Dolar

34,8760

Euro

36,6327

Altın

3.001,88

Bist

10.058,63

Durum tahmin edilenden çok daha kötü

İsrail'in Ramle Hapishanesi'nde 22 yıl kaldığını belirten Sellame (40) hapishanede geçirdiği sürece ve hapishane şartlarına ilişkin açıklamada bulundu

13 Yıl Önce Güncellendi

2013-04-12 11:33:54

Durum tahmin edilenden çok daha kötü

TIMETURK / Haber Merkezi

İsrail'in Ramle Hapishanesi'nde 22 yıl kaldığını belirten Sellame (40) AA muhabirine, hapishanede geçirdiği sürece ve hapishane şartlarına ilişkin açıklamada bulundu.

Ramle hapishanesini "İsrail'in en kötü hapishanesi" olarak niteleyen Sellame, hapishaneye ait "Ramle" hastanesini de "mezbaha" olarak tanımladı.

Sellame, "Ramle bir hastane değil mezbaha" ifadesini kullanarak, "Hastane oldukça kirli, camları tellerle ya da büyük demir levhalarla çevrili. İçeriye, hava ve güneş ışığı girmiyor. Her yer böceklerle dolu. Bir hasta için zararlı olan ne varsa burada mevcut" diye konuştu.

Sellame, tutuklanmadan önce hemşire olarak çalıştığı için hapishanede arkadaşlarından sorumlu olduğunu, hastalananlarla ilgilendiğini belirterek, tutukluların hastaneye sevk edilmesine bizzat yardım ettiğini söyledi.
Hapishanenin ana kapısına ulaşmak için 26 elektronik kapıdan geçildiğini kaydeden Ekrem Sellame, "Kapılar hassas bir sistemle tasarlanmış. İki kapı aynı anda asla açılmıyor" ifadelerini kullandı.

Kanser hastalarına tek kişilik hücre cezası

Sellame, hastanelerin doktor seçerken başarılı, mesleki donanım ve yeterliliğe sahip olana öncelik verdiğini vurgulayarak, Ramle hastanesinde ise görevlerinde başarısız doktorların özellikle seçildiğini öne sürdü.

Hapishane hastanelerinde asker kökenli pratisyen hekimlerin olması gerektiğini kaydeden Ekrem Sellame, şöyle konuştu:
"Doktorlar, muayeneye gelirken bazen askeri üniforma bazen de doktor önlüğü giyiyor. Hastalara bir gardiyan gibi davranıyor. Onlardan doktor merhameti ve şeffaflığı beklemek imkansız. İsrailli doktorlar, hastalarla yaşadıkları en ufak bir anlaşmazlıkta onlara tek kişilik hücre cezası veriyor."

Tek kişilik hücre cezaları verilirken, kişinin sağlık durumunun göz önünde bulundurulmadığını söyleyen Sellame, şunları söyledi:

"Murad Ebu Zakkum adlı arkadaşımız akciğer kanseriydi. Doktor'dan odanın havasını temizlemeye yardımcı olması için vantilatör istemişti. Bu isteği kabul edilmediği gibi 24 saat suni solunum cihazına bağlı olmasına rağmen tek kişilik hücre cezası aldı. Zaten kısa bir süre sonra da öldü."

İsrailli yetkililerin bir hastanın dışarıda tedavi edilmesinin gerekli olduğu hallerde "oyalama politikası" uyguladığını iddia eden Sellame, ölümlerin birçoğunun tedavi işlemlerinin İsrail'in bürokrasisine takıldığı için gerçekleştiğini ifade etti.

"Başka bir hastanede tedavisi onaylanan tutukluları daha sancılı bir süreç bekliyor" diyen Sellame, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Uzun bürokratik işlemlerin ardından başka bir hastaneye sevk edilen hastaya 4 silahlı asker eşlik ediyor. Bir odadan diğerine geçerken de elleri ve ayakları kelepçelenip, hareket etmemesi için beline zincir bağlanıyor. Tuvalet ihtiyacını karşılamak için bile komutanlar telefonla aranıp, resmi izin isteniyor."

Tutukluların birçoğunun dışarıdaki hastanelerde yaşadıkları bu zorluklardan dolayı "dışarıda tedavi olmak istemediklerine" dair kağıt imzaladıklarını dile getiren Sellame, hapishane yetkililerinin de mahkemede bu kağıtları delil olarak sunduklarını vurguladı.

"Doktorlar her hastaya aynı ilacı veriyor ve ilaçlar bağımlılık yapıyor''

"Doktorlar her hastaya aynı ilacı veriyor ve ilaçlar bağımlılık yapıyor" ifadelerini kullanan Sellame, şunları kaydetti:
"200-300 hasta başına bir doktor düşüyor. Bu nedenle doktor da muayenesini biran önce bitirmek için her hastaya aynı ilacı veriyor. Çok şiddetli ağrılarda kullanılması gereken ilaçlar esirlere yüksek dozlarda veriliyor ve esirlere verilen ilaçlar bağımlılığa sebep oluyor."

Sellame, ilaçlar sebebiyle bağımlı olanların bir müddet sonra ilaç temin edilmediğinde kafasını duvarlara ve yataklara vurmak suretiyle kendisine zarar verdiğini öne sürdü.

Hapishanede yatağa bağımlı yaklaşık 15 hastanın bulunduğunu da söyleyen Sellame, şöyle devam etti:

"İhtiyaçlarını karşılamaları için tekerlekli sandalye dahi verilmiyor. Yatağa bağımlı esirler, hapishane görevlilerince aşağılama ve hakarete maruz kalıyor. Bir hastanın kolay yıkanabilmek için istediği hortum bile 5 yılda verildi."

Sellame, İsrail hapishanelerinin şartlarında iyileştirmeye gitmesi yönünde uluslararası kurumlardan defalarca uyarı almasına rağmen, hapishane şartlarında iyileştirmeye gitmediğini sözlerine ekledi.

Ramallah ve Gazze hükümetlerinin verilerine göre, 17 İsrail hapishanesinde 4 bin 660 Filistinli tutuklu bulunuyor. (AA)
SON VİDEO HABER

İHH'dan Suriye'deki fırınlar için un desteği çağrısı

Haber Ara