ÇAĞLAYAN'DAN DAKİKA DAKİKA GELİŞMELER
12.15: Duruşma öğle arasından sonra devam edecek.
11.52: A. Sarıkurt: Yanaşan zodyaklara su sıktık. Attıkları mermileri plastik zannettik ama gerçekmiş
11.45: Muhammed Latif Kaya ifadesini bitirdi. Şu sıralarda Ahmet Sarıkurt ifadesini veriyor.
11.35: Kaya: Bize niçin silahla karşılık vermediniz diye sorduklarında Kabil'e karşı Habil olmayı istedik, cevabını verdim. İşkenceden yorgun düştüm. Susuzluktan ağzım o kadar kurudu ki dudaklarımı ıslatmak için ısırarak dudaklarımı kanattım. Saçlarım uzundu ve üç asker ayrı yönlere doğru saçlarımı çektiler. Saçlarım avuçlarında kaldı.
Muhammed Latif Kaya duygusal ve dokunaklı ifadesine devam ediyor.
10.55: Muhammed Latif Kaya: Hiç kimse masum sivil insanlara suçlu muamelesi yapamaz, seyahatini engelleyemez. Ağır yaralılar için müsade edin müdahale edeyim diye Dr.Mevlit yurtseven e musade etmediler.İngiltere vatandaşı Mustafa isimli yolcuyu köpeklerinin önüne attılar. Köpekler ısırdı ve onun karnı masmavi oldu. Ağır yaralıları tekmeliyorlardı.Narkozsuz bir şekilde yaralıları neşterle yarıp içlerinde elleri ile mermileri arıyorlardı. İsrail askerleri Türk bayrağı ve diğer ülke bayrakları ile ayakkabılarını sildiler ve çiğnediler. Aşağıladılar ve güldüler. Sorgu odasında ömrüm boyunca yaşamadığım aşağılamaya maruz kaldım. Bayan askerlerin önünde bizi soyarak müdahale ettiler.
10.40: Mavi Marmara mağdurları: Türkiye vatandaşı olup İsrailde askerlik yapan ve çok iyi türkçe konuşan ve Mavi Marmara saldırısına katılan; Türkiyenin ekmeğini yiyp bizi vuran ve aşağılayanlardan şikayetçiyiz. Bunlar bulunup yakalanmalı"
10.09: Gaye Somuncu:"Yaralımız çok, silahımız yok" diye ingilizce ibranice anonslarımızı duymamak için anons sistemi kablolarını kestiler
10.01: Mavi Marmara davasının duruşması başladı. Mavi Marmara gemi personeli ile başladık. Bugün çeşitli ülkelerden gelen mağdurlar ifade verecek
DAVANIN 2. GÜNÜ
16.39: Davaya yarın devam edilmek üzere ara verildi.
16.30: Mavi Marmara davasında yabancı katılımcılar müşteki sıfatıyla ifade veriyorlar.
15.38: Mahkeme devam ediyor. Mehmet Ali Zeybek ifade veriyor. Zeybek: Canlı canlı vucudumdan kerpeten gibi bir aletle narkozsuz kurşun çıkarttılar. Beş gün hastanede kaldım. ankaraya geldiğimde abim telefona kızımı verdiğinde ben kızımı hatırlayamadım. Bizi açıkca öldürmeye geldiler.yukarıdan rasgele yaylım ateşi açtılar.vucudumun değişik yerlerinde 9 kurşun vardır.
15.08: Müşteki: Yürüyemeyecek kadar yaralı ve kötü bir durumdayken zorla merdivenden çıkarmaya çalıştılar. Omuzlarımla sürterek çıkmaya çabaladım. Ameliyat olmayı reddettiğim halde saatlerce bana kabul ettirmeye çalıştılar
15.05: İbrahim Yıldırım içeride kısa bir ifade verdi
14.57: Sema İşlek: İlk üç yaralıya müdahale etmeye çalıştık ama alan çok dardı. Yaralılara yetişemiyorduk.
14.54: Halit Çay: Bugün bir Yahudi de Filistin'li mazlumlar gibi bir durumda kalsa biz O'na da yardıma gideriz.
14.49: Hasan Aynacı ifadesini bitirdi. Gazze gemisinin kaptanı ifade vermeye başladı. Kaptan: Psikolojimizi bozacak her şeyi yaptılar
14.42: Hasan Aynacı: Saldırı başlamadan önce üstümüzde uçak olduğunu tahmin ettiğimiz ışıklar uçuşuyordu, telefonlarımızı ara ara kesiyorlardı. Sabah namazından sonra helikopter ve hücumbotların gelmeye başladığını, ateş edildiğini gördük. Cevdet abi (Kılıçlar) elinde kamerasıyla; aman oraya gitmeyin ç, yukarı çıkmayın, diyordu. Bu gemiye kimse zorla binmedi. Ben de dahil herkes Gazze'ye gitme isteğindeydi. Dışarı çıkarken köpekleri üstümüze doğru getirdiler. Üstümüzü ararken bile çok kötü davrandılar. Buldukları her fırsatta bize, Türkiye'ye ve başbakana sürekli hakaret ettiler.
14.34: Ahmet Aydan Bekar: Bir metre arkamdan ateş edildi. Sağ omzumdan girip göğsümden çıkmış ama en hissetmedim. Biz yerde yatarken bir İsrail askeri gelip özellikle üstümüzde zıpladı, başımıza bastı. Bir başkası ellerimizi bağladı.Arada bir kafamı kaldırıp baktığımda sürekli sağa sola ateş ettiklerini gördüm. Bilincim yerinde değilken bile beni yatağa bağlamışlardı.
14.28: Kemal Gümüş: Gazeteci olarak orada bulunmamıza rağmen saldırı esnasında hiç bir fark gözetmeden ateş ettiler.Hedef gözetmeksizin herkese ateş ediliyordu. Teslim olduğumuz halde ateş etmeye devam ettiler. Askerler hiç bir fark gözetmeden herkesi sürekli aşağılıyorlardı. Dünyanın bir çok yerinde görev yaptım; ama bu kadar barbar ve çapulcu asker görmedim. Bi uçağa binerken ilkokul seviyesindeki çocuklara bizleri izletiyorlardı
FOTOĞRAFLARI GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ...
14.22: Müşteki Zeki Kaya: Mavi Marmara'ya katılmamın tek amacı mazlumlara yardım ulaştırmaktı.Eğer ben isteseydim askerlerden aldığım silahlarla onları vurabilir, helikopteri dahi düşürebilirdim, ama yapmadım. Çünkü biz orada Gazze'ye yardım götürmek, bebeklere mama ulaştırmak için bulunuyorduk.Bu dava kapsamında aslen Netanyahu ve yardımcılarının yargılanmasını istiyorum.
14.15: Gemi personeli Gürsay Şenol: Askerler kendi aralarında bizleri nasıl vurduklarını keyifle anlatıyorlardı.
14.08: Müşteki Muharrem Güneş: Bizi havaalanında yaralı vaziyette, yaklaşık 3 saat uçağın içinde beklettiler. Döndükten sonra yeme içme faaliyetlerine devam edebilmek için defalarca operasyon geçirdim. Maddi ve manevi davacıyım.
14.02: İfade vermekte olan Müşteki: Benim yanındaki bütün arkadaşlar vurulmuştu, ama ben henüz vurulmamıştım.Bir ara kafamı kaldırdığımda etrafımda çırılçıplak sırtüstü vaziyette yatırılmış arkadaşlarımı gördüm. Bir saat kadar yanağımdan giren mermiden dolayı yaralı vaziyette yatıyor halde bekledim. Beni sürükleyerek götürdüler.Beni zorla ayağa kaldırmaya çalıştılar. Ağzımdan kanlar akmaya devam ediyordu. Yüzüstü yatırıp ellerimi kelepçelediler. İsrail'in insani yardım yapıyoruz diye basına verdiği görüntüde ben vardım ve ellerimi kelepçeli unutmuşlardı.Konuştuğum doktora kaç şehidimiz var dediğimde önüme bir gazete getirip 16 ölünüz var dediler
13.54: Duruşma yeniden başladı. İfadeler veriliyor.
12.32: Çiğdem Topçuoğlu mahkeme salonundaki ifadesini bitirdi. Mahkemeye ara verildi. Katılımcılar dışarı çıkmaya başladılar.
11.49: Çiğdem T.: Eşimi şehit olarak bıraktığım yerde bir kan gölü vardı. O kanın içerisinde Türk bayrağını gördüm. Mavi Marmara gemisindeydim. Eşim kucağımda şehit düştü.Eşim şehid olduktan sonra da yaralılara yardım ettim. Aralarında İsrailli bir asker de vardı. Bayrağı almamam için kafama dipçikle vurdular. Bayrağı aldım ve göğsüme bastırdım. Öylece kaldım.Ben inancım gereği o gemiye bindim. Biliyordum ki o topraklar işgal edilmiş ve mazlumlar bizi bekliyordu.İHH başkanı Bülent Yıldırım'ı zorla bir yere götürüyorlardı. Arkadaşlarımızı ağır bir şekilde darp ettiler.Bülent Yıldırım dışarı çıktığında anormal bir şekilde sallanıyordu. Nasılsın abi, dediğimizde ben iyi değilim dedi. Ben önce Allah'ın adaletine inanıyorum. Biz gemide üzerimize düşeni yaptık. Bundan sonrası sizin göreviniz.
11.46: Çağlayan Adiyesi'nde ezgiler, marşalar söyleniyor, Filistin'e, Gazze'ye ve Suriye selamlar gönderiliyor
11.23: Furkan'ın gemi arkadaşı Ali Tokluman Mavi Marmara'da yaşadıklarını mahkemede anlatıyor
10.52: Avukat Ramazan Arıtürk:İsrailli suçluların mahkemeye gelmeli Aksi taktirde tutuklama emri çıkacak
10.43: Bülent Yıldırım: Mavi Marmara, İsrail için sonunun başlangıcıdır, davalar asla geri çekilemez başlangıçtaki tüm şartlar gerçekleşecek. Filistinözgür olacak.Gerekirse Mavi Marmara tekrar yola çıkacak
10.40: İHH Başkanı Bülent Yıldırım açıklama yapıyor
10.10: Hüseyin Oruç: Uluslararası sulardaydık ve uluslararası sularda ilerlemeye hep dikkat ettik. Dönem dönem Türkiye'ye hakaret edilerek bize taciz edildi. Hiç bir uyarı yapılmadan direkt olarak saldırıya maruz kaldık.Bazı arkadaşlarımızın sorgu videoları İsrail tarafından daha sonraları sosyal medyada paylaşıldı.Geminin motorları durdurulmuştu. Geminin ikinci kaptanını çocuklarıyla tehdit ederek zorla motorları çalıştırttılar.Bize karşı çok sert bit tavır vardı askerlerde.Saldırıda ilk mermi sesiyle beraber sırtımız İsrail'e gelecek şekilde geri döndük. Buna rağmen İsrail niyetini belli etti. İsrailli yaralı askerlere bir şey olmasın diye vakıftan arkadaşlarımızı hemen yanlarına gönderdik.
10.15: Müştekilerden Hüseyin Oruç ifade vermeye başladı
10.00: Mavi Marmara davası başladı. İçeride ifade vereceklerin isimleri alınıyor.
PROGRAMLAR:
20 MAYIS
Mavi Marmara Davası'nın 3. duruşmasının görüleceği saatlerde; 20 Mayıs Saat 10.00'da Çağlayan Adliyesi'nde Mavi Marmara dostları buluşacak. Adliye önünde; şehit yakınları, Mavi Marmara gönüllüleri, Filistin dostları, İHH gönüllüleri, yazarlar, gazeteciler bir araya gelecek. Etkinlikte İsrail'in kanun dışı eylemleri ve sistematik hale getirdiği hak ihlalleri anlatılacak.
31 MAYIS
31 Mayıs akşamı 21:00'da ise Haliç Tersanesi'nde bulunan Mavi Marmara gemisinde bir program olacak ve gemide sabahlanacak. Konuşmalar, ezgiler ve pek çok faaliyetin olacağı gecede dünyanın çeşitli ülkelerinden yabancı konuklar da hazır bulunacak.
1 HAZİRAN
1 Haziran saat 17:00'da Fatih Camii'nden Edirnekapı'ya yürünecek. Yürüyüş; Edirnekapı'daki Mavi Marmara Şehitlerinin kabrinde son bulacak. "Davamız Özgür Kudüs" ve "Davamız Özgür Gazze" adıyla yapılacak yürüyüşe on binlerce kişi katılacak.
