Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

CHP Genel Başkan Yardımcısı Tekin: Apoletliler gitti, apoletsizler geldi

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, "12 Eylül dönemini yaşayan insanlarız. Hiçbir şey değişmedi. Apoletliler gitti, apoletsizler geldi." dedi. Tekin, Genel Başkan yardımcıları Yakup Akaya ve Bülent Tezcan ile Ege Bölgesi'ndeki bazı milletvekill

13 Yıl Önce Güncellendi

2013-05-13 11:24:02

CHP Genel Başkan Yardımcısı Tekin: Apoletliler gitti, apoletsizler geldi
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, "12 Eylül dönemini yaşayan insanlarız. Hiçbir şey değişmedi. Apoletliler gitti, apoletsizler geldi." dedi. Tekin, Genel Başkan yardımcıları Yakup Akaya ve Bülent Tezcan ile Ege Bölgesi'ndeki bazı milletvekillerinin katılımıyla CHP İzmir İl Başkanlığı'nda basın toplantısı düzenledi.

Aydın'ın ardından başka illerde de miting yapacaklarını belirten Tekin, "Ayın 18'inde ilk mitingi Aydın'da yapacağız. CHP MYK, miting yapmaya karar verdi. Neden buna ihtiyaç duyduk? Her gün aşama aşama demokrasinin, özgürlüğün nasıl tırpanlandığını, yok edildiğini görüyoruz. Başkanlık sistemi tartışılırken otoriter başkanlık sistemi oluştu. Her şeye Başbakan karar veriyor. Nerede miting yapılacak, yargı nasıl karar verecek, gazeteler nasıl yazacak, kaç çocuk yapılacak Başbakan karar veriyor. Böylesi demokrasi ve özgürlüğün rafa kaldırıldığı bir dönemde, ana muhalefet olarak milletle buluşmaya gidiyoruz." şeklinde konuştu. Türkiye'nin olağanüstü dönemler yaşadığını söyleyen Tekin, "Eğer bir ülkede basına ve medyaya sansür uygulanıyorsa orada demokrasi ve özgürlükler askıya alınmıştır." dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Tekin, Reyhanlı'daki patlamalarla ilgili bir soru üzerine ise şunları söyledi: "Reyhanlı'da 20 milletvekili arkadaşımız var. Hatay'da oluşabilecek sorunları tek ortaya koyan parti CHP olmasına rağmen ne yazık ki iktidarın söylediklerinin önüne geçememiştir. Olaydan bir saat sonra hükümet yetkilileri, 'Kimin yaptığını biliyoruz.' dedi. Başka olaylarda altı sekiz ay sonuç beklerken bir saat sonra elleriyle koymuş gibi, 'Kimin yaptığını biliyoruz.' dediler. MİT'in açıklaması var, 23 Nisan günü devletin tüm birimlerini, Suriye'de muhaliflerin elindeki Rakka şehrinden üç bombalı aracın Türkiye'ye girme ihtimali olduğu konusunda uyarmış. Bu uyarı geldiyse neden önlem alınmadı? Rakka'daki muhaliflerle ilişkinizin hangi boyutta olduğunu açıklayın. Sıkıyönetim ilan ederek, ekranları karartarak engelleyemezsiniz. Reyhanlı'da yaşananları görmek istiyorsanız bir dünya gazetelerine, bir de kendi gazetelerinize bakın. 1 Mayıs'ta yasak koy, Reyhanlı'ya yasak koy; bu baskıcı uygulama için miting yapıyoruz."

Gürsel Tekin, Suriye'de sınır diye bir şey kalmadığını iddia ederek, "Raporu kamuoyuyla paylaştık. Özellikle Hatay-Suriye sınırı. Sınır diye bir şey yok. Gazete ve televizyonlar ısrarla 'sınır' diye veriyor. Gittiğinizde sınırın olmadığını, uzun süredir sınırların kaldırıldığını göreceksiniz. Keza sadece Hatay'da değil, bölgedeki tüm illere gittiğinizde çok ciddi huzursuzluk var. Bölgede çok ciddi sıkıntı var. İktidara sorduğunuzda, onlar da sağlıklı yanıt veremiyor. Giriş çıkışlar net değil, kayıt altına alınabilmiş değil. Devlet burada sınıfta kalmış." dedi.

Tekin, bir soru üzerine de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, "Eğer o minicik bedenler için sesimi yükseltmeyeceksem olmaz olsun böyle siyaset. Olmaz olsun öyle bir dış politika. O bebeklerin annelerinin içler acısı durumu karşısında susacaksam, ben başbakanlık kimliğimi şu kürsüye bırakır, çeker giderim" açıklamasını şöyle değerlendirdi: "Başbakan bırakıp gidecekse kimse çok üzülmez. Vicdanen Suriye'deki olaylardan dolayı bırakıp gidecekse Ortadoğu'da sadece Suriye'de değil, çokça insanın katledildiğini görür. Irak'ta 1,5 milyon Müslüman öldürüldü, keşke Başbakan aynı duyarlılığı orada da gösterebilseydi."

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın da İzmir'de olduğunu söyleyen Tekin, "Sayın Bülent Arınç galiba burada. Sayın Arınç'a bizim adımıza şu soruyu sorabilirseniz çok mutlu oluruz: MİT'in vermiş olduğu bilgi doğru mudur, değil midir? Bu saate kadar bir yalanlama gelmedi. Doğruysa neden önlem alınamadı? Bunların cevabını istiyoruz. Bize cevap vermiyorlar ama size cevap verebilirler diye düşünüyorum." şeklinde konuştu.

Haber Ara