Türkiye'de sigorta bilincinin yeterli olmaması ve rekabet, bu şirketleri telefon pazarlama yöntemiyle yoğun satış kampanyalarına yöneltti. Ancak bu noktada tüketiciyi mağdur eden örnekler sıklaştı. Benzer durumların birçok sektörde de yaşanması ile durumdan rahatsız olan Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, bu tür mağduriyetleri ortadan kaldıracak kanun değişikliğine hazırlanıyor. Değişikliğe göre bundan böyle tüketicinin onayı alınmadan yapılan ürün satışlarından tüketici ürünü kullanmış olsa bile sorumlu olmayacak. Bakanlık kaynaklarına göre değişikliğin önümüzdeki hafta başında onaylanması bekleniyor.
4077 sayılı kanun taslağının ‘Sipariş edilmeyen mal veya hizmetler' başlığı altında tüketiciyi mağduriyetten kurtaracak şu ifadeler yer alıyor: “Sipariş edilmeyen malların gönderilmesi ya da hizmetlerin sunulması durumunda, tüketiciye karşı herhangi bir hak ileri sürülemez. Bu hallerde, tüketicinin sessiz kalması ya da mal veya hizmeti kullanmış olması, sözleşmenin kurulmasına yönelik kabul beyanı olarak yorumlanamaz. Tüketicinin malı geri göndermek veya muhafaza etmek gibi bir yükümlülüğü de yoktur.”
Böylece, şirketler tüketicinin sessiz kalmasını ikrar olarak kabul edemeyecek. İlaveten tüketici, onayı alınmadan teslim edilen malı geri göndermek zorunda da değil. Ayrıca kanunun devamında mal veya hizmetin sipariş edildiğinin ispatının şirketin yükümlülüğünde olduğu açıkça belirtiliyor.
Kanun değişikliği yürürlüğe girdikten sonra, “Hiç ilgisi olmadığı halde adına poliçe kesildiğini” söyleyen İ.H. isimli vatandaş gibi tüketicilerin eli hak arayışı konusunda güçlenecek. İ.H. başından geçenleri şöyle anlatıyor: “Hiçbir başvuru yapmadığım halde bir sigorta şirketi arayıp geçen yıldan bir poliçe borcum olduğunu ve bu yıl da yenileyip yenilemeyeceğimi sordu. Böyle bir poliçeden hem haberim olmadığını hem de poliçenin elimde olmadığını söyledim. ‘Poliçeniz daha önce kesilmiş ve adresinize yönlendirilmiştir' cevabını aldım.” Mağdur vatandaş, kişisel bilgilerini nereden aldıklarını sorduğunda ise telefondaki kişinin değişik banka isimleri verdiğini söylüyor. Bankacılık sektör kaynakları, bankaların müşteri bilgilerinin üçüncü şahıslarla paylaşılmasının mümkün olmadığının altını çiziyor. Vatandaşları, sahtecilik ve dolandırıcılık kokusu olan bu tür telefonlara itibar etmemesi konusunda uyarıyor. Bu tür sigorta şirketlerinin genellikle yaşlı insanların iyi niyetini suiistimal ettiklerinin altını çizen kaynaklar, bu durumda derhal yetkili makamlara şikâyet edilmesi gerektiğine dikkat çekiyor.
ZAMAN
