Aziz Babuşcu: Çözüm süreci Cumhuriyet tarihinin en önemli projesi
AK Parti İstanbul İl Başkanı Aziz Babuşcu, Türkiye gündemindeki birçok konuda önemli açıklamalar yaptı. Babuşçu, çözüm sürecinin Cumhuriyet tarihinin en önemli projesi olduğunu belirterek, "Doğu ve Güneydoğu'de çözüm sürecine yüzde 90 destek var." de
13 Yıl Önce Güncellendi
2013-05-24 08:33:46
CNN Türk'te yayınlanan '360 Derece' programına konuk olan Aziz Babuşcu, son günlerde yaşanan muhafazakarlık tartışmalarına değindi. AK Parti'nin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın seçimden sonra yaptığı balkon konuşmasındaki ruha halen sahip olduğunu ve toplumun bütün kesimlerini aynı oranda önemsediğini söyledi. Babuşcu, sözlerine şöyle devam etti: "Başbakanımızın seçimden sonra yaptığı balkon konuşmasındaki o ruh çok önemli. Biz toplumsal uzlaşı söylemimizi sürdürüyoruz. Yoksa seçimden sonra Başbakan bir balkon konuşması yapar, onun rüzgarıyla bir süre gider gibi bir durum yok. Biz hep balkondaydık ve balkonda ne söylediysek sokakta da onu söylüyoruz. Biz o ruhu hiç kaybetmedik. Biz hep öyleyiz. O balkondan hiç inmedik."
'HERKESTEN OY ALMAK İSTİYORUZ'
Bütün toplum kesimleriyle ilişkilerinin devam ettiğini belirten Babuşcu, "Biz farklı bir şey söylemiyoruz. Gizli ajanda eleştirisi yapanlara hangi icraatımızın sonucu olarak bunu söylediklerini sormak isterim. Biz herkesten oy almak istiyoruz. Bu çaba içindeyiz ama bu çabanın mutlaka oya dönüşmesine gerek yok. Bütün toplum kesimleriyle mutlaka temas etmeli, iletişim kurmalıyız. Bu oya dönüşürse daha mutlu oluruz. Benim, bizi anlamakta zorlanan ya da hayatına müdahale edileceği endişesini taşıyan seçmenle iletişim kurmak yoğun mesai harcıyoruz. Hem anlamaya hem kendimi anlatmaya çalışıyorum. Biz 10 yıldır iktidarda olan bir partiyiz. AK Parti hangi pratiği ortaya koydu da insanların hayatlarına müdahale edileceği endişesi güçlendi, kaygıları arttı? Bunu konuşmamız lazım." dedi.
'İÇKİ YASAKLANMIYOR'
TBMM'de görüşülen içki düzenlemesiyle ilgili görüşlerini açıklayan Babuşcu şunları söyledi: "İçki meselesini ön yargısız değerlendirelim. Türkiye'de yürürlükte olan Anayasamızın 58. Maddesi, hükümetlere gençliğin korunması hakkında bir yükümlülük veriyor. Hareket noktamız bu. Türkiye'de gençlerin sigara ve alkol kullanma yaşının düştüğü bir gerçek. Uyuşturucu aynı şekilde. Devlet elbette bu sorunu çözmek için eğitimle, sosyal politikalarla sorunun üzerine gidecek. Ama aynı zamanda Anayasanın kendisine verdiği yetkileri kullanması gerekir. Bu düzenlemede içki şu ya da bu şekilde yasaklanmıyor ki. Çocukların ve gençlerin içkiye ulaşması noktasında bir takım engellemeler koyuluyor. Bu düzenlemelerle İstanbul'da ya da Türkiye'de içki servisi yapan herhangi bir yerin içki servisi yapmaması gibi bir durum söz konusu değil. İnsanlar bir şeyden korkması gerektiğini düşünüyor, korkacağı şeyi üretiyor ve bundan korkmaya başlıyor. Ben buna ne yapabilirim ki. Fobik bir korku bu. Olmayan, üretilen bir korku bu ve ben bunu dönüştüremem.
Türkiye'de muhalefet anlayışının sorunlu olduğuna işaret eden Aziz Babuşcu, bu muhalefet anlayışının değişmesi gerektiğini şu sözlerle dile getirdi: "Ortaya koyduğumuz başarılar Avrupa'da, dünyanın farklı coğrafyalarında çok büyük bir takdir görüyor ve bundan çok memnunuz. Biz, kendi içimizde, bunları anlayamayan, takdir etmeyen hatta gidip yurtdışında ülkesini şikayet eden, kendi ülkesinin başbakanını bir diktatörle özdeşleştirecek açıklamalar yapan bir anlayışla mücadele ediyoruz. Bunlar kolay değil. Muhalefetin doğru yaptıklarımızla ilgili olarak birazcık desteği olsa ya da yanlışlarımızı eleştirse toplumun algısı çok farklı olabilir. Çözüm sürecini Cumhuriyet tarihinin en önemli projesi olarak görüyorum ben, buna bütün kalbimle de inanıyorum. Ama diğer siyasi partiler bizi ülkeyi bölmekle, vatanı satmakla itham ediyorlar. Çok ağır sözlerle, çok ucuz bir söylemle yapıyorlar bunu."
'BDP BİZİM BİR NUMARALI RAKİMİZ DEĞİL'
Babuşcu, BDP'nin ana muhalefet partisi olma ihtimalini şöyle değerlendirdi: "BDP bizim bir numaralı rakibimiz değil. Maalesef, Türkiye'de üreten, toplumu bilgilendiren bir muhalefet kültürü yok. Özellikle CHP açısından değerlendirirsek; CHP sosyal demokrat bir geleneği üretemedi. Sayın Kılıçdaroğlu göreve geldiğinde, bu geleneğin yenilikçi bir bakışla üretileceğine dair çok şey söylendi. Ama bugün itibariyle onun da ulusalcı bir söylem etrafında boğulup kaldığını ve parti içerisinde çok farklı hiziplerin hareket etmeye başladığını görüyoruz. Ben buna üzülüyorum. BDP bir bölge partisi olmaktan çıkıp bir Türkiye partisi haline gelirse, bu anlamda bir sosyal demokrat muhalefet görevi alabilir mi? Gelebilir, ihtimaldir. Ben nereden gelirse gelsin, kim oluşturursa oluştursun sosyal demokrat bir muhalefet geleneğinin oluşması gerektiğine inanıyorum."
'ÇÖZÜM SÜRECİNE TAM DESTEK VAR'
Çözüm sürecine mesafeli duran tabanı nedeniyle AK Parti'nin muhafazakar mesajlar verdiği eleştirilerini yanıtlayan Babuşcu şu ifadeleri kullandı: "AK Parti Türkiye'de yüzde 50'nin üzerinde oy alan bir parti. Elbette ki bu çözüm süreci konusunda Doğu ve Güneydoğu Bölgesi'nde yüzde 90 civarında bir destek varken daha içe geldiğimizde bu desteğin farklılaştığını görüyorum. Dolayısıyla AK Parti'ye oy veren herhangi bir seçmenin de bu toplumun genel geçer kuralları ve kaygılarını, benzer endişeleri taşıması normal. Bizim üye ziyaretlerinde çözüm süreciyle ilgili olarak gördüğümüz şey şu: AK Parti seçmeni dua ediyor, geleceğe dair umut besliyor ve Sayın Başbakan'a güven duyuyor. AK Parti'nin kendi tabanını ikna etmek için muhafazakarlığını öne çıkarması gibi bir durum söz konusu değil. Aksine muhafazakar seçmen profili çözüm sürecine inanıyor ve büyük destek veriyor."
'BU SEÇİM ÖNEMLİ BİR SEÇİM'
Her seçimden önce "Bu seçim en önemli seçim" dediğini hatırlatan AK Parti İstanbul İl Başkanı Aziz Babuşcu, "Ben arkadaşlarıma sürekli "bu seçim en önemli seçim" derim. Maalesef konjonktür Türkiye'de her seçimi en önemli seçim haline getiriyor. Çözüm sürecini tartıştığımız, Cumhurbaşkanının ilk defa halk tarafından seçileceği ve yeni bir Anayasa ihtiyacının toplumun bütün kesimleri tarafından paylaşıldığı bir süreçte, bunun kapısını aralayacak bir yerel seçimden bahsediyoruz. Yerel seçimleri başarılı bir şekilde tamamlamak demek; Cumhurbaşkanlığı seçimleri ve olası bir Anayasa referandumunu da başarıyla geçmek demektir." dedi.
Programda yerel seçimleri ve İstanbul'un ilçelerini değerlendiren Babuşcu, şunları söyledi: "AK Parti'nin yerel yönetimlerdeki hizmet anlayışı artık bir markanın adı. Biz kamuoyu araştırmalarında da İstanbullulara sorduğumuzda, yerel yönetimlerdeki hizmet memnuniyeti çok yukarılarda. Hatta CHP'li seçmen de yerel hizmetleri AK Partili belediyelerin daha iyi yaptığını söylüyor. Ben Bakırköy'de dolaşırken, Beşiktaş'a uğradığımda, Kadıköy'de insanlarla konuşurken insanların yerel hizmet anlamındaki şikayetlerini görüyorum, duyuyorum. O zaman biz buralarda da AK Parti'nin o marka dediğim yerel hizmet anlayışını uygulamamız lazım. Mesela bu seçimde benim için bir Avcılar, bir Büyükçekmece, bir Ataşehir önemli ilçeler, sembol ilçeler. Buralarda daha önce AK Partili belediyeler olmamış ama sonuca ulaşmak için açık ara mesafeler de yok. İyi bir aday ve doğru bir stratejiyle AK Partili belediyeler iş başına gelebilir. Buralara yoğunlaşmayı planlıyoruz. Daha önce bizde olup kaybettiğimiz Maltepe, Kartal gibi ilçeleri yeniden kazanmak ise oradaki teşkilatlarımızın boynun borcudur.
'ÖN YARGILARI KIRACAĞIZ'
İstanbul'un belli ilçelerinde kendilerine karşı bir ön yargı olduğunu hatırlatan Babuşcu, "Kadıköy'de, Beşiktaş'ta ya da Bakırköy'deki belediyelerin yerel hizmet anlamında geride olduğunu orada yaşayan, oy veren insanlar da söylüyorlar. Orada başka bir saik var. Hizmet öncelikli olarak değil bazı ideolojik gerekçelerle oy kullanıyorlar. Orada öyle davranmak gerektiğini, öyle oy kullanması gerektiğini düşünüyor ve ona göre hareket ediyor. Benim hedefim bu tip ilçelerde seçmene dönük ön yargıyı kırmak. Bunu, Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu toplumsal uzlaşı adına yapmak istiyorum. Onları ille de ikna etmek gibi bir derdim yok. Ben diyalog kurmak istiyorum. Karşılıklı birbirimizi dinlemenin gerekli olduğuna inanıyorum." ifadelerini kullandı.
AK Parti İstanbul teşkilatının seçim hazırlıkları hakkında da bilgi veren Aziz Babuşcu, "Bizde bir seçim bittiğinde öteki seçimin hazırlıkları başlar. Teorik ve stratejik hazırlıklardan sonra eylem planı ortaya çıkar. İlk aşama olarak İstanbul'daki 1 milyon 860 bin AK Parti üyesini tek tek ziyaret etmeyi planladık. 1 milyon 46 bin hanede oturuyor üyelerimiz. Bu kapıları tek tek çalmayı planladık ve yüzde 95 nispetinde bu çalışmayı tamamlamış durumdayız. Mayıs ayı sonuna kadar devam edeceğiz." şeklinde konuştu.
'İSTANBUL'DA OY ORANIMIZ YÜZDE 52-53'
Partisinin İstanbul'daki oy oranını açıklayan Babuşcu, üye sayıları hakkında da bilgi verdi. Babuşcu, "İstanbul'da oy oranımız yüzde 52-53 seviyelerinde. İstanbul genel olarak Türkiye anlamına gelir. Türkiye ortalamamızın da bu oranın aşağısında olmadığını söyleyebilirim. Genel Merkezimiz bize seçmenlerin yüzde 25 'ini üye yapma hedefi koydu. Biz %20 noktasındayız. Ulaşacağımız asgari hedef, İstanbul seçmeninin yüzde 25'i. Yani 2 milyon 500 bin gibi bir rakamdır." dedi.
Haber Ara