Âkil İnsanlar'dan Prof. Dr. Ergil: Tahriklere kapılmayın, bu ülke bölünmez

Âkil İnsanlar İç Anadolu Bölgesi Grubu Üyesi ve Fatih Üniversitesi Kamu Yönetimi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Doğu Ergil, çözüm sürecinde tahriklere kapılınmaması çağrısında bulunarak, "Tahriklere kapılmayın, bu ülke bölünmez." dedi. Türkiye'nin bıçak işlemeyen bir bütünlüğü olduğunu vurgulayan Ergil, "Bu kadar kan döküldü, acı çekildi. Kürtler bu ülkeden ayrılmak istemedi. İsteselerdi bu ülkenin her yerinde kan dökülürdü. Kürtlerin büyük bir kısmı, PKK'nın benimsediği şiddeti benimsemedi. Ben onlara kültürel Kürtler diyorum. Biz onları hiç kazanmadık. Onlar bize sorunun tanımında yardımcı olabilir. O kadar çok hata yaparak bugüne geldik ki bugünküler, mecburi olduğu ve barış getireceği için katlanmamız gereken koşullardır. Tabii ki barış getirmesi şartıyla." diye konuştu.

Balkan Anadolu Derneği tarafından İzmir'de düzenlenen "Çözüm Süreci" konulu konferansta konuşan Prof. Dr. Ergil, meselenin temelindeki yanlışları çözmek için başta anayasa değişikliği olmak üzere idari düzenlemeler yapılması gerektiğini söyledi. Birlikte yaşamanın sıkıntısız olmayacağına dikkat çekerek, "Egemenlik halka aitse TBMM'de yazdığı gibi kayıtsız şartsız milletinse birlikte yaşamanın şartlarını müzakere edeceğiz. Birlikte yaşamak sorunsuz olmaz. Doğada bile eşitlik yok. Fırsat eşitliği ve yasalar önünde eşitliğin ötesinde eşitlik yoktur. Birbirimizin farklılıklarına tahammül göstererek birarada yaşamayı, müzakere ederek kotaracağız." dedi.

"Galiba biz Kürtleri sorun haline getirdik ve sorunun tepesine vurarak, iyice sistemin içine işlemesine sebep olduk." şeklinde konuşan Doğu Ergil, millet tanımının ulusal sınırlar içinde kalan herkesi kapsadığını ifade etti. Millet kavramının dar anlamda bir grubun nitelikleri şeklinde tanımlanması halinde bazı grupların dışlanacağını vurgulayarak, "Millet kavramının ulusal sınırlar arasında kalanlardan olduğunu savunuyorsak, o büyük bir millettir. Farklılıklardan birlik türetmeye çalışırsınız ve bunu yaptığınız zaman kültürel alanlardaki farklılıklar, birbirlerine karşı astlık üstlük biçiminde dayatılmaz. İşte devlet, bu farklılıklar arasında hakem rolü oynar ama bu büyük millet değil de milleti dar anlamda bir grubun nitelikleri olarak tanımlarsak, o zaman bazı gruplar kendini dışlanmış hissederler." dedi. Hakkını arayan insanın önce kapıya vurduğu, ardından yumrukladığı, daha sonra da tekmelemeye çalıştığı benzetmesinde bulunan Prof. Dr. Ergil, "Açılmayan kapı nedeniyle tekmeyle kırmaya çalışan bir azınlık var ortada. İçeriye girme talebi haklı ama yöntemi doğru değil." diye konuştu.