DTK Olağanüstü Genel Kurul düzenledi
PKK’nın bir hafta sonra Türkiye sınırından geri çekilerek silahlar yerine demokratik siyasetin öne çıkması nedeniyle, 800 delegesi bulunan Demokratik Toplum Kongresi Olağanüstü Kongre yaptı.
13 Yıl Önce Güncellendi
2013-04-20 14:23:21
TIMETURK / Haber Merkezi
PKK’nın önümüzdeki hafta silahlı güçlerini Irak’ın Kürt yönetimi bölgesindeki Medya savunma alanlarına çekerek, yeni bir dönemin başlaması üzerine DTK Olağanüstü Kongre kararı aldı. BDP İl binası salonunda yapılan toplantıya 800 delege katıldı. Açılış konuşmasını yapan Ahmet Türk, artık yeni bir döneme girildiğini ifade ederek şunları söyledi:
Kadınlarımıza, gençlerimize güveniyoruz
“Kürt mücadelesi açısından önemli bir aşamaya geldiğimizi, Kürt halkının özgürlük mücadelesinin bugün bizi barışa, tartışmaya özgürlüğe doğru götürdüğünü izliyoruz ve görüyoruz. Bu sürecin mimarı bu süreci başlatan halkları kucaklaştırmaya çalışan özgürlüklerin teminatı Sayın Abdullah Öcalan’a teşekkür ediyoruz. Tarihi bir dönemden geçiyoruz. Kürt sorunu yeni bir döneme girmiş stratejik bir değişiklikle süreci karşılamaya hazır bir halk var. Ve biz halkımıza örgütlerimize kadınlarımıza gençlerimize güveniyoruz. Artık bu süreci tartışmaktan diyalog kurmaktan çözüm aramaktan çekinmeyeceğiz “
Süreci karşılayalım
“Bu süreci başlatan Sayın Öcalan’ın kendisidir. Halkların kardeşliğini esas alan demokratik ünitede hakları buluşturmaya çalışan bir sürecin başlangıcıdır. Biz bu nedenle bu süreçle ilgili neyi getirir, neyi götürür elbette birçok şeyi tartışacağız. Süreçle ilgili Kürt siyasetçileri olarak nasıl bir çalışma içinde olacağımızı burada tartışarak ortak yolu bularak ortak söylemleri geliştirerek ortak çalışma alanları oluşturarak süreci karşılamaya çalışacağız”
Tarihi sorumluluğumuz var
“Burada bundan sonraki süreçlerle ilgili yapacağımız çalışmalar demokratik zeminde siyaset yapanların omuzundadır. Kürt halkı ve kanaat önderleri için bir sınavdır bir tarihi gelecektir tarihi sorumluluktur o şekilde bakmak gerekiyor. Elbette ki bu süreç başlangıcıyla sonucuna kadar tek taraflı işleyecek değildir. Diyalog oluşturarak tartışarak sürecin içinde yer alarak süreci götürmemizin zorunlu olduğunu biliyoruz. Bu nedenle sadece bizim değil muhataplarımızın da önemli sorumluluklarının olduğunu ifade ediyorum. Eğer bir süreç Kürt sorunun çözümünden bahsediyorsak, bugüne kadar inkar ve ret edilen bir halkın taleplerinin esas alınması gerektiğini herkesin bilmesi ve görmesi gerekmektedir”
Barıştan söz edenler katkı sunmazsa Kürt halkının huzurunda vebal altında kalır
“Barış diyorsak barışın iki tarafı olur. Ortak bir çalışmayla barışı güçle bir hale getirebiliriz. Sadece süreçleri bir tarafın ilerletmesi veyahut bu süreci ben götürürüm mantığı eksik yanlış ve yarın sıkıntılara taşıyacak bir süreç olur. Bu sürecin hassasiyetleri belki bir taraf üzerinden yürümeyecek belki de bu sürecin dışında kalan kesimlerinde sürece yaklaşımları barış açısından halkların diyalogu açısından önemli katkılarda sağlayabilir. Barıştan söz edenler (CHP’yi kast ederek) kardeşlikten söz edenler bugün sorumluluk almak zorundadır. Bu tarihi fırsatı doğru bir şekilde değerlendirilmezse katkı sunulmazsa tarihin huzurunda kürt halkının huzurunda vebal günah altında kalacaklar”
Süreç sağlıklı yürüyecek
“Bu sürecin sağlıklı yürüyeceğine inanıyoruz. Sağlıklı yürümesi için her türlü katkıyı sunmaya hazırız. Ancak, barışında riskleri savaşında riskleri var. Yaşam r hayat risklerle doludur. Ama halka öncülük edenler zaman zaman her türlü riskide alacaklar. Bugün içinde bulunduğumuz süreç risklerde dolu olmasına amalarımız, bazı kuşkularımız olmasına rağmen barışın yanında olduğumuzu açık şekilde göstererek bu süreci götürmeye çalışacağız.
Top Hükümette
“Öcalan’ın açıklamalar, PKK’nın ateş çağrısı ve elindeki devlet memurlarını serbest bırakarak kararlılığını ortaya koymuştur. Bugün top hükümette ve devlettedir. Kürtlerinde beklentileri var. Biz pazarlık yapmıyoruz. İnkar edilen bir halkın hakkını hukukunu savunuyoruz. Sonuna kadar da savunacağız asla taviz vermeyeceğiz. Verdiğimiz mücadeleyi bir pazarlık olarak gündeme taşımak abesle iştigaldir. Yılların inkarını ortadan kaldırmaya yönelik, geleceklerimizi ortaklaştırmayı yaratmak için mücadele ediyoruz pazarlık için mücadele etmiyoruz”
Karşılıklı güvenle süreç yürüyecek
“Karşılıklı güven ortamını oluşturabilirsek bence bu süreç sağlıklı yürüyecektir. Hükümet ne kadar samimi tartışmaları yapılıyor. Bilemem. Ama bizim nasıl baktığımızı açık şekilde dile getireceğiz savunacağız. Hükümet samimidir değil midir tartışmasına girmeyelim.
Bizim sorumluluk aldığımız noktada sorumluluğumuzu nasıl gerçekleştireceğiz. Özü budur. Samimi değil diyerek halkımızın kafasını da karıştırmayalım. Gerektiğinde samimiyetsizliğin cevabını samimiyetin ödülünü de veririz. Siyasi tutuklular, PKK’nın gelecekteki durumu, Öcalan’ın geleceği bunları tartışacağız gündeme gelecek. Bununla ilgili formüller ortaya koyacağız. Çözümün kanallarını açacağız. Yol haritası çizilmeden süreci doğru noktaya taşımamız mümkün olmayacaktır”
Kürt mücadelesinin ne olduğunu anlatmak için muazzam bir alan yarattık
“Nasıl bir çalışma içinde olacağız. Halkımıza hangi mesajları vereceğiz. Süreci götüren taraflarla ilişkilerimiz nasıl olacak. Yeni sürece hazırlanmamız gerekir. Biz kendi içimizde netleşmezsek ortak çalışma alanlarını büyütmezsek bu süreçte puslu havayı sevenlerin ekmeğine yağ sürmüş olurlar. Artık Kürt halkını kimse kandıramaz. Acaba hükümet yeni oyunlar peşinde midir, diye soranlar olacaktır. Kürt mücadelesi zaman içinde değişim dönüşüm göstermek zorundadır. Şimdi Kürtlerin atmış olduğu adımla kimin demokratik siyaset zemininde sorunların çözülüp çözülmediğini isteyip kimin istemediğini artık dünyaya gösterecektir. Kürt mücadelesinin ne olduğunu anlatmak içinde güçlü bir zemin muazzam bir alanın yaratıldığını da görmemiz gerekir”
AP’den ilgi
“Avrupa parlamenterleri Öcalan’ın attığı adımı önemli buluyor ve takip edecekleri söylüyorlar. Parlamentonun genel kurulunda da dile getirdiler. Avrupa’nın Kürt sorununa bakışının sürecin daha kanlı gitmesine neden oludğunu ifade ettim. Şimdi ise bu sürecin doğru algılanmasını Sizin bakışınız sürecin daha kanlı gitmesine neden oldu. Şimdi bu sürecin doğru algılanması ve hakem rolü oynamaları gerektiğini belirttim. Barışı yapacak Türkler ve Kürtlerdir. Dışarıdan birileri gelip barışı sağlasın mantığı içinde değiliz. Ama küçülen dünya uluslararası ilişkiler vardır. Ortadoğuda istikrar istemek isteniyorsa katkı sunan aktörler olmalıdır”
Filistin ve Kıbrıs sorunundan daha büyüktür
“Kürt sorunu Ortadoğu’nun meselesidir. Kıbrıs ve Filistin meselesinden daha büyüktür. Geleceğin en önemli meselesine dönecek meseledir. Öcalan Ortadoğu haklarının kardeşleşmesini ortaklaşmasını demokratik konfederazmi Öcalan esas alarak bu mantıkla yaklaşmaktadır. Sıra bizde. Başımızı kendimiz kaşıyacağız. Öncülüğünü biz yapacağız. Olabildikçe demokrasi mücadelesinde saflarımızı büyütmemiz lazım. Güçlü hale getirmemiz lazım. Bizimle beraber olmayan değerli siyasetçileri kucaklamamız ve anlatmamız lazım. Bu mücadeleyi büyütmemiz lazım. Biz bu ülkede yeni bir dönemin önünü açmaya çalışıyoruz. Sorunların tartışarak diyalogla, halkımızın iradesini ortaya çıkararak çözme konusunda yeni bir yaklaşımı esas alacağız”
Sürecin sonu değil, yeni bir başlangıçtır
“Büyük acılar çekildi. Fedekarlıklar yaşandı. Bu mücadeleye büyük anlam kazandıran insanlar bizler açısından asla unutulmayacaktır. Ama bugün yükün ağırlığın bir kısmını omuzlarımızda taşımak durumundayız. Bu sürecin başlangıcıdır. Sürecin sonu değildir. Yeni bir dönem yeni bir başlangıçtır.
(Hürriyet)
SON VİDEO HABER
Haber Ara