'GDO'lu pirinç yok denilirken üzerine gidilmesi ihracat için olumsuzluk doğurur'

Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri (GAİB) Başkanı Abdulkadir Çıkmaz, son günlerde ülke gündeminde yer alan GDO'lu pirinç olayıyla ilgili, "Bilim adamları, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker ve ABD, GDO'lu pirinç yok derken, bazı kesimlerin farklı maksatlarla bu olayın üzerine gitmesi ülke tarımı ve ihracatı için büyük olumsuzluklar doğurabilir." dedi.

Konunun Cumhuriyet savcıları tarafından incelendiğini ve yasal işlemlerin yürütüldüğünü kaydeden Çıkmaz, "Yargı bu konudaki görevini yerine getirmektedir. Halk arasında panik ve pirince karşı bir korku oluşturulma çabası önümüzdeki dönemlerde bazı kesimlerin ekmeğine yağ sürecek ve yapılan yayınlarla raflarda sabıkalı hale getirilen pirinçler adeta çöpe gönderilecek, yerine bazı kesimlerin işine yarayacak yeni pirinç ithalatları gerçekleştirilecektir. Bunu önlemek için olayın adli makamlara bırakılması, bu konuda kesin kararın ilgili makamlar tarafından verilebileceği, yapılan bu tür yayınların pirinç ithalatçı ve üreticilerini, bunlara bağlı olarak ihracatçısını olumsuz etkileyebileceğini ifade etmek istiyoruz." açıklamasında bulundu.

Çıkmaz, bilim adamları tarafından henüz pirincin genetiğinin değiştirilemediğini ve üretiminin başarılı olmadığını ifade ettiğini hatırlatarak, "Hukuksal süreç devam ederken davaya konu itibarlı firmaların yasal boşluklarla ilgili sürekli kamuoyuna lanse edilmeleri doğru değildir. Bugün üreticiden tüketiciye, ithalatçıdan, ihracatçıya ve Türkiye'den gıda ithalatı yapan yabancı firmalara kadar olay tedirginlik yaratmıştır." ifadelerini kullandı.

TÜRK MARKALARI DÜNYA PİYASALARINDA ZORA GİREBİLİR

Öte yandan kamuoyunda oluşturulan olumsuz tablonun ekonomik olarak birçok markayı zor durumda bırakacağını ifade eden Çıkmaz, açıklamalarını şöyle sürdürdü: "Yaşanan bu süreç birçok piyasada markalarımızı zan altında bırakarak ihracatta özellikle gıda sektörünün düşüşüne neden olacaktır. Oysa ihracatımız ve Türk ürünleri ve Türk markaları son dönemlerde dünyanın aranan ürünleri ve markaları arasına girmiştir. Bu tür hassas konularda gerek medya kuruluşlarımızın gerekse de yetkililerin daha sağduyulu olmaları gerekmekte. Aksi halde bu durum bize yarardan ziyade birçok zararı beraberinde getirecektir. Bugün dünya markası haline gelmiş onlarca Türk markası gıda sektöründen dünyanın birçok ülkesine ihracat gerçekleştirmektedir. Sağduyu, hassasiyet ve dikkat Türk ürünleri ve mallarıyla, Türk markalarının bu süreçten zarar görmeden çıkmasını sağlayacaktır."