"Yeni dirilişimiz, sevgiyle kâmil insan yetiştirerek gerçekleşecek"
Bayburt Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Necmettin Tozlu, modern eğitim felsefelerini eleştirerek; bunlardan tamamen bağımsız bir yeni dünya kurulması gerektiğini, bunun için de kâmil insan yetiştirmek gerektiğini, bunun metodunun ise s
13 Yıl Önce Güncellendi
2013-03-28 16:36:32
Bayburt Üniversitesi Eğitim Fakültesi tarafından, 'Yaşanılır Bir Dünya Kurmak: Yahut Eğitime Düşen' konulu konferans gerçekleştirildi. Şair Zihni Kültür Merkezi'nde düzenlenen konferansa Bayburt Valisi Hasan İpek, Bayburt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Selçuk Coşkun, Bayburt Üniversitesi Genel Sekreteri Yrd. Doç. Dr. Fatih Yalçın, Bayburt AK Parti İl Başkanı Yusuf Elçi, Bayburt Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı İbrahim Yumak, öğretim görevlileri, bazı kurum amirleri, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı.
Açılış konuşmasını yapan Bayburt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Selçuk Coşkun, son dönemde, gerek üniversitelerde gerekse doktora öğretiminde öğretim faaliyetinde bulunulduğunu belirterek, eğitimin kenara itildiğine değindi. Prof. Dr. Necmettin Tozlu Hoca'nın konferansının, eğitim ve eğitime düşen görev olduğunu ifade eden Rektör Coşkun, öğretimcilerin, Hz Peygamber'in (sas) hayatında olduğu gibi, yetişkinleri eğitme gibi bir görevi olduğunu, zor olsa da bunun başarılması halinde mümbit sonuçlar elde edileceğini kaydetti.
Eğitim felsefecisi, Bayburt Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Necmettin Tozlu da 'Yaşanılır Bir Dünya Kurmak: Yahut Eğitime Düşen' konulu konferansında, eğitimin insanla ilgili olduğunu ve insanla ilgili her şeye değinmek gerektiğini belirtti. Tozlu, insanın nefsine bırakılmasıyla eğitimin gerçekleşmeyeceğini ifade etti.
Eğitimin, belirleyiciler çerçevesinde yapılmadığında, gerçek bir eğitim olmayacağını ayrıntılarıyla açıklayan Tozlu; eğitimde taklitten uzak, totaliter modern eğitim felsefelerinden uzak, yeni bir dünya kurulması gerektiğinin üzerinde durdu. Prof. Tozlu, şöyle dedi: "Bizim eğitimimizin ana öbeği kâmil insan yetiştirmektir. Şevket devrinde, imparatorluklar devrinde tasavvuf eğitimi ve ana eğitim olan medrese eğitiminin ana amacı da kâmil insan yetiştirmekti. Kamil insan, kendisini Allah'â teslim etmiş bir kuldur. Allah'ta var olan bir kuldur. Kamil insan insanlığın ufkudur, aşkla bezenmiş bir insandır. Kamil insan peygamber soluğu ile var olan bir insandır, onun içün bütün insanlar onun bünyesindedir. Kamil insan amacını ortadan kaldırdığınızda eğitim bir şeye yaramaz. Kamil insan yetiştirebiliyorsanız varlık sahasında var olursunuz. Kamil insan; şefkati, acımayı, kahramanlığı yüklenmiş bir insandır. Gönlü büyük, kalbi büyük olan bir insandır. Ancak bu insan şehveti ve egoizmi çevirebilir." diye konuştu.
Yeniden dirilmek için kâmil insan yetiştirmek üzerine yoğunlaşılması gerektiğine değinen Tozlu, bunun metodunu ise şöyle açıkladı: "İnsan-ı kâmil var ederken, metodumuz sevgi olacak. Cumhuriyet eğitiminde sevgi diye bir şey yoktur. Sevgi metodunu, cumhuriyet eğitimi, modern eğitim bilmez. İnsanı sevmek için hümanizm diye bir şey uydurulmuştur. İnsanı sevmenin hiçbir ilkesi olmaz. İnsanı, insan olduğu için seveceksin. Sevginin kaynağı Allah'tır. O kuşatıcıdır, var edicidir, dirilticidir. Sevginin kaynağı Allah olunca ben seni de severim öbürünü de severim. Herkesi severim. Biz sevgi tohumunu kalbimize atacağız. Bunun için de kalpler arındırılacak ki kalp büyüsün. Kalp büyüdüğünde, sen bütün kâinatı onun içine alırsın. Bizim böyle devirlerimiz olmuş. Geçmişiz bu yollardan. Onun için biz imparatorluğa müheyya bir milletiz. Biz imparatorluğu vahşetle kurmadık. Ben bu hazırlığın, Türkiye Cumhuriyeti'nde olduğuna inanıyorum. İnşallah dediğimiz bu yollara gelince, bu biz kaynaklı paradigmalar yerine getirilince, bunu Allah kendiliğinden bize verecektir. Sevgi, bizim dünyamızın esasıdır. Bizim kuracağımız dünya, farklı bir dünya olacak metodu da sevgi olacak. "
Konferans sonunda, Prof. Tozlu'ya, Vali Hasan İpek tarafından plaket, Rektör Coşkun tarafından ise çeşitli hediyeler verildi.
Haber Ara