Mavi Marmara yolcusunun gözünden Bülent Arınç portresi
Bülent Arınç: “Bizim sizin inancınıza aykırı gelen, Musevi dostlarım için söylüyorum, hiçbir düşüncemiz olamaz. Sizi incitecek hiçbir sözümüz olamaz. Yani inancınıza veya sizi var kılan bazı sebeplere biz kesinlikle karşı çıkmayız. Sizi rencide edecek hiçbir şey söylemeyiz.”
13 Yıl Önce Güncellendi
2013-04-11 21:29:18
TIMETURK / Mevlüt Yurtseven
Yaşadığımız coğrafyada iyi ve güzel haberler almak çok sık rastlanan bir olay değil. Haberi duyduğumuzda da daha sevinmeye fırsat bulamadan hızlı değişen gündem yüzünden arada kaybolup gidiyor. 8 Nisan günü bir televizyon programına katılan hükümet sözcüsü ve başbakan yardımcısı Bülent Arınç “ Ben bir dönem ara vereceğim. Ondan sonra da mümkünse artık siyasete elveda diyeceğim noktasındayım “ diyerek bu güzel haberi duyurdu. Özgür-Der tarafından yapılan açıklama olamasaydı gündemin yoğunluğu içerisinde bu güzel ve sevindirici haberi atlayacaktık.
Bülent Arınç yokluğunda ne yapacağımızı bilemeyeceğiz kadar siyasi hayatımızda hep vardı. Şüphesiz ki ülkesine ve milletine yani bize sayılamayacak kadar çok faydalı güzel hizmetlerde bulundu . Hizmetlerini sayamayacağım ama yer olmadığından veya hatırlanacak hizmetleri olmadığından değil sadece hatırlayamadığımdan. Hafızayı beşer nisyan ile malüldür. Yurtdışı seyahatlerinde oradaki Türk okullarına yaptığı ziyaretlerde bu kurumlar için yaptığı övgü dolu sözler elbette hatırlanmaya değer ama hizmet farklı bir şey . Orucu bizimle tutup bayramı başkası ile yaptı ama olsun bizim için varlığı yeterdi.
Bir Mavi Marmara yolcusu olarak sayın Bülent Arınç’ı Mavi Marmara konusunda bir devlet adamına yakışır bir şekilde gösterdiği hassasiyetle hatırlayacağım. Sayın Arınç katil İsrail saldırısından sonra Türkiye’de ki en üst düzey hükümet yetkilisi olarak bir devlet adamı basireti ve kararlılığı ile “kimse bizden İsrail’e savaş açmamızı beklemesin” diyerek İsrail devletini rahatlatmıştır. Şahsım adıma burada olamadığım için böyle bir talebim olmadı ama yılların tecrübeli siyasetçisi vatandaşın ne tür abuk sabuk talepleri olacağını bildiği için bu konuyu baştan kapatmıştır.
Mart ayı başlarında Berlin’de düzenlenen ‘Müslümanlar, Yahudiler, Hıristiyanlar: Barış Mümkündür’ adlı konferansta Başbakan Erdoğan’ın Siyonizm’le ilgili çıkışının ardından Başbakan yardımcısı Bülent Arınç’ın ‘Sizi rencide edecek hiçbir şey söylemeyiz,” açıklaması tepkilere cevap verir nitelikteydi. Bu haber basında bu şekli ile yer almadı. Bende şalom gazetesinden aldım. Haberin devamı “ Başbakan Yardımcısı Arınç’ın antisemitizm konusundaki sözleri konferansa katılan Yahudi cemaati temsilcileri tarafından memnuniyetle karşılandı.” “Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç bazı katılımcıların konuyla ilgili soruları üzerine şunları söyledi: “Bizim sizin inancınıza aykırı gelen, Musevi dostlarım için söylüyorum, hiçbir düşüncemiz olamaz. Sizi incitecek hiçbir sözümüz olamaz. Yani inancınıza veya sizi var kılan bazı sebeplere biz kesinlikle karşı çıkmayız. Sizi rencide edecek hiçbir şey söylemeyiz.” ” Arınç, eleştirilerinin İsrail hükümetine yönelik olduğunu vurgulayarak sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu ‘yeni yerleşim merkezlerini yapma’ dediğimiz zaman yapıyor olmalarından kaynaklanabilir. ‘Gazze’yi niye bombalıyorsun’ diyebiliriz. ‘Filistin’in güvenli sınırlar içerisinde varlığını neden kabul etmiyorsun’ diyebiliriz. Lübnan’ı bombaladığı zaman bunu söyleyebiliriz. Bize göre yanlış bulduğumuz her şeyi sorumlusunu İsrail hükümeti görmek suretiyle ortaya koyabiliriz. Bundan dolayı lütfen bizi kınamayın. Ama İsrail’i var eden sebepleri sorgulayamayız. İsrail’in, Musevilerin kutsallarına kesinlikle dil uzatamayız.” şeklinde idi.
Görüldüğü gibi Sayın Arınç Mavi Marmara konusunda gösterdiği hassasiyeti burada da gösteriyor ve katılımcıları rencide etmiyor ve bahsetmiyor ağızına almıyor. İsrail hükümetine Gazze’yi soruyor Lübnan’ soruyor Filistin’in güvenli sınırlarını soruyor ama 9 vatandaşının uluslararası sularda vahşice katledilmesini sormuyor. Bülent Arınç gibi duyen bir siyesetçinin bunu unutmuş olması mümkün değildir. Bu nedenle İsrail’den gelecek heyetle tazminat müzakerelerin Bülent Arınç tarafından yürütülecek olması açıkçası beni huzursuz ediyor . Arınç tarafından yapılan "Eğer İsrail'in ödeyeceği tazminat bir fona ödenip, buradan bu kişilere verilecekse, davaların feragatle sonuçlanması lazım" açıklaması beni bu düşünceye götürüyor.
Sayın Bülent Arınç’ın siyaseti bırakma haberi bu açılardan son derece sevindirici ve hayırlı ve güzel bir haber olmuştur. Kendisine sağlıklı ve huzurlu bir emeklilik diliyorum tabii siyasetten uzak bir şekilde.
SON VİDEO HABER
Haber Ara