Sabri Ülker Çevre Ödülü 'Kaynayştır Projesi'nin
Yıldız Holding'in kurucusu merhum Sabri Ülker adına verilen TURMEPA Sabri Ülker Çevre Ödülü'ne Dumlupınar Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Yunis Karaca'nın 'Kaynayştır Projesi' layık görüldü.
Proje ile atık yağlardan cama,
13 Yıl Önce Güncellendi
2013-05-24 08:28:41
Proje ile atık yağlardan cama, plastikten kağıda ve pile kadar her türlü atık, binaların altında bulunan ilgili depolama alanında ayrıştırılıp doğrudan geri dönüşüme gönderilerek ekonomiye sunuluyor. Böylece on binlerce litre atık yağın su kaynaklarını kirletmesi önlenmiş, kara ve denizde çöp dağlarının oluşması da engellenmiş oluyor.
'Kaynayştır Projesi'ne patent alan Yunis Karaca, ilk uygulamasını geçen sene Tokat Belediyesi ile yaptı. Karaca'nın dijital ayrıştırma sistemi, hem ülke içinde hem ülke dışında büyük ilgi görüyor.
Yıldız Holding, Deniz Temiz Derneği/TURMEPA ile çevre ve su kaynaklarının korunması için uygulanabilir proje üretenleri teşvik etmek için Sabri Ülker adına bir çevre ödülü platformu oluşturdu. 200'ü aşkın başvurunun yapıldığı TURMEPA Sabri Ülker Çevre Ödülü için 112 proje yarıştı. Projelerin içinden birinci seçilen ve çöplerin kaynağında ayrıştırılarak su kaynaklarını kirletmesinin önüne geçmeyi amaçlayan 'Kaynayştır Projesi' Kütahya Dumlupınar Üniversitesi'nden geldi.
Üniversitede öğretim görevlisi olarak çalışan Yrd. Doç. Dr. Yunis Karaca, 2010'dan bu yana bu proje ile ilgileniyor. Karaca'nın 'Kaynayştır Projesi' evlerde ya da diğer toplu yaşam alanlarında her türlü atığın birbirine karıştırılmadan ayrıştırılmasına olanak tanıyor. Elektro-mekanik bir kanal ve akıllı konteynerdan meydana gelen ürün, binaların dış cephesine entegre edildiği gibi; proje aşamasında her hanenin mutfak ya da balkonuna monte edilecek 50x50 santimetre boyutlarında küçük bir alan kaplayacak atık penceresinden oluşuyor. Akıllı panelde bulunan butonlardan birine basıldığında ilgili atığın biriktirildiği haznenin penceresi açılıyor. Atık, kanala bırakılarak konteynerda birikmesi mümkün kılınıyor.
Projenin maliki Yunis Karaca, 2010 yılında NASA'nın açmış olduğu bir yarışmada bilimsel danışmanlığını yaptığı takımı ile de ödül aldı.
Ödül töreninde söz alan Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ali Ülker, sınırlı su kaynaklarını korumanın tüm bireylerin birincil görevlerinden biri olması gerektiğini vurgulayarak, "Çevre bilinci de pek çok alışkanlık gibi küçük yaşlarda evde başlıyor. Şu an ev kadınlarımız lavaboya ya da çöpe döktüğü her 1 litre atık yağın, 1 milyon litre kullanılabilir temiz su kaynağını kirlettiğini biliyor olsa bu alışkanlığını değiştirir. Ancak bunun için ona pratik çarelerle gitmek gerekiyor. İşte bu proje bu açıdan çok değerlidir. Kirletmeyelim temennisinden bir adım öteye geçerek, ne yapabileceğimizi göstermek adına projeyi önemli ve uygulanabilir buluyorum. Çünkü su kaynaklarının yüzde 80'i insan eliyle kirleniyor." dedi.
Türkiye'de senede 350 bin ton bitkisel atık yağ oluştuğunu, bunun da ancak 100 bin tonunun toplanabildiğini aktaran Ülker, geriye kalan 250 bin ton atık yağın kontrolsüz olarak su kaynaklarını kirlettiğini belirtti. 'Kaynayştır Projesi'nin hem çevreyi hem de su kaynaklarını korumanın mümkün olabileceğini ortaya koyduğunu ifade eden Ülker, "Umarım gelecek sene de yine geniş kitleleri harekete geçirecek örnek projeler daha da çoğalır." temennisinde bulundu.
Dünyada her 20 saniyede bir çocuğun su ile ilgili hastalıklar nedeniyle yaşamını yitirdiğini belirten Ülker, şöyle devam etti:
"Her sene 5 yaşın altında 1,8 milyon çocuk, su ile ilgili hastalıklar nedeniyle hayata veda ediyor. Bu nedenle su kaynakları yönetiminin son derece önemli olduğuna ve bu anlamda yapılan araştırmaların, projelerin desteklenmesi ve kamuoyu ile paylaşılması gerektiğine kanaat getiriyoruz. Ancak böyle örnek uygulamalar çoğalabilir ve su kaynaklarımız devamlı olabilir."
Jüri olarak projeleri itina ile ele aldıklarına işaret eden TURMEPA Yönetim Kurulu Başkanı Tezcan Yaramancı ise ödül sürecini şöyle anlattı:
"Birinciyi seçmede güçlük çektik. İki defa ön eleme uyguladık. Çünkü birbirinden değerli projeler vardı. Alanında otorite olan üyelerimiz, ilan ettiğimiz kriterlere uygun, Türkiye'nin dört bir yanından gelen 112 adet başvuruyu değerlendirdi ve üçünü jüriye sundu. Sadece KOBİ'ler belediyeler ya da üniversiteler değil, Türkiye'nin en büyük kurumlarından ev kadınlarına ve çiftçilerimize kadar çok geniş bir yelpazeden ilgi gördük. Ama neticede bir birinci seçme durumundaydık. Bu projeyi ödüle layık görmemizde en önemli etken, uygulanmış ve başarısının kanıtlanmış olması oldu. Değerli hocamız Yunis Karaca, Tokat Belediyesi ile TOKİ konutlarında sistemi hayata geçirmiş ve çok da başarılı sonuçlar alınmış. Zaten ödül kriterlerimizde de uygulanabilir ve başarısı kanıtlanmış projeleri ödüllendireceğimizi belirtmiştik. Ödül platformu için iyi bir başlangıç oldu."
'Kaynayştır Projesi'nin mucidi Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Yunis Karaca, otomatik kaynağında ayrıştırma projesinin hem Türkiye'de hem de dünyada mucidi konumunda. Karaca'nın projesi patentli olup Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve Tokat Belediyesi'nin de katkıları ile Tokat TOKİ binalarında hayata geçirildi. Yunis Karaca, sistemin çalışmasına dair şunları kaydetti:
"Artık evlerden çıkan çöplerin hiçbiri maalesef verimli geri dönüşüme sokulamıyor. Oysa sadece bitkisel ve hayvansal yağların geri dönüşümü ile evsel atık sularının kirlilik oranının yüzde 25 gerilemesi mümkün. Ayrıca çevreyi ve su kaynaklarını korurken 1 litre kullanılmış yağdan 1 litre biyodizel üreterek ekonomik değer yaratılabilir. Kaynağında ayrıştırma anlamına gelen 'Kaynayştır Projesi' evlerde, sitelerde, okullarda veya hastane gibi toplu hayat alanlarında cam, plastik, kâğıt, sıvı yağ ve evsel atığın ayrıştırılmasına olanak tanıyacak bir otomasyon sistemi. Şu anda elle ve tamamen kişilerin inisiyatifine bırakılmış mevcut ayrıştırma sistemi ancak yüzde 15 verimlilikle çalıştırılabiliyor. Oysa bu sistemde her kata ya da her mutfağa, üzerinde her bir çöp için bir düğme bulunan bir pencere açılıyor. Cam atık atacağınızda cam, plastik atacağınızda plastik düğmesine basıyorsunuz. Çöpünüzü binanın altında bulunan ilgili depoya iletecek kapak açılıyor. Yapmanız gereken tek şey, hangi çöpü atacaksanız, panelin üzerinde o çöpü gösteren düğmeye basmak. Bu sayede özellikle su kirliliğinin birincil sebebi olan atık yağların yüzde 100 çevreye zarar vermeden toplanması sağlanabiliyor."
Karaca'nın verdiği bilgiye göre projenin kendi kendini yıkayan bir kanalı bulunuyor. Çöpleri toplamaya gelen belediye de yüzde 100 ayrıştırılmış ve yeniden ekonomiye sunulacak çöpleri alıp geri dönüşüme götürüyor. Karaca, "Bir geri dönüşüm tesisi 1 trilyon elde ediyorsa, bu sistemle 10 trilyon elde edecek duruma gelecek. Çünkü atıklar yüzde 100 kullanılabilir durumda tesise gidiyor, 1 litre yağı lavaboya döktüğünüzde 1 milyon litre suyu kirletiyorsunuz. Ayrıca 1 litre yağı sudan ayırmak da çok pahalı. Oysa toplanan yağın biyodizel olarak da değeri var. Kayseri'de belediye atık yağları toplamak için 7 bin bidon dağıttı. 3 senede 300'ü ancak geri dönebildi." dedi.
Şu anda Tokat'ta 3 binada sistemin uygulandığını bildiren Karaca, Zeytinburnu Belediyesi, Antalya Muratpaşa Belediyesi gibi sekiz belediyenin daha sistemle ilgilendiğini duyurdu. Sistemde kullanılmış eşya için de bir pencere açılabileceğini dile getirdi. Böylece kullanılmayan eşyaların ihtiyaç sahiplerine kolay yoldan ulaştırılabileceğini aktardı. Sistemin patentinin üniversiteye bağlı Teknokent tarafından alındığına da temas eden Karaca, "Sistemin 10 milyon defa açılıp kapanma garantisi var. Üstelik 40 daireli bir binada birkaç yılda kendini amorti edebilecek bir ekonomik değeri var. Çünkü ayrıştırılmış çöplerinizi bedel karşılığı satabiliyorsunuz." açıklamalarında bulundu.
SON VİDEO HABER
Haber Ara