Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

'İçki yasağı' teklifi gözden geçirilecek

TBMM'ye sunulan torba yasada yer alan düzenlemede 'alkol kullanımının alışveriş merkezlerinden turistik tesislere kadar yasaklanmasını' öngeren teklif tartışma yarattı. AKP'den tasarının 'gözden geçirileceği' açıklaması geldi.

13 Yıl Önce Güncellendi

2013-05-15 15:48:52

'İçki yasağı' teklifi gözden geçirilecek


Geçen hafta TBMM Başkanlığı’na sunulan AKP’nin içki yasaklarını içeren yasa teklifi sektör firmalarının kafasını karıştırdı. Firmalar, yasa teklifinin bu şekliyle kabul edilmesi halinde turizm teşvik belgesine sahip olan ve Turizm bakanlığından ruhsat alan oteller de dahil olmak üzere, 100 metre yakınında bir eğitim kurumu bulunan satış noktası ve restoranlarda içki satılamayacağını kaydettiler.

Bu arada TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda bugün görüşülmeye başlanan yasa teklifi Alt Komisyon’a gönderildi. Alt Komisyon teklif üzerindeki çalışmaları bu hafta bitirecek, haftaya tekrar üst komisyon’da ele alıancak. Teklif sahibi Recai Berber, düzenleme ile şu an satışta olan içki şişelerinin etkileneceği için bir geçiş dönemine ilişkin düzenleme yapılabileceğini söyledi. Komisyon’da Berber’e 4. Murad benzetmesi yapıldı.


100 METREDE SÜRÜCÜ KURSU VARSA...

Neşe Karanfil'in Radikal'deki haberine göre Alt Komisyon teklif ile ilgili bugün çalışmalarına başlayacak. Bu arada içki sektöründen firmalar, yasa teklifinde yer alan “ibadethaneler ile her türlü eğitim ve öğretim faaliyetinin icra edileceği tesisler” denildiği için, 100 metre yakınında sürücü kursu olan bir turistik tesis, bir içkili restoran, otel, bakkal ya da marketin alkollü içki satış ruhsatı iptal edilebileceğini gündeme getirdiler. Aslında 100 metre yasağı önceden de vardı. Ancak mevcut düzenlemede resmi okullar kapsamda. Yasa teklifinde ise ayrım yapılmadığı için yasak kapsamının genişlediği belirtiliyor. Maddeye göre kapalı içki satışı yapılan bakkal, market, büfe gibi perakende noktalar ile açık içki satışı yapılan restoran, bar gibi işyerleri ve turizm teşvik belgesine sahip tüm işletmelerden oluşan satış noktalarının cami ve her türlü eğitim faaliyetinin yapıldığı tesislere 100 metre mesafeden yakın olması yasaklanacak. Bu madde böyle geçerse, sadece okullar değil, sürücü kursu, bilgisayar kursu, mesleki kurslar, dans kursu gibi akla gelebilecek herhangi bir kurs da eğitim tesisi sayılabilecek ve 100 metre yakında hiçbir şekilde şişeyle yada kadehle içki satılamayacak.


SEKTÖR NE DİYOR?

İçki sektörünün görüşlerine göre, bu kural uygulanırsa İstanbul’da İstiklal caddesinde, ne Çiçek pasajı kalacak, ne Asmalı Mescit ne de Nevizade…Çünkü İstiklal Caddesi üzerinde bir çok binada çeşitli kurslar veriliyor. Çiçek Pasajı’nın karşısında Galatasaray lisesi olduğu için bu pasajdaki restoranların ruhsatları iptal tehlikesinde. Sultanahmet Meydanı, Galata kulesi civarındaki oteller de ruhsatlarından vazgeçmek durumunda kalacaklar. Ortaköy’deki, Kumkapı’daki ya da Kadıköy’deki birçok restoran da içki satamayacak. Bodrum, Çeşme, Antalya gibi turistik yerlerde de içkili restoran sayısı en az yüzde 60 -70 azalacak. Getirilen yasak sadece turizm işletme belgesi olan restoran, otel ve işletmelerle de sınırlı değil, 100 metre kuralı, bakkal, market ve büfelere de uygulanacağından etrafında herhangi bir eğitim tesisi, ibadethane, kilise bulunmayan bakkal ve market bulmak zor olacağı için sadece İstanbul’da bakkalların yüzde 70’inin içki satış ruhsatını kaybedeceği hesaplanıyor.


SİYAH CAM MI TAKILACAK?

Teklifteki bir başka maddeye göre, alkollü içki satılan ve tüketilen yerlerde içki içildiği ve satıldığının dışarıdan görünmemesi gerekiyor. Maddede, bu kurala uymayan işletme sahibine 50.000 TL ye kadar para cezası verilmesi öngörülüyor. Madde aynı zamanda bakkal, büfe veya market gibi tüm perakende içki satış yerlerini de kapsadığından vitrinlerde içki bulunmayacağı gibi içerisi görünmesin diye camları da boyamak zorunda kalabilecekler.

Teklifle alkollü içki markalarının, gazete, dergi, internet reklamları tamamen yasaklanıyor ve hiçbir etkinliğe şirket ticari unvanı ile dahi destekleyici olunmasına izin verilmiyor. Bu güne kadar alkollü içki üretici firmalar bazen bir marka ile bazen de şirket ticari unvanları ile sanat ve kültür etkinliklerine destekleyici olabiliyordu. Ancak bu teklif sponsorluğu tamamen yasaklıyor.

Özellikle İKSV’nin kültür sanat etkinlikleri, sinema ve müzik festivallerinde bu firmalar sponsor oluyordu. Ancak şimdi hiç birisi mümkün değil. Alkol üreticileri herhangi biçimde kurumsal sosyal sorumluluk projesi de yapamayacaklar.

Alkollü içki markaları başka hiçbir ürün üzerinde kullanılamayacağından artık restoranlardaki, logolu kadehler, buz kovaları, şemsiyeler, masa örtüleri, bakkallardaki bira dolapları, minderler ve hatta şirket çalışanının üzerindeki tişört üzerinde bile sattığı ürünün marka ve logosu yazamayacak.

CHP İstanbul Milletvekili Aydın Ayaydın, yasa teklifiyle, 100 metre yakınında ibadethane ve her türlü eğitim kurumu olan yerlerde içki satışının yasaklandığını belirterek, yakınında sürücü kursu, biçki dikiş kursu varsa bile bu yasak kapsamına girebileceğini söyledi. Ayaydın, "En azından mevcutların kazanılmış haklarının korunması lazım. Otel açılmış yanına diğelim ki cami yapıldı ne olacak?" dedi.


Palandöken: “Bu yasa gerçekleşirse ülkenin imajı zedelenir”

TESK Başkanı Bendevi Palandöken’den içki yasakları yasa teklifine uyarı geldi. Sürpriz şekilde gündeme gelen alkol yasağının ekonominin çarklarını durdurma noktasına getireceğini ve ülkenin imajını zedeleyeceğini belirten Palandökten, bu teklif acilen geriye alınması gerektiğini söyledi. Palandöken, şunları söyledi:

“Alkollü içki satış ve pazarlama kurallarını yeniden düzenleyen torba kanun bu şekli ile kabul edilirse öncelikle ülkemizin imajı zedelenecektir. En önemlisi ekonomi ölme noktasına gelecektir. Son zamanda ülke turizminin gelişmesinde öncü rol oynayan otel, restoran ve bakkallar yok olma noktasına gelir. Bu süreç çok hassas bir süreçtir. Biz alkol satışından önce eğitime önem veriyoruz ve 18 yaşın altında satış yapmıyoruz. Bu yasa ile kaçak alkol üretimi ve satışı mutlaka artacaktır. Bu da milyarlarca vergi kaybı anlamına ve insanlarımızın ölümü demektir.”


Haber Ara