Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Filistinli Baba: İsrail yalan söylüyor

Gazze'de 2000 yılında İsrail askerleri tarafından katledilen 12 yaşındaki Muhammed El Dura'nın acılı babası 13 yıl sonra İsrail'in açıkladığı rapora tepki gösterdi. Filistinli baba, İsrail'e şu soruyu sordu:

13 Yıl Önce Güncellendi

2013-05-22 10:31:19

Filistinli Baba: İsrail yalan söylüyor

Dura'nın vurulma anının ülkesinin imajını zedelediğini iddia eden İsrail, görüntünün mizansen olduğuna kanaat getirdi. Muhammed Dura'nın acılı babası ise 13 yıl sonra İsrail'in açıkladığı rapora tepki gösterdi.

Cemal El Dura duygularını A Haber'e anlattı.

"İSRAİL'İN RAPORLARI TAMAMEN UYDURMA"

İsrail'in açıkladığı bu rapor, zaten her yıl çıkan raporlardır, yeni bir şey değil. Hepsi uydurma raporlardır. Bizim ve bütün Filistin halkının hakkını yiyen açıklamalardır. Muhammed El Dura'nın hakkı bütün Arapların, bütün Filistinlilerin ve şerefli olan tüm insanların hakkını savunan bir olaydır aslında. olaylar olduğunda, 30 Eylül 2000'de İsrail kendisi Muhammed El Dura'yı öldürdüğünü itiraf etmişti. Resimler Fransız 2. kanalında yayınlandığında, Jak Chirac, "bütün dünya kanallarında bu yayınlanacak, dağıtılacaktır ve herhangi bir para istenmeyecektir" demiştir. İsrail o zaman bütün dünya tarafından kınanmıştı. Şimdi İsrail tüm gerçekleri çevirmeye kalkışıyor. Bu resimlerin aslında tam tersi olduğunu söylemeye çalışıyorlar. Bir İsrailli ve oğlunun Filistin halkı tarafından öldürülmeye çalışıldığı bir fotoğrafı yayınlamaya çalışıyorlar. Ama şimdi, başbakanlık ofisi Netanyahu'nun çıkardığı bir raporla geliyor kaşımıza.

"OĞLUMU KİM ÖLDÜRDÜ, BENİ KİM VURDU?"

Bu gerçekleri öldürmeye, kapatmaya çalışan bir rapordur aslında. Muhammed El Dura'yı öldürmediklerini söyleyen bir rapor. Muhammed şu anda yaşamıyor, söyleyemiyor bir şey. Ama ben onların ateşiyle vuruldum. Amman'a gittim orada bana tedavi uygulandı. Amman'a nasıl gittim ve nasıl orada tedavi gördüm, eğer bu gerçek olmasaydı. Şu anda İsrail Muhammed El Dura'yı öldürmedikleri iddiası ile çıkıyor karşımıza. Muhammed El Dura onlarım imajını zedelemeye çalışıyormuş gibi göstermeye çalışıyorlar.

İsrail'in Filistin çocuklarına, halkına karşı yaptığı bir sürü katliam olmuştu. Bu rapor bizim haklarımızı ve gerçekleri öldürmeye çalışan tüm İsrail'i tüm dünyaya gösteriyor.

"SAKLANDIĞIMIZ TAŞ OĞLUMU VE BENİ KORUYAMADI"

Bu olay arkamdan koşan bir kara kabus gibi. Hala fiziki ve manevi olarak problemler yaşıyorum. Hala bir sürü ameliyattan geçmem gerekiyor. Oğlumla beraber Gazze'den çıkıyordum, birden bir yağmur gibi ateşin altında bulduk kendimizi. Hiçbir yere kaçamadık. Küçücük yerde saklanmaya çalıştık ama maalesef o taş beni ve oğlumu koruyamadı.

Oğlumu korumaya çalıştım aslında ateşten ama, elime ayağıma göğsüme her tarafıma kurşun saplandı. Allahın kaderi bu

"OĞLUM YAŞASAYDI 23 YAŞINDA OLACAKTI"

Muhammed yaşasaydı 23 yaşında olacaktı. Biz Allah'a inana bir insanlarız. Allah'ın takdiri olduğunu biliyoruz. Hepimiz emanet olarak buradayız. Emanetin sahibi istediği zaman emanetini geri alma hakkına sahip. Onu geri almak istiyorsa tabiî ki geri alacaktır ve bu benim için büyük bir şereftir aslında. Muhammed El Dura sadece benim değil, tüm Filistin'in tüm Arap dünyasının ve tüm şeref sahibi insanların olayıdır aslında.

"İSRAİL'İ YALANLAYACAK BİR SÜRÜ DELİLİM VAR"

Bütün bu İsrail'in söylediklerine karşı yalanlayabileceğim bir sürü şey var. uluslararası alanda da bunu gösterebilirim. Uluslararası soruşturma komisyonları geldin Bu delilleri incelesin. İsterlerse Muhammed'in cesedini bile çıkartıp bakabilirler. Gerçekten İsrail'in öldürdüğünü gösterebilmesi için ben her şeye hazırım.İsrail her şeyi karalamaya çalışıyorlar. Mavi Marmara olayında da olduğu gibi, onlar bir şekilde hata yapıyorlar ve Kendileri haksızmış gibi göstermeye çalışıyorlar. Bu her zaman yaptıkları şeydir.

"GAZZE'DE ERDOĞAN İLE GÖRÜŞMEK İSTERİM"

Ben o günden beri tek başınayım, Allahın desteğiyle tek başınayım. Kimse beni desteklemedi ve yardım etmedi olayda.Tabiî ki Türkiye'nin duruşunu hiç kimse unutamaz. Recep Tayyip Erdoğan'ın Davos'ta söyledikleri hepimizin başını yükseklere taşıdı. Kimse bunu söyleyemezdi aslında.Gazze'de biz onu çok bekliyoruz. Umut ediyorum ki Gazze'de aramızda özel bir görüşme olur.

El-Mizan: "İşgal Yönetimi Yalan Söyleyerek Kamuoyunu Aldatmaya Çalışıyor"

El-Mizan İnsan Hakları Merkezi, işgal rejiminin 2000 yılında 2. İntifada'nın başında Filistinli çocuk Muhammed Ed-Durra'nın ölümünden sorumlu olduğunu inkar etmesini kınadı ve işgal yönetiminin uluslararası hukuk karşısındaki yükümlülüklerinden kaçınmak için yalan söylediğini ifade etti.

İsrail Hükümeti tarafından Muhammed Ed-Durra'nın ölümünü araştırmak üzere Eylül 2012'de oluşturulan komitenin Pazar günü İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu'ya teslim edilen raporunda, Fransız haber ajansının yayınladığı filmin sonunda Filistinli çocuğun hâlâ hayatta olduğunun anlaşıldığı iddia edilmişti.

El-Mizan Merkezi, bugün (21 Mayıs Salı) konuyla ilgili yayınladığı bildiride, işgal yönetiminin olaydan 12 yıl sonra araştırma komitesi oluşturduğu ve komitenin görgü tanıklarını dinleme veya insan vicdanını yaralayan olayla ilgili açıklamalara yeniden bakma zahmetine dahi katlanmadığı belirtildi.

Filistinli Cemal Ed-Durra ve oğlu Muhammed Ed-Durra'nın yoğun kurşun yağmurundan korunmaya çalıştıklarını fakat başarılı olamadıklarını bildiren El-Mizan Merkezi, cinayetin o anda tesadüf eseri orada bulunan Fransız haber ajansının kameramanı tarafından olduğu gibi kaydedildiğini söyledi.

İsrail yönetiminin kamuoyunu yanıltarak savaş suçu ve insanlığa karşı işlenen suç derecesindeki cinayetlerini örtmek amacıyla yalan söylediğini ifade eden El-Mizan Merkezi, işgal rejiminin İnsan Hakları Komitesi ve BM İnsan Hakları Konseyi tarafından oluşturulan araştırma komitelerine hiçbir zaman yardımcı olmadığını hatırlattı.

İsrail'deki son gelişmelerin Filistinlilerin hukuk yoluyla adalete ulaşmalarını engellemeyi ve işgal rejimi yöneticilerine dokunulmazlık kazandırmayı hedeflediğini söyleyen El-Mizan Merkezi, işgal rejiminde oluşturulan araştırma komitelerinin işgal güçlerinden hiç kimseyi suçlamadığına ve Filistinli mağdurlardan hiç kimsenin zararının telafi edilmediğine dikkat çekti.

Haber Ara