türk'üyle, Alevi'siyle, Arap'ıyla, Acem'iyle, Allah genelde Müslümanların, özelde ülkemizin ve camiamızın birliğini, dirliğini bozmasın.”(ABNA)
SON VİDEO HABER
Haber Ara