AK Partili Rıfat Sait: Siyasi partilerin tren kaçmadan çorbada tuzları olsun

TBMM Dışişleri Komisyonu Üyesi ve AK Parti İzmir Milletvekili Rıfat Sait, çözüm sürecinde tarihi bir dönemecin yaşandığını belirterek, bütün partilerin katkıda bulunmasını istedi. Uluslararası Antalya Üniversitesi (UAÜ), Sosyal Ekonomik ve Politik Araştırmalar Merkezi (SEPAM) tarafından Rixos Downtown Otel'de 'Güncel Gelişmeler Işığında Türk Dış Politikası Sempozyumu' yapıldı. Sempozyumun ilk oturumuna Rıfat Sait'in yanı sıra Bilge Adamlar Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkanı Doç. Dr. Atilla Sandıklı, Koç Üniversitesi'nden Doç. Dr. Murat Somer ve gazeteci İlnur Çevik konuşmacı olarak katıldı.
AK Parti İzmir Milletvekili Sait, 'Kürt sorununun çözüm süreci ve Türk dış politikası' başlıklı konuşmasında, çözüm süreci ve terör sorununa değindi. 'Her Kürt PKK'lı değildir' diyen Sait, Türkiye'nin Batı'sında böyle bir algının yerleştirilmeye çalışıldığını ifade etti. Türkiye'nin etnik kökenindeki bütün insanların bu ülkede şehit ve gazi olduğunu hatırlatan Sait, bazı siyasilerin çözüm sürecinin bitmemesini istediğini de iddia etti. Barışın herkese fayda sağlayacağını söyleyen Sait, "Maalesef Türkiye'de olayı siyasallaştıran mekanizmalar ve bunu son oyuncak olarak gören bazı siyasiler çözüm sürecinin bitmemesini istiyor. Bu olay gerçekten tarihi bir süreçtir. Türkiye, önemli bir tarihi sürecin arifesindedir. Bu süreçte bütün siyasi partilerin tren kaçmadan çorbada tuzları olsun. Türkiye halkı ağırlıklı olarak sürecin bir an önce sonuçlanmasını istiyor. CHP içinde bile yüzde 65'in üzerinde çözüm sürecine destek var." şeklinde konuştu.

Asıl üzerinde durulması gereken konunun Rusya ve Irak'tan gelen enerji kaynaklarının Türkiye üzerinden gitmesi için bölgede güven ve istikrarın sağlanması olduğunu kaydeden Sait, çözüm sürecinin buna katkı sağlayacağını ifade etti. Sait, Başbakan Erdoğan'ın önümüzdeki günlerde ABD Başkanı Obama ile bu konular hakkında ve Suriye ile görüşeceğini de sözlerine ekledi.

"TÜRKİYE'NİN REFORMLAR YAPMASI GEREKECEK"
Oturum da ikinci konuşmayı yapan Doç. Dr. Somer de çözüm sürecindeki risklerin 3 aşamalı olarak ilerleyeceğini anlattı. Henüz birinci aşamada bulunulduğunu belirten Somer, sürecin en hassas, kazaya uğrama ve zorlanma ihtimali bulunan bölümün ikinci aşama olacağına dikkati çekti. PKK'nın sınır dışına çıkması ve barışın konuşulmaya başlanmasının sürecin ilk aşaması olarak tanımlayan Somer, toplumun çoğunluğunun da bu konuda anlaştığını ifade etti. Somer, ikinci aşamada ise Türkiye'nin Kürt meselesini çözebilmek için reformlar yapması gerekeceğini vurguladı. Somer, sürecin üçüncü aşamasında ise geçmişte yasal görülmeyen pek çok aktörün bir şekilde demokratik siyasetin içerisinde yer almak isteyebileceğini belirtti.