Havice katliamı Sünnileri birleştirdi
Havice’deki kanlı baskına yönelik öfke, aralarında anlaşmazlık bulunan Iraklı Sünnileri, Şii Başbakan Nuri el Maliki’ye karşı birleştirdi. Sünni aşiretler, ihtilaflarını bir kenara bırakarak, Maliki’ye karşı güç birliği yapmak için görüşmeler yapıyor.
13 Yıl Önce Güncellendi
2013-05-03 10:27:45
Irak ordusunun geçen ay Sünni protestoculara ateş açması sonucu çıkan çatışmalarda 114 kişinin öldüğü Havice olayına tepkiler devam ederken, saldırının Irak siyasetinde meydana getirdiği etkiler de artıyor. Şii Başbakan Nuri el Maliki’nin emriyle gerçekleşen saldırıdan sonra aralarında ihtilaf bulunan Sünni grupların Maliki’ye karşı birleşme eğiliminde olduğu öğrenildi. Siyasi duruşlarını ‘Irak milliyetçiliği’ üzerine kuran eski Baasçıların güçlü olduğu Musul ile aşiretlerin ‘Sünnici’ politikaları benimsediği El Anbar arasında Maliki’ye karşı ortak tavır almak için görüşmeler yapıldığı belirtildi.
Zaman’a bilgi veren Iraklı kaynaklar, Maliki’nin Sünnileri bir araya getirmemek için çaba sarf ettiğini söyleyerek, Musul ve Anbar’ın 20 Nisan’da yapılan yerel seçimlerin dışında bırakılmasının bu siyasetin bir parçası olduğunu ifade etti. Diktatörlükle suçlanan Maliki’nin bu vilayetlerde kendi aleyhine çıkacak sonucu engellemek ve gücünü dağıtmamak için yargıyı kullanarak böyle bir yola başvurduğunun altı çiziliyor. Hükümete yakın Iraklı bir kaynak, Maliki’nin Sünniler arasındaki ayrımları derinleştirerek Musul ve Anbar’da kendisine ‘en az zarar verecek’ sonucu elde etmek istediğini fakat Havice baskınının bu hedefi bozduğunu kaydetti. Kaynak, “Iraklı Sünniler arasında Sünniciler ve Baasçılar ikilemi vardı. Bunun dışında özellikle Anbar’daki aşiretler arasında rekabet bulunuyordu. Fakat Havice’deki saldırıda her aşiretten, her hizipten insan öldü. Akrabalarının katledildiğini görenler Maliki’ye karşı ayrılıklarını bir kenara bırakıp birleşti.” şeklinde konuştu. Başbakan Yardımcısı Salih Mutlak, seçimlerden 3 gün sonra gerçekleşen Havice saldırısına tepki göstererek görevinden istifa etmişti. Kabinenin ikinci adamı olarak bilinen bakan Ali Edip de Maliki’yi ‘Irak’ı bölmekle’ suçlamıştı.
Ülkenin en büyük vilayeti Anbar, Sünnilerin en güçlü merkezi konumunda. Hakkında tutuklanma talebi bulunan eski Maliye Bakanı Rafi el İsavi, Anbar’daki aşiretlere sığınmıştı. El Kaide, Irak-Suriye sınırında bulunan vilayette tabandan destek buluyor. Buna karşılık Musul, Irak milliyetçisi olan Arapların ve özellikle eski Baasçıların kalesi konumunda. Devrik Irak lideri Saddam’ın çocuklarının Musul’a sığınması ve burada yakalanması, bu vilayetin Baasçılar için önemini gösteriyor.
Öte yandan Sünnilerin birleşme çabalarına karşın, Maliki’nin yerel seçimlerde aldığı oylarla güven bulduğu ifade ediliyor. Iraklı yetkililerden alınan bilgiye göre, seçimlerde gayri resmi sonuçlar başkent Bağdat’ta Maliki’nin destek verdiği adayların yüzde 40’a yakın oy aldığını gösteriyor. Gözlemciler bu sonucun başbakanı memnun ettiğini ifade ederken, Musul ve Anbar’da da gelecek ay içerisinde seçim düzenlenebileceğini söyledi. Ülke genelinde seçime katılım oranının yüzde 70 civarında olması ise halkın siyasetten soğumasının bir sonucu olarak gösteriliyor.
Irak’ta en kanlı nisan
Irak’ta geçen ay 712 kişinin öldüğü ve 2008’den beri ülkenin en kanlı ayının geçen nisan ayı olduğu açıklandı. Birleşmiş Milletler Irak Temsilciliği tarafından yayımlanan raporda, geçen aydan itibaren ülkedeki güvenlik problemlerinin ve şiddetin arttığı belirtildi. Başkent Bağdat’ın şiddetin en yaygın görüldüğü şehir olarak nitelendirildiği raporda, hayatını kaybedenlerin 117’sinin Irak güvenlik gücü mensubu olduğu ifade ediliyor.
SON VİDEO HABER
Haber Ara