Dolar

34,8959

Euro

36,5882

Altın

3.011,31

Bist

10.058,63

'Havuç yiyen daha iyi görmez; dinlendirici gözlük diye bir şey yok'

Prof. Dr. Ömer Kamil Doğan, göz ile ilgili doğru bilinen bazı yanlışlara dikkat çekerek, "Bir insan uzağı ve yakını net görüyorsa gözü sağlam demektir", "Tuzlu yemekler göz sağlığını olumsuz etkiler" ya da "Çok yakından televizyon izlemek veya kitap

13 Yıl Önce Güncellendi

2013-05-08 15:12:42

'Havuç yiyen daha iyi görmez; dinlendirici gözlük diye bir şey yok'
Prof. Dr. Ömer Kamil Doğan, göz ile ilgili doğru bilinen bazı yanlışlara dikkat çekerek, "Bir insan uzağı ve yakını net görüyorsa gözü sağlam demektir", "Tuzlu yemekler göz sağlığını olumsuz etkiler" ya da "Çok yakından televizyon izlemek veya kitap okumak gözleri bozar" gibi genel inanışların doğruyu yansıtmadığını söyledi. Doğan, havucun görüşü arttırdığı bilgisinin de doğru bilinen yanlışlardan olduğunu vurguluyor.

Prof. Dr. Ömer Kamil Doğan, göz sağlığı ve gözle ilgili bazı genel yargılarla ilgili bilgi verdi. Dinlendirici gözlüğün baş ve göz ağrısını azaltmayacağını belirten Doğan, "Çünkü dinlendirici gözlük diye bir şey yoktur. Özellikle gençlerde net görmede problem olmamasına rağmen astigmat ya da hipermetrop gelişebiliyor. Çocuklarda ise sıklıkla görülen çok yakından televizyon izlemek ya da kitap okumak sanıldığının aksine gözleri bozmayıp ancak bir göz bozukluğunun habercisi olabiliyor." dedi.

Gözlüğün rakamlarla ifade edilen değerlere sahip olduğunu anlatan Doğan, "Yaygın olarak kullanılan ve dinlendirici olarak bilinen gözlüklerin herhangi bir tedavi edici özelliği bulunmamaktadır. Ayrıca katarakt ile ilgili de benzer doğru sanılan yanlış bilgiler mevcuttur. Bunlardan bir tanesi kataraktın yalnızca yaşlılarda göründüğü bilgisidir. Katarakt yaşlılarda sıkça görülmekle birlikte gençlerde, bebeklerde ve çocuklarda da rastlanabilen bir rahatsızlıktır. Katarakt bir gözden diğer göze geçebilen bir rahatsızlık olmayıp çoğunlukla çift taraflı oluşmaktadır." ifadelerini kullandı.

Prof. Doğan, göz sağlığı ile ilgili doğru bilinen yanlışları şöyle sıraladı: " Çok ağlamak gözyaşını kurutmaz, çünkü ağlamak psikolojik bir olaydır ve gözyaşı, göz çevresindeki çeşitli dokular tarafından sürekli üretilir. Gözlükten kurtulmak için 'gözü çizdirmek gerekir' tanımı doğru bir ifade değildir. Görme kusurunun tedavisi için uygulanan lazer (excimer) tedavisinde, gözün saydam tabakası belirli bölgelerde inceltilir. Çizmek gibi bir işlem yapılmaz. 'Bebekler gözlük takmaz' yine yanlış olarak bilinen ifadelerdendir. Göz muayenesi doğuştan itibaren yapılabilir ve 3 aylıktan itibaren bebekler gözlük takabilir. 'Bebeklerdeki şaşılık büyüdüğünde geçer' yine doğru bilinen yanlışlardandır. Bebeklerdeki bazı şaşılıklar tedavi edilmediğinde ileriye dönük kalıcı görme kayıpları (göz tembelliği) gelişebilir. Katarakt tekrarlayıcı bir unsur değildir, bazen katarakt ameliyatından sonra, göz içine yerleştirilmiş olan merceğin arkasındaki zarda kesifleşme olabilir ve bu yanlış olarak 'katarakt tekrarladı' şeklinde bilinir. Göz damlası damlatıldıktan sonra gözü sık kırpıştırmak gerekli değildir. Çünkü göze damla uyguladıktan sonra bir dakika süre ile gözü uyut gibi kapatmak gerekir. Gözün sık kırpıştırılması, gözyaşı kanalı vasıtası ile damlanın burun boşluğuna geçerek etkisinin azalmasına yol açar. "






SON VİDEO HABER

Annenin uyuşturucu isyanı: 'Oğlumu kurtarın, artık kafayı yedim!'

Haber Ara