Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Abdülhamid idamdan nasıl kurtuldu?

Aydınlık gazetesinden Ercan Dolapçı kaleme aldı: İstanbul Sıkıyönetim Mahkemesi'nin bilinmeyen '31 Mart' raporu...

13 Yıl Önce Güncellendi

2013-04-13 17:46:52

Abdülhamid idamdan nasıl kurtuldu?

TIMETURK / Haber Merkezi


Tarihe "31 Mart Hadisesi" olarak geçen İstanbul'daki 13 Nisan 1909 gerici ayaklanmasında çok önemli tespiti, zamanın Sıkıyönetim Mahkemesi yapıyor. Olay sonrası kapsamlı bir rapor düzenleyen mahkeme, olaylarda Padişah Abdülhamid'in de sorumluluğu bulunduğu ve yargılanması gerektiğini saptar. İsyan sırasında Abdülhamid'in yakınında bulunan sekiz kişi idam edilir. Rapor, Meclis'i Mebusan'da tartışılır. Bir karara varılmaz. Ancak Abdülhamid'in yargılanması, zamanın İttihatçı yönetimi tarafından, 'siyasi' tavırla 'uygun' bulunmaz! Dönemin tanığı Celâl Bayar şu önemli tespitte bulunur: "Abdülhamid, yargılansaydı idam edilirdi!"


71 ASKER VEFAT ETTİ

Meşruti devrimi boğmak için başlayan isyan, Hareket Ordusu'nun 23/24 Nisan 1909 günü İstanbul'a girmesiye bastırıldı. 26 Nisan günü de Yıldız Sarayı ele geçirildi. En kanlı çatışmalar Taksim Kışlası'nın etrafında oldu. Burada Kurmay Binbaşı Ahmet Muhtar, Deniz Binbaşı Salih, Üsteğmen Bekir ve 68 er vefat etti. Olaylara karışan 10 bine yakın asker de esir alındı. Sanıklar yargılandıktan sonra idam edildi. Olaylarda tam olarak kaç isyancının öldürüldüğü ise bilinmiyor.


27 NİSAN'DA ABDÜLHAMİD TAHTTAN İNDİRİLİR

27 Nisan günü de Abdülhamid tahttan indirildi. Abdülhamid'in Sarayı'nda görev yapan ve olaylara karıştığı tespit edilen Emirizade Ömer Lütfü, Hareket Ordusu İstanbul'a girdiğinde firar eder. Yargılanan Nadir Ağa'nın beraatine, Kürt Ali Haydar'ın ise ömür boyu bir kalede tutuklu kalmasına karar verilir.


8 ADAMI İDAM EDİLİR

Abdülhamid'in 8 adamı da idam edilir; Abdülhamid'den parasal yardım alan ve şehzade Vahdettin ile de sık sık görüşen Volkan gazetesi sahibi Derviş Vahdeti, Abdülhamid'in Başmuhasibi Cevher Ağa, İttihadi Muhammedi Cemiyet kurucusu ve Volkan gazetesi yazarlarından Enderunlu Lütfü, Gümrük İdaresi İstatistik Kalemi Müdür Muavini Tevfik Bey, Abdülhamid'in hususi Tütün Kıyıcısı Hacı Mustafa, Danıştay üyelerinden Tayyar Bey, Maarif Vekaleti Teftiş ve Muayene Encümeni eski üyelerinden El Adl ve Protesto gazeteleri yazarı Nadir Fevzi, Tüfekçilerden Albay Halil.


HACI MUSTAFA: "BEN BİR YAPTIMSA O BİN YAPMIŞTIR"

Hacı Mustafa asılacağı sırada cebinde bulunan ve Abdülhamid'in kendisine jurnal (haber) vermesini isteyen yazısını göstererek, vasiyeti niteliğinde şu sözleri söyler: "Bu Divan-ı Harp, tahttan indirilen Sultan'ı da idam etmeyecek olursa ahirette 5 parmağım yakanızda kalsın! Ben bir yaptımsa, o bin yapmıştır." (Celal Bayar, Ben de Yazdım, C.2, Sabah Kitapları, 1997, s242)

Zamanın Sıkıyönetim Mahkemesi olayı her yönüyle araştırır ve sorumluları tek tek belirtir. Sonunda ise şu tarihi açıklamayı yapar: "Askeri ihtilalin ve böylece irticanın sebebplerini ve meydana çıkış şekillerini özet olarak açıklayan bu raporun sunulmasından maksat, durumu herkesin inceleyebilmesi ve ders alması için göz önüne koymak ve bununla beraber bu kadar facialara ve idamlara sebep olduğu, yapılan muhakemelerle hakkında kafi derecede vicdani bir kanaat hasıl olan Abdülhamid'in hadi muhakeme edilmesini istemek ve teklif etmekten ibadettir."

Raporda Abdülhamid'in dahline ilişkin önemli bir tespit de, Süvari Binbaşı Ali Kabuli Bey'in Yıldız Sarayı bahçesinde Abdülhamid'in gözleri önünde isyancı askerler tarafından linç edilerek öldürülmesi ve cenazesinin bir ağaca asılmasıdır. Ayrıca isyan eden askerlerin, Abdülhamid'e gelerek bağlılıklarını bildirmeleri de raporda delil olarak belirtilmiş. (s.46-53)


"YARGILANSAYDI İDAM EDİLİRDİ"


Celal Bayar, şu önemli tespiti yapar: "Abdülhamid, 31 Mart Vakası'nın oluşumunda tarafsız kalmış değildir. Buna rağmen Sıkıyönetim Heyeti, kendisini yargılamak istediği halde İttihat ve Terakki Cemiyeti medeni ve insani bir düşünce ile buna meydan vermemiş, tarihte gördüğümüz bazı siyasi kurulların yaptığı gibi, devletin başı olan bir hükümdarı özel bir mahkeme huzuruna çıkarmak için temel kanunlar ve muhakeme usullerini zorlamamıştır. Eğer böyle davranmamış olsaydı, Sultan Abdülhamid de yargılanan adamlarının akıbetine uğrayabilirdi" (s.55-56)

SON VİDEO HABER

Uçakta olay çıkarıp, 'Türkiye'yi satın alırım' diye tehdit etti

Haber Ara