Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

'1960 darbesi Balyoz'un ilham kaynağıdır'

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Ergün, “27 Mayıs 1960 darbesi Türkiye'de darbelerin babası, siyasi kötülüklerin anasıdır. Dedesi de ittihatçıların iktidara geldiği darbedir. 1971, 1980, 28 Şubat, ondan sonra Balyoz, Yakamoz gibi girişimlerin de ilham kaynağıdır” dedi.

13 Yıl Önce Güncellendi

2013-05-26 15:45:23

'1960 darbesi Balyoz'un ilham kaynağıdır'


AK Parti Kocaeli İl Danışma Meclisi Toplantısı'nda konuşan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Yarın 27 Mayıs 1960 darbesinin yıldönümü olduğunu hatırlatan Bakan Ergün, şöyle konuştu: “1960 darbesi Türkiye'de darbelerin babası, siyasi kötülüklerin anasıdır. Birçok şey orada yatar, oradan mülhemdir, oradan ilham almıştır. Onun için iyi irdelenmesi lazım. Tabi dedesi de var. Dedesi de 1908 darbesidir. Sultan Abdülhamit'in tahttan indirildiği 1908 darbesidir. İttihatçıların iktidara geldiği darbedir. Tabi dedesinin dedesi de var. O da eski yeniçeri isyanlarıdır. O da Türkiye'deki darbecilik geleneğinin dedesinin dedesi olan bir tabloyu ortaya koymaktadır. Ama biz yakına bakarsak 1960 darbesi Türkiye'de darbelerin babası, siyasi kötülüklerin anasıdır. Ondan sonraki süreçte 1971, 1980, 28 Şubat, ondan sonra Balyoz, Yakamoz gibi girişimlerin de ilham kaynağı orasıdır. Türkiye'de öyle büyük bir tahribat yapmıştır ki, Türkiye'nin ekonomisini, siyasetini, askeri yapısını, bürokratik yapısını alt üst etmiş bir siyasi darbedir. 1960 ihtilali olmasaydı, 1961 yılında seçim olacak ve Demokrat Parti iktidarı kaybedecekti. Yani iktidar seçim yoluyla zaten el değiştirecekti. Cumhuriyet Halk Partisi ile Demokrat Parti arasındaki oy farkı bugünkü gibi 30 puanlık oy farkı değildi. 2-3 puanlık oy farkıydı. Sistem çoğunluk sistemi olduğu için 1 ilde 1 oy fazla alan bütün milletvekillerini alıyordu. Onun için bütün milletvekillerinin çoğu Demokrat Parti'deydi ama aradaki oy farkı Türkiye genelinde 2-3 puandı. Şimdi 30 puana yakın oy farkı var AK Parti ile CHP arasında. 20'ler nerede, 50'ler nerede. Zaten CHP iktidara gelecekti. 60 darbecileriyle işbirliği yapmasını gerektirecek hiçbir şey yoktu ama yaptılar. Ondan sonra da birçok darbe teşebbüsünde kenarından, yanından, ortasından işbirliği içerisinde olduklarını gördük maalesef. Bunlar yanlış işlerdi, sistemi tahrip eden işlerdi. Biz AK Parti olarak bu süreci sona erdirdik. Darbelerin yargılandığı ve bir daha Türkiye'nin asla bu kötülüklerin içine düşmeyeceği bir noktaya getirdik. Türkiye'nin siyasi istikrarını bozacak aktiviteleri sona erdiren bir noktaya gelmiştir bugün Türkiye. Bundan sonra Türkiye'nin siyasi iktidarını parti kapatma, darbe ve entrikalarla sona erdirme girişimleri yapılamayacaktır.”

SOSYAL RESTORASYON DÖNEMİ…

Bakan Ergün, ekonomik ve siyasi restorasyonun ardından sosyal restorasyona sıra geldiğini belirterek, Türkiye'nin ayağındaki son prangayı da çözmek üzere olduğunu söyledi.

CHP'Lİ VEKİLLER BRÜKSEL'DE TÜRKİYE'Yİ ŞİKAYET ETTİLER

Bakan Ergün, Ergenekon davasında yargılananların sürekli olarak ‘Neyse suçlandığımızı bilmiyoruz' dediğine dikkati çekerek, “Adamlar bombayla, silahla yakalanmışlar. Neyle suçlandığını bilmiyoruz, diyorlar. Herkes neyle suçlandığını biliyor. Bırakın bunların arkasında durmayı” dedi. CHP Genel Başkanı'nın yanı sıra CHP milletvekillerinin de Brüksel'e giderek Türkiye'yi şikayet ettiğini anlatan Ergün, “Her oturduğumuz yerde bir CHP Milletvekili, Türkiye'yi Avrupa'ya şikayet ediyorlar. Bu dönemde hiçbir milletvekili parlamentodan alınıp da hapishaneye konulmamıştır. Ama bazı kişiler hapishanedeyken alınıp milletvekili yapılmıştır. Yapılmak istenen hapisten adam kaçırma teşebbüsüdür. Siz darbe teşebbüsüyle yargılananları hapisten kaçırma planı yaptığınız için yüzünüz kızarmalı. Salıverilir mi salıverilmez mi bu yargının kararı. Yargı kararlarına saygılı olacağız diyordunuz. Bir de tehdit ediyorsunuz eşlerini, çocuklarını. Sonra da diyorsunuz ki biz öyle bir şey yapmak istemedik. Gazeteciler de hükümete muhalefet ettiği için değil darbe teşebbüsünün içinde yer aldığı için hapisteler. Bir gazeteci, cinayet işlese, ‘gazeteciler yargılanıyor mu?' diyeceksiniz. Onların dediği doğru olsaydı, muhalif gazetelerin köşelerinde köşe yazarı kalmazdı. Bizim muhalefet partilerimiz bunun propagandasını yapıyorlar. 60 ihtilalinden bu yana bu tür işlerin yanında olmuşlardır ama az ama çok” diye konuştu.

BAHÇELİ'Yİ DİNLEYİNCE ‘ÖLMÜŞÜZ AĞLAYANIMIZ YOK' DİYORUZ

Ergün, MHP lideri Bahçeli'yi de eleştirerek, “Bahçeli'yi dinleyince zannediyorsun ‘ölmüşüz ağlayanımız yok'. Batmışız, bitmişiz. Bizim Bahçeli Adana meydanında kalabalığı görünce ‘Türkiye batmış' diyor. Siz böyle yaparsanız ömrünüzün sonuna kadar iktidar olamazsınız” dedi.

TÜRKİYE'Yİ BÖLMÜYORUZ, BÜTÜNLEŞTİRİYORUZ

Ergün, çözüm sürecine ilişkin muhalefetin eleştirilerine de şöyle cevap verdi: Türkiye'yi bölüyorlar, satıyorlar, diyorlar. Türkiye'yi bütünleştiriyoruz biz. Etnik milliyetçilik nedeniyle insanlara yaptığınız haksızlıkları biz düzeltiyoruz. Türkiye bir ırkın değil, bir milletin devleti. Bu milletin kökeninde Türkler, Kürtler, Boşnaklar, Araplar, Çerkezler var. Bu millet, İslam çimentosu ile bir millet haline gelmiştir. Türkiye, imparatorluk bakiyesidir.”

ANAYASA İLE TAÇLANDIRACAĞIZ

Ergün, yeni dönemi Anayasa ile taçlandırmak istediklerinin de altını çizerek, “Bütün bunları güvence altına almak istiyoruz. Yanaşırsınız yanaşmazsanız ama bir şekilde çalışmalar olgunlaşırsa daha önce olduğu gibi yine millete götürürüz elbet. Sonuçta neyin olup olmayacağına millet karar verecektir elbet” dedi.

SARSILMAYALIM

Ergün, parti teşkilatlarına da seslenerek,”Yeterki biz sarsılmayalım. Kim aday olacak, ben ne olacağım meselesinden ziyade biz ne olacağız, memleket ne olacak, sorusudur. Ben ne olacağım sorusunun cevabını aramıyoruz biz” diye konuştu.

Haber Ara