Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Rusya'nın ortadoğu’daki yeni enerji stratejisi

İsrail ve Kıbrıs karasularında bulunun büyük doğalgaz rezervleri bu ülkeler için büyük bir fırsat oluştururken doğalgazda hegemonyasını sürdürmek isteyen Rusya için ise büyük bir sıkıntı kaynağı oluşturdu.

13 Yıl Önce Güncellendi

2013-03-29 16:17:22

Rusya'nın ortadoğu’daki yeni enerji stratejisi

TIMETURK / Haber Merkezi

İsrail ve Kıbrıs karasularında bulunun büyük doğalgaz rezervleri bu ülkeler için büyük bir fırsat oluştururken doğalgazda hegemonyasını sürdürmek isteyen Rusya için ise büyük bir sıkıntı kaynağı oluşturdu. Bugünlerde Rusya devlet başkanı Vladimir Putin’i en rahatsız eden soru Rusya’nın Avrupa üzerindeki doğalgaz hakimiyetinin artık bitme vaktinin gelip gelmediği idi.

Ekonomisinin can damarı enerjiden oluşan Rusya esasında ilk şoku kaya gazının keşfi ve kullanımının artmaya başlaması ile yaşamıştı. Amerika ve Çin’in topraklarında bulunan kaya gazını kullanarak enerjide kendi kendilerine yetecek konuma gelmeyi hatta ihraç etmeyi hedeflemeleri,Avrupa ülkelerinden Polonya ve Ukrayna’nın diğer Avrupa ülkelerinin aksine kaya gazı yatırımlarına başlayacaklarını ve Rusya’ya olan bağımlılıklarını azaltacaklarını açıklamaları Rusya’nın canını fazlasıyla sıkarken her yıl Güney Kıbrıs-İsrail tarafından Avrupa’ya Rusya’nın ihracatının üçte biri oranında doğal gaz ihracatı yapılmasının planlanması aynı zamanda Rusya için asıl kabusunun gerçekleşmesi anlamına geliyordu.

Her ne olursa olsun Rusya Avrupa üzerindeki enerji hegemonyasını kaybetmek istemeyecektir öyle ki gerekirse Ortadoğu’da başta İran ve diğer Arap ülkeleri olmak üzere müttefiklerini kaybetmeyi göze alıp İsrail ile işbirliğine gidebilecektir.

2012 yılının haziran ayında İsrail’i ziyaret eden Rusya devlet başkanı Putin’in İsrail başbakanı Benjamin Netenyahu ile başta İran ve enerji konuları olmak üzere birçok kritik konuda anlaşma yaptığı ileri sürülüyor. İsrail’in doğalgaz için Rus gaz devi Gazprom ile çalışabileceklerini fakat bunun için birkaç şartlarının olduğu iddia edilmişti. Fakat bu ziyaretten kısa bir süre sonra yaşanan bazı gelişmeler bu iddiaların doğruluğunu destekler nitelikte idi. Şöyle ki Putin’in 2012 haziran ayında İsrail’i ziyaretinden 1 ay sonra İran parasını peşin ödediği S-300 füze savunma sistemlerini Rusya’nın teslim etmediğini belirterek Rusya’ya karşı uluslar arası mahkemede dava açtı. Bunun üzerine Rusya’da İran’ı nankörlükle suçlayıp nükleer programına desteğini çekmekle tehdit etti. Bunun haricinde yakın zamanda Gazprom’un İsrail’li Levant LNG ile Tamar yüzer sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) tesisinden yirmi yıl boyunca doğalgaz alımını öngören anlaşmayı imzalaması İsrail’in daha önce anlaşma için Rusya’ya şart koştuğu bir çok sözün yerine getirileceği iddiasını ispat edeci en somut delil olarak karşımızda duruyor.

Sonuç olarak İsrail topraklarındaki 400 milyar metre küpün üzerindeki büyük doğalgaz rezervleri ile artık bir enerji devi olma potansiyeline sahip. Bu fırsat sayesinde artık bölgesindeki birçok dezavantajı doğalgaz kozunu kullanarak avantaja çevirmek isteği ilk meyvesini Rusya üzerinden vererek potansiyel düşman gördüğü ülkelere Rusya’nın desteğini azaltmaya başlamıştır. Doğalgazda tekel unvanını kaybetmek istemeyecek olan Rusya’nın da İsrail’in isteklerini dikkate alarak yeni bir Ortadoğu stratejisi izleyeceği ise artık gün yüzüne çıkmıştır.

NOT: İsrail-Rum doğalgazının Avrupa ulaşması için en iyi ve en az maliyetli yol Türkiye üzerinden geçiyor. Her ne kadar Rumlar karşı çıksa da İsrail, Türkiye üzerinden doğalgazını Avrupa’ya ulaştırma kararını aldı. Dolayısıyla İsrail’in yeni enerji politikası ve Türkiye’ye bağımlılığı ilişkisi İsrail’in neden şimdi özür dilediğini çok rahatlıkla açıklayan birincil sebep olarak karşımızda duruyor.


Tuna Lüleci / TurkArabNews

Haber Ara