Kılıçdaroğlu: Hz. Muhammed adaleti hep yüceltmiştir
Kılıçdaroğlu, 'Hz. Muhammed haksızlık karşısında susmayı 'dilsiz şeytanlık' olarak görmüş ve açıklamıştır. Adaletli bir toplumda, insan onurunun korunabileceğine inanmıştır' dedi.
13 Yıl Önce Güncellendi
2013-04-14 05:43:12
TIMETURK / Haber Merkezi
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Hz. Muhammed haksızlık karşısında susmayı 'dilsiz şeytanlık' olarak görmüş ve açıklamıştır. Adaleti hep yüceltmiştir. Adaletli bir toplumun yaşayabileceğini görmüştür. Adaletli bir toplumda, insan onurunun korunabileceğine inanmıştır" dedi.
Kılıçdaroğlu eşi Selvi Kılıçdaroğlu ile Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından Ankara Arena Spor Salonu'nda düzenlenen Kutlu Doğum Haftası etkinliğine katıldı. Sözlerine, "Ademoğlunun en hası, insanların en üstünü ve en mükemmeli olan Hz. Muhammed'in kutlu doğumunun 1442. yılını idrak ediyoruz" diye başlayan Kılıçdaroğlu, "Alemlere rahmet olarak gönderilen Hz. Muhammed'e, ehlibeytine, ashabına ve tüm Müslümanlara selam olsun. Bu vesileyle bu ülkeyi büyük zorluklarla kuran, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını, tüm şehitlerimizi rahmetle anıyorum" ifadesini kullandı.
Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: "Sevgili Peygamberimiz bir yetimdi, öksüzdü. Halktan birisi gibiydi. Kendi işini kendi yapardı. Kibirlenmezdi, büyüklenmezdi, mütevazıydı. Daha gençlik yıllarında insanlık onuru mücadelesi vermeye başladı. Mekke'de zulüm görenlerin, haksızlığa uğrayanların, güçsüz ve çaresizlerin haklarını korumak amacıyla 'Erdemliler anlaşması' adıyla kurulan cemiyette yer aldı. Huzurunda heyecanlanan bir delikanlıya şöyle dedi: 'Arkadaş rahat ol. Ben kral değilim. Kureyş'ten kuru ekmek yiyen bir kadının oğluyum.' Bu kadar rahat ve bu kadar alçak gönüllüydü. Sevgili Peygamberimiz kimseye yük olmazdı. Aza kanaat ederdi, asla tamah etmezdi. Ona göre gerçek zenginlik, malın çokluğu değil, gönül tokluğuydu."
Hz. Muhammed'in devlet malını çalanların cenaze namazını kıldırmadığını hatırlatan Kılıçdaroğlu, "Ganimetten bir hırka yürütenin, savaşta ölse dahi şehit olamayacağını bildirdi. Çünkü O, kul hakkı yemenin vebalinın ne olduğunu çok iyi biliyordu" dedi.
Hz. Muhammed'in, tevhit dininin peygamberi olarak, şirkin açığına da gizlisine de geçit vermediğini dile getiren Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: "Allah ile kul arasına girilemeyeceğini, inancın kalpte olduğunu, kalplerde olanı da ancak Allah'ın bileceğini buyurmuştur. Allah ile kul arasına girilemeyeceğini o, her seferinde dile getirmiştir. Kadınları dövenlerin güzel ahlaklı olamayacaklarını açıklamıştır. En sevdiği kişilerin, en ahlaklı insanlar olduğunu belirtmiştir. İnsanların, bir tarağın dişleri gibi eşit olduğunu, kimsenin kimseden üstün olamayacağını bütün kainata duyurmuştur. Hz. Muhammed haksızlık karşısında susmayı 'dilsiz şeytanlık' olarak görmüş ve açıklamıştır. Adaleti hep yüceltmiştir. Adaletli bir toplumun yaşayabileceğini görmüştür. Adaletli bir toplumda, insan onurunun korunabileceğine inanmıştır. 'Sizden öncekiler adaletsiz oldukları için helak oldular. Sıradan insanlara cezayı uygulayıp, ileri gelenlere uygulamazlardı' diyerek adaletsizliğin bir toplumu nasıl yok ettiğini açıklamıştır. İnsan haklarıyla ilgili dünya tarihinde önemli bir yer tutan Veda Hutbesi'nde insanların kanlarının, mallarının ve ırzlarının, yani onurlarının şeref ve haysiyetlerinin güvence altında olduğunu vurgulamıştır. İnsan onuruna o kadar önem vermiştir ki karşılığında dünyayı verseler, bir insanın hoşlanmayacağı bir şeyle incinmesinin doğru olmayacağını ifade etmiştir."
-"Ayrımcılığa ve ötekileştirmeye karşıydı..."-
Kılıçdaroğlu, Hz. Muhammed'in insan haklarında ayrımcılığa ve ötekileştirmeye karşı olduğunu da söyledi. Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti: "Bir gün bir cenaze geçerken ayağa kalkmıştı. Cenazenin gayrimüslim olduğunu söylediler. Bunun üzerine 'insan değil mi-' diye yanındakileri uyarmıştır. Çünkü insan Allah'ın yarattığı en değerli varlıktı. Hz. Muhammed, Selman-ı Farisi'nin özgürlüğüne kavuşabilmesi için de 300 fidan dikilmesine bizzat yardım etmiştir. Çünkü, O özgürlüğün timsalidir. Bedir Savaşı'nda öldürülen Mekke'li müşriklerin cesetlerini ortada bırakmamıştır. Onların defnine katılarak, düşman da olsa insan onurunun korunmasına özen göstermiştir. Bu güzel gecede, Yunus Emre'deki aşk peygamberini, Mevlana'daki muhabbet, sevgi peygamberini, Ahmet Yesevi'deki hikmet peygamberini, Hacı Bektaş-ı Veli'deki şefkat peygamberini, sevgililer sevgilisi Hz. Muhammedi, O'nun manevi huzurunda, O'nu en derin muhabbetle selamlıyorum."
(AA)
SON VİDEO HABER
Haber Ara