Bursa'da bugün başlayan ve yarın da sürecek olan Uludağ Ekonomi Zirvesi'nin Birleşik Krallık Türkiye Büyükelçiliği tarafından düzenlenen gala yemeğine eşi Esra Şimşek ile birlikte katılan Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Birleşik Krallık Büyükelçisi David Reddaway ile sohbet etti. Uludağ'a ilk kez geldiğini ve kayak yapmayı bilmediğini ifade eden Şimşek, "İngiltere Türkiye için önemli ülkelerden biridir. İngiltere şu anda AB'de en büyük 2'nci ticari ortağımız. Geçen sene İngiltere'ye ihracatımız 8 milyar doları aştı.
Dış ticaret fazlası verdiğimiz nadir büyük ülkelerden birisi. İngiltere'nin sadece ticari boyutu ile değil, aynı zamanda doğrudan yatırımlar açısından da Türkiye ekonomisinde büyük önemi var. Son 10 yılda İngiltere'den yaklaşık 2 bin 500 şirket Türkiye'de yatırım yapmış durumda. Türkiye'ye gelen İngiltere kökenli küresel yatırım 6,6 milyar dolar. Nereden bakarsanız bakın, gerek ticaret anlamında, gerek yatırımlar, gerek turizm anlamında İngiltere en büyük stratejik ortaklarımızdan birisi. Zaten 2010 yılında da resmi stratejik ortaklık anlaşması imzaladık. Her açıdan ilişkilerimiz çok iyi" dedi.
"İNGİLTERE BİRÇOK FİKRİN ÜRETİLDİĞİ BİR ÜLKEDİR"
İngiltere ile Türkiye arasında yapılacak ortak iş birliklerini hem iki ülke hem de bölge açısından çok büyük faydaları da beraberinde getireceğini belirten Şimşek, "İngiltere'nin birçok fikrin üretildiği bir ülkedir. Bu fikirlerin ticarileşmesini biz yapabiliriz. Şu anda büyük oranda Amerikalılar yapıyor. Biz buna talibiz. Türkiye, İtalya ile Çin arasında 10 büyük üreticiden biri konumunda. En büyük üretim üssü. Dolayısıyla bu ortaklıklar hem Türkiye, hem İngiltere açısından çok faydalı olabilir" diye konuştu.
"AB'NİN TÜRKİYE'YE İHTİYACI VAR"
Türkiye'nin AB üyeliği konusunda İngiltere'nin büyük desteğinin olduğunu kaydeden Şimşek, "Bu sadece iktidardaki parti ile sınırlı değil. Hemen hemen tüm partiler destekliyor. Bu çok önemli. Bundan dolayı teşekkür ediyoruz. AB'nin Türkiye'ye hakikaten ihtiyacı var. 2010 yılında Eğer Türkiye AB üyesi olsaydı, birlik yüzde 2 değil, 2,3 büyüyecekti. 2011 yılında AB Türkiye'ye sahip olsaydı yüzde 1.4 değil, 1,8 büyüyecekti. 2012 yılında Türkiye AB üyesi olsaydı, daralması çok daha mütevazi olacaktı. Nereden bakarsanız bakın, eğer AB önümüzdeki 40-50 yıllık perspektifinde dünya ekonomisinde yerini korumayı algılıyorsa, mutlaka Türkiye'yi yanına almalıdır. Diğer ülkelerde İngiltere'yi örnek alsa Avrupa farklı bir yerde olur" açıklamasında bulundu.
"İNŞALLAH YOLUMUZA DAHA GÜÇLÜ DEVAM EDERİZ"
Maliye Bakanı Şimşek sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bugün OECD tarafından İngiltere ile ilgili rapor açıkladı. Bu rapor oldukça olumlu bir rapor. İkinci bir resesyon olmayacak. Ekonomi toparlanmaya başladı. Toparlanma önümüzdeki çeyrek biraz daha güçlenecek. Bütün ticari ortaklarımızın gelişmesini istiyoruz. Çünkü AB geçen sene bizi biraz aşağı çekti. inşallah daha güçlü şekilde bu sene yolumuza devam ederiz."
İHA